 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7.Hukuk Dairesi
ESAS KARAR YARGITAY İLAMI
995/5310 995/13494
Mahkemesi :Seydişehir Kadastro Mahkemesi
Tarihi :5.5.1995
Numarası :992/21-995/13
Davacı :Ali Gürbüz
Davalı :Halil Kormaz, Mustafa Korkmaz vs.
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen
hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin yasal süresinde
olduğu anlaşıldı. Tetkik raporu ve dosyadaki belgeler okundu. Gereği
görüşüldü:
Kadastro sırasında 941 parsel sayılı 104 metrekare yüzölçümündeki
taşınmaz satın almaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak yarı
payı Ali Gürbüz, geriye kalan yarı payının ise miras hakkına, kazandırıcı
zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak Emin Gürbüz mirasçıları Şerife Gürbüz,
Zeynep Karapınar, Ayşe Taşdöğen, Kazım Gürbüz, Saniye Gürbüz, Fatmaana
Bostancı adlarına payları oranında 940 parsel sayılı 601 metrekare
yüzölçümündeki taşınmaz ise vergi kaydına, miras hakkına ve kazandırıcı
zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak İsmail Korkmaz adına tesbit edilmiştir.
Ali Gürbüz 941 parselin tesbit sırasında yüzölçümünün az yazıldığını bir
kısım yerinin 940 sayılı parsel içinde kaldığını ileri sürerek bu kısmın
iptali ile 941 sayılı parsele katılmasını istemiştir. Mahkemece davanın
reddine dava konusu 940 sayılı parselin davalılar Halil Korkmaz Fatmaana
Arıcı, Mustafa Korkmaz ve Sultan Bostancı adlarına tesciline karar verilmiş;
hüküm davacı Ali Gürbüz tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 940 parsel sayılı taşınmazla ilgilidir. Sözü edilen parsel
kadastro sırasında Mustafa oğlu İsmail Korkmaz adına tesbit edilmiştir. Dava
ise Halil Korkmaz, Fatmaana Arıcı, Mustafa Korkmaz ve Sultan Bostancı
aleyhine açılmış, davacının gerekli keşif masraflarını verilen önel içinde
yatırmadığı nedeniyle mevcut delillere göre karar verilmiştir. Nevarki,
mahkemece adı geçen davalıların İsmail Korkmaz mirasçıları olup olmadığı
belirlenmeden keşif kararı verilmesi isabetsiz olduğu gibi, yapılması
öngörülen keşfin sağlıklı olması için keşif sırasında dinlenmesi gereken
tanıklar ile bilirkişilere keşif yerinde hazır bulunmaları için davetiye
çıkarılması zorunludur. Mahkemece taraflardan tanıkları istenmemiş ve
dinlenecek bilirkişiler adına keşif günü mahallinde hazır bulunmaları için
davetiye de çıkarılmamıştır. Diğer taraftan mahkemece birden ziyade keşif
kararı verilmiş ve davacı son keşif kararından önce bu konuyla ilgili ara
kararında belirtilen keşif giderlerini de yatırmıştır. O halde, esasen
mahallinde keşif yapılması için zorunlu olan işlemler mahkemece yerine
getirilmediğine göre, son keşifte öngörülen keşif avansı farkının
yatırılmamasından dolayı davanın reddedilmesi doğru değildir. Temyiz
itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
27.11.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
H.Örmeci İ.Haznedaroğlu M.Yıldız A.Alyaz Y.Büken
|