 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Ondokuzuncu Hukuk Dairesi
E. 1995/4595
K. 1995/5616
T. 20.6.1995
* SERMAYE PİYASASI KURULU (Yetkileri)
ÖZET : Sermaye Piyasası Kanununun 46/g-h maddeleri gereğince; Sermaye Piyasası
Kurulu, aracı kuruluşların faaliyetlerinin, kanun ve mevzuata uygunluğunu
denetlemeye, kanuna, işletme amaç ve ilkelerine aykırı hareketleri halinde
gerekli tedbirleri almaya, alınacak bu tedbirlere rağmen malö durumunu
güçlendirmeyen aracı kuruluşların yetkilerini kaldırmaya ve tedbirlerden
sonuç alınamadığı takdirde ifl‰sını istemeye yetkilidir. Ancak, iflas
davasının özellikleri Sermaye Piyasası Kanununda düzenlenmediği için, bu
konuda İcra ve İfl‰s Kanunundaki hükümler geçerli olacaktır.
(2499 s. SPK. m. 30, 31, 32, 46/f,g,h) (2004 s. İİK. m. 177/1)
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı
nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi
içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği
konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, 30.7.1981 tarih ve 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 17.
maddesi uyarınca kurulan SPK.'nun amacının; sermaye piyasasının güven, açık
ve kararlılık içinde çalışmasını, tasarruf sahiplerinin hak ve yararlarının
korunmasını düzenlemek ve denetlemek olduğunu, bu amaçtan hareketle SPK.'nun
anılan kanuna tabi aracı kurumların faaliyetlerinin kanun ve mevzuata
uygunluğu denetlemek, kanuna sözleşme ve işletme amaç ve konusuna aykırı
hareketleri halinde gerekli işlem yapılmak üzere yetkili mercilere bildirmek
olduğunu, davalı aracı Kurum nezdinde 4.5.1994 tarihinde yapılan denetimde,
davalı şirketin şüpheli alacak olarak kabul edilmesi gereken alacaklarının
toplamının 958.073.279.739.- TL.; karşılıksız repo işlemlerinden kaynaklanan
taahhütler toplamının 891.951.226.307.- TL. olduğunun saptandığını ve
yatırımcıların korunması amacıyla Sermaye Piyasası Kanununun 46/h maddesine
göre iflas davası açılmasına karar verildiğini, çeşitli tarihlerde denetlenen
davalı şirketin mali durumunun ciddi surette zayıfladığını ve bu durumu
düzeltmek için çaba göstermediğini, Sermaye Piyasası Mevzuatına aykırı
hareketlerin devam ettiğini belirterek davalı şirketin iflasına karar
verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, açılan davanın İİK.nun 177. maddesindeki yasal
prosedüre bağlı olarak incelenmesi gerektiğini, iflas isteme kararı alan
SPK.'- nun 4.5.1994 tarihli Yönetim Kurulu Kararının hukuken geçersiz
olduğunu, başkanın imzası olmadan dört üyenin imzasına dayalı iflas isteminin
dinlenemeyeceğini, 28.4.1994 tarihinde bir ay süre ile geçici durdurma kararı
alındığı halde bu kararın alınmasından sonraki beşinci gün iflas davası
açılmasının yasa maddesinin konuluş gerekçesine aykırı olduğunu, bu şekilde
malö bünyenin güçlendirilmesi için olanak tanınmadığını, davacı kurum
tarafından düzenlenen 26.4.1994 tarihli raporun gerçek tarihinin belirsiz
olduğunu, bu raporun hiçbir bulgu ve bilgi içermediğini, davacının iddiasını
objektif delillerle kanıtlaması gerektiğini, SPK. tarafından düzenlenen
raporların delil olarak kabul edilemeyeceğini, davalı aracı kurumun
aktiflerinin pasiflerinden fazla olduğunu, davacı Kurum'un, 26.4.1994
tarihinde mevcut faaliyetine devamla yeni şube açma izni verildikten kısa bir
süre sonra iflas istemesinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu savunarak,
davanın reddini istemiştir.
Müdahale talep eden bir kısım davalı aracı Kurum müşterileri, davalı şirket
aracılığı ile İMKB.'den hisse senetleri aldıklarını, bu senetlerin davalı
Kurum'un emaneti altında Takas Saklama A.Ş.'de bulunduğunu, iflas halinde
iflas masasına girmeyecek olan hisse senetlerinin davacı kurum tarafından
ayrılarak müşterilere verilmesi gerektiğini belirtmişlerdir.
Müdahale talep eden bir kısım davalı aracı Kurum müşterileri ise, davalı
şirket yöneticisi (N.A.)'nın yatırımcılara yönelik borçlarını ödemek için
ciddi ve inanılır bir plan sunmadığı gibi, sahibi bulunduğu İ...., S....,
M..., E...... gibi aracı Kurumları da elden çıkarmak istediğini, davalı
şirket tarafından para ödenmeden ibraname ve feragatlar alındığını, davalı
şirketin mallarını kaçırmaması için verilen tedbir kararının kaldırılmaması
gerektiğini bildirmişlerdir.
Bir kısım yatırımcılar ise, ana para ve faiz olmak üzere tüm alacağının
T...... Holding'den nakden tahsil ettiğini, talep ve dava hakkını T....
Holding A.Ş.'ne devrettiklerini bildirmişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalı şirketin davacı
SPK. tarafından 1992 yılından beri denetime tabi tutularak durumunun
iyileştirilmesi için süreler verildiği, bir takım tedbirler alınması için
önerilerde bulunulduğu halde şirketin malö durumunun taahhütlerini
karşılamayacak ve yatırımcılara zarar verecek şekilde kötüleştiğinin tesbiti
üzerine bu davanın açıldığı, davalı şirketin izin almadan Bursa'da şube
açarak faaliyette bulunduğu, şirket ortağı (N.A.)'nın çocukları adına
hesaplar açılarak yatırımcılardan toplanan paraların A..... Çimento ve Çelik
Halat gibi Şirketler'in çoğunluk hisselerini ele geçirmek için bu hesaplar
üzerinde yoğun işlemler yapıldığı, İsviçre'de bulunan TF Troding S.A. isimli
Firma adına açılan 98339 nolu hesap üzerinden de mevcudu olmadığı halde, repo
işlemleri ile Devlet Tahvili ve Hazine bonosu satışı yapıldığı, emanet olarak
bırakılan hisse senetlerinin müşterilerin muvafakatı alınmadan satılarak
bedellerinin kullanıldığı, emanet olarak bırakılan hisse senedi kadar senedin
şirketin malvarlığında bulunmadığı, davalı şirketin yasaya aykırı işlemler
nedeniyle taahhütlerini yerine getiremeyecek duruma düşürüldüğü, İİK.nun
177/1. maddesindeki doğrudan iflas koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davalı
şirketin iflasına, iflasın 13.1.1995 tarihinde saat 15'de açılmasına karar
verilmiş; hüküm, davalı Şirket vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı Sermaye Piyasası Kurulu (SPK.), davalı aracı kuruluşun Sermaye Piyasası
Kanununun 46/h maddesi uyarınca iflasını talep etmiştir. İflası istenen aracı
kuruluş, 28.7.1981 tarihinde kabul edilerek 30.7.1981 tarihli Resmö Gazete'de
yayınlanarak yürürlüğe giren 2499 sayılı Kanunun 30. maddesinde yardımcı
kuruluşlar arasında sayılmış, aynı Yasanın 31 ve 32. maddelerinde aracı
kuruluşların faaliyetlerinin kapsamı, kuruluş ve faaliyet koşulları
düzenlenmiş ve Seri V, No: 8 Tebliğ'de de bu faaliyetlere ilişkin esaslar
düzenlenmiştir. SPK.'na da aracı kuruluşları faaliyetlerinin kanun ve
mevzuata uygunluğunu denetleme, kanuna, işletme amaç ve ilkelerine aykırı
hareketleri halinde gerekli tedbirleri alma yetkisi tanınmıştır (Ser.P.K. md.
46/9). Ayrıca, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK.)'na tedbirlere rağmen malö
durumunu güçlendirmeyen aracı kuruluşlarının yetkileri kaldırmaya ve
tedbirlerden netice alınamadığı takdirde bu kuruluşlarının iflasını isteme
yetkisi de tanınmıştır. Davacı SPK.'da bu yetkiye dayanarak davalının
iflasını talep etmiştir.
Davacı SPK tarafından, 25.8.1992 tarihinde davalı aracı kuruluşa malö durumun
düzeltilmesi için bir aylık süre verilmiş ve 8.10.1992 tarihinde
rehabilitasyon programı başlatılmış, aracı kuruluşun malö durumunun
düzeltilmediği gerekçesiyle 28.4.1994 tarihinde faaliyeti durdurulmuştur.
Davalı aracı kuruluşa en son verilen bir aylık sürenin dolması beklenmeden
iflas davası açılmıştır. SPK. tarafından malö durumun düzeltilmesi için
verilen süreler makŞl olup, sürelerin beklenmesi alınacak tedbirleri
zedeleyecek nitelikte olması halinde verilen süreden önce madde de öngörülen
tedbirlerin uygulanmasına (Seri V, No: 8 Tebliğ mad. 45/b) ve iflasın
istenmesine yasal bir engel bulunmamaktadır.
SPK.'nun tedbir talebi üzerine davalı aracı kuruluşun hesap ve kayıtları
incelenmeye alınmış, muhasebe kayıtlarına esas yardımcı defter ve bilgisayar
dökümlerinden elde edilen mizan şirket görevlilerince kaşe vurularak ve
imzalanarak davacı kurum elemanlarına teslim edildiği mahkemece saptanmıştır.
Bilirkişi kurulu bu kayıtları esas alarak şirketin mali yapısını belirlemiş
olduğundan ayrıca aracı kuruluşun defterlerinin incelenmesine gerek
bulunmaması yerindedir.
Sermaye Piyasası Kanununun 46/h maddesindeki, SPK.'nun iflas talep edebileceği
belirtilmiş, bu davanın özellikleri düzenlenmemiştir. Bu durumda İcra ve
İflas Kanunundaki hükümler geçerli olacaktır. Davacı SPK., Sermaye Piyasası
Kanununun 46. maddesinin (f) bendindeki halin, alacaklıların haklarını ihlal
eden hileli muameleler nedeniyle meydana geldiğini iddia etmiş ve mahkemece
de bu halin varlığı sabit kabul edilmiştir. Davalı aracı kuruluş kayıtlarını
esas alarak düzenlenen bilirkişi raporu ile davalının hileli muameleleri
sonucu alacaklıların zarara uğradığı saptandığından, İİK.nun 177/1.
maddesindeki halin varlığı kabul edilerek verilen iflas kararı yerinde olup
davalının temyiz itirazları bu nedenle de yerinde değildir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının
reddiyle hükmün (ONANMASINA), 20.6.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|