 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1995/4111
K. 1995/5196
T. 14.9.1995
* TAPU DIŞI PAYLAŞIM
* TAŞINMAZIN KAYIT MİKTARINDAN FAZLA OLMASI
* PAY HESABININ YAPILMASI
ÖZET : Çekişmeli parsellerin tescil il‰mı ile oluşan tapu kaydı kapsamında
kaldığı ve taşınmazın kayıt malikleri arasında paylaşıldığı tartışmasızdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro tesbitinin tapu dışı paylaşıma uygun
olup olmadığına ilişkindir. Paylaşımın belge veya bilirkişi ve tanık
anlatımları ile kanıtlanması mümkündür. Paylaşımda önemli olan, iradelerin
birleşmesi olup, paylaşımın eşit olması da zorunlu değildir. Hal böyle
olunca, paylaşım konusunda tarafların iddia ve savunmaları ile ilgili tüm
kanıtlar toplanarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Ayrıca, taşınmazın
miktarı tapu kaydındaki miktardan fazla olduğundan, pay hesabının kayıt
miktarına göre yapılması da doğru değildir.
(3402 s. Kadastro K. m. 15/1)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteminin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında tapu kaydı, ifraz nedeniyle 599 ada 12 parsel (4157.07
metrekare) Mahmut; 599 ada 13 parsel (4685.30 metrekare) Mehmet; 599 ada 14
parsel (5782.03 metrekare) Ahmet adlarına tesbit edilmiştir. Davacı Mehmet'in
adına tescil edilen parselin tapudaki hissesinden az tesbit edildiğine
dayanarak açmış olduğu dava, Mahmut vekilinin aynı nedenle açmış olduğu dava
ile birleştirilmiştir. Mahmkemece yapılan yargılama sonunda, davanın
kabulüne, 599 ada 12, 13, 14 nolu parsellere ait tesbit tutanaklarının
iptaline, parsellerin birleştirilerek toplam 14.624.40 metrekare yüzölçümlü
olarak 5000/13914 hissesinin Mehmet; 3914/13914 hissesinin Ahmet; 500/13914
hissesinin Mahmut adına, adanın son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya
tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılardan Mahmut vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
Çekişmeli parsellerin tescil ilamı ile oluşan tapu kaydı kapsamında kaldığı ve
taşınmazın kayıt malikleri arasında paylaşıldığı tartışmasızdır. Taraflar
arasındaki uyuşmazlık, kadastro tesbitinin tapu dışı paylaşıma uygun olup
olmadığına ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15/1. maddesi gereğince
paylaşımın belge veya bilirkişi ve tanık beyanları ile kanıtlanması
mümkündür. Paylaşımda önemli olan iradelerin birleşmesi olup, paylaşımın eşit
olması da zorunlu değildir. Hal böyle olunca, paylaşım konusunda tarafların
iddia ve savunmaları ile ilgili tüm deliller toplanarak ve birlikte
değerlendirilerek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, tarafların
beyanlarına ve dosyadaki mevcut delillere aykırı olarak yazılı şekilde hüküm
kurulması isabetsizdir. Kabule göre de; taşınmazın miktarı tapu kaydındaki
miktardan fazla olduğu halde pay hesabının kayıt miktarına göre yanlış
yapılması da doğru değildir. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile
hükmün (BOZULMASINA), 14.9.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.
|