 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Birinci Ceza Dairesi
E. 1995/3894
K. 1995/3990
T. 28.12.1995
* YASAL SAVUNMA
ÖZET : Sanık Ziya'nın, garson olarak çalıştığı lokantada havaya ateş edip,
tanık Emin'in kullandığı oto ile oradan ayrılan sanık Sedat'ın içinde
bulunduğu otoyu başka bir otomobil ile takip edip, önce o aracı sellektörle
durdurmak istemesi, durduramayaınca o aracın önüne geçmesi sırasında tabanca
ile aracı taraması ve araçtaki Sedat'ın yaralanması, takibin sürmesi üzerine
Sedat'ın içine düşürüldüğü endişenin sevkiyle takibi sona erdirmek için
tabancasını ateşleyerek, Ziya'nın aracının ön farını parçaladığı olayda,
başlangıçta sanık Sedat'tan sadır olan keyfi atışın nefsine yönelik saldırıyı
def hakkını yok edemeyeceğinden, bu sanık hakkında TCK.nun 49. maddesinin
uygulanması gerekir.
(765 s. TCK. m. 49)
Sedat'ı silahla yaralamaktan sanık Ziya, Ziya'yı silahla yaralamaya tam
derecede teşebbüsten sanık Sedat ve izinsiz silah taşımaktan sanık Kemal ile
adları geçen sanıklar Sedat ile Ziya'nın yapılan yargılanmaları sonunda;
hükümlülüklerine ve adı geçen sanık Ziya'nın ertelenmiş cezasının aynen
infazına ilişkin, (Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 31.10.1995 gün
ve 131/159 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar Ziya, Kemal ile
müdahil-sanık Sedat taraflarından istenilmiş olduğundan, dava dosyası
Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle incelendi
ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
1- Müşteki-sanık Sedat'ın yargılamada şikayetinden vazgeçtiği ve
vekaletnamesiz müşteki-sanık vekilinin usulüne uygun müdahale talebinde
bulunmadığı gerekçesiyle 27.7.1995 günü müdahale talebinin reddine dair yerel
mahkeme kararı usul ve yasaya uygun görülmüş olup, müdahil sıfatı taşımayan
müşteki-sanık Sedat vekilinin sanık Ziya hakkında kurulan müessir fiil suçuna
yönelen temyiz itirazlarının (REDDİNE).
2- Sanık Ziya'nın, 19.12.1995 günlü dilekçe ile vekili tarafından yapılan
temyiz incelemesi talebinden vazgeçtiği anlaşıldığından; sanık Ziya vekilinin
temyiz taleplerinin inceleme dışı bırakılmasına,
3- Tekerrüre esas sabıkası olduğu halde, sanık Kemal hakkında TCY.nın 81/1.
maddesinin uygulanmamasının aleyhe temyiz olmayışı nedeniyle bozma nedeni
yapılmamasına,
4- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Sedat ve Kemal'in yasak
silah taşımak suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun
şekilde zikredilen suç nitelikleri tayin, bu suçlar yönünden cezayı azaltıcı
bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, bu suçlara yönelen savunmaları
inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre adı geçen
sanıklara yasak silah taşımaktan verilen hükümlerde isabetsizlik görülmemiş
olduğundan sanıklar müdafiinin 647 sayılı Yasanın 4 ve 6. maddelerinin
uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının
reddiyle, sanık Kemal hakkında yasak silah taşımaktan kurulan hükümlerin
tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA).
5- Ancak;
a- Ziya'nın garson olarak çalıştığı K...... Restauran'ta olay gecesi
arkadaşlarıyla yemek yiyip içki aldıktan sonra ayrılan, ancak alkolün
dengesizliği ile havaya ateş eden sanık Sedat'ın, tanık Emin tarafından
kullanılan Skoda otomobil ile uzaklaştığı esnada, sanık Ziya'nın Mercedes
otomobille takibe giriştiği, yapılan keyfi atışa kızdığından sellektör ikazı
ile otomobili durdurmak istediği, durduramayınca hızlanıp öne geçtiği,
korkuya kapılan ve Ziya'nın elinde tabanca olduğunu da farkeden Emin'in,
hızlanıp Ziya'nın otosunu solladığı sırada, Ziya'nın, açık şoför camından
tabancasını çıkararak Emin'in kullandığı otoyu taradığı, vaki üç isabetten
bir tanesinin sağ arka sırada oturan Sedat'ın ayağını sıyırarak yaraladığı,
atışların devam etmesi ve geçilen otonun takibini sürdürmesi üzerine içine
düşürüldüğü endişenin sevki ile takibi sona erdirmek kaygusuna düşen sanık
Sedat'ın tabancasını bir el ateşlemek suretiyle Ziya'nın otomobilinin ön sağ
farını parçaladığı ve eylemin bu düzeyde sonuçlandırıldığı dosya içeriği ile
anlaşılmak ve mahkemece dahi bu yönde kabul edilmekle;
Sanık Sedat'ın eyleminin savunmaya yönelik olduğunu kabulde zorunluluk
bulunduğundan ve olayın başlangıcında kendisinden sadır olan keyfi atışın
nefsine yönelik saldırıyı def hakkını yok edemeyeceği tartışma
kaldırmayacağından, TCY.nın 49. maddesi mucibince ceza tertibine yer
olmadığına ve beraetine karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde
mahkumiyetine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı ve sanık Sedat müdafiinin temyizi bu yönde isabetli görülmekle
sanık Sedat'a, yaralamaya kalkışmaktan verilen mahkumiyet kararının
tebliğnamedeki onama düşüncesine aykırı olarak (BOZULMASINA), 28.12.1995
gününde oybirliği ile karar verildi.
|