Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



       T.C. 
  Y A R G I T A Y 
BİRİNCİ CEZA DAİRESİ

                       Y A R G I T A Y      İ L A M I

ESAS NO	   : 1995/3565
KARAR NO   : 1996/199 
TEBLİĞNAME : 1-B/84034

	Kardeşi Mehmet Odabaş'ı oğlu Musa Odabaş ile birlikte öldürmekten
 sanıklar Osman Odabaş ile Musa Odabaş'ın yapılan yargılanmaları sonunda;
 Hükümlülüklerine ve diger sanıklar Ali Odabaş ile Hatun Odabaş'ın üzerlerine
 atılı müsnet suçtan beraetlerine ilişkin (SAMSUN) İkinci Ağır Ceza
 Mahkemesinden verilen 28.6.1995 gün ve 74/125 sayılı hükmün Yargıtayca
 incelenmesi sanıklar ile müdahil taraflarından istenilmiş, sanıklar Osman
 Odabaş ile Musa Odabaş duruşma da talep etmiş ve hüküm kısmen re'sen de
 temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından
 tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; sanık Osman Odabaş hakkında
 duruşmalı, diğer sanık Musa Odabaş'ın duruşmaya müdafii göndermemesi
 nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
	Sanık Musa Odabaş'ın iddianamede belirtilen sevk maddelerinin dışında
 ek savunma hakkı verilmeden cezalandırılması cihetine gidilmiş ise de sanığın
 esas hakkındaki mütalaada hazır olması nedeniyle, yine aynı sanık hakkında
 6136 sayılı kanuna muhalefet suçundan kamu davası açılmış ise de, her zaman
 bu konuda mahkemece karar verilmesi mümkün olduğundan tebliğnamedeki bozma
 düşüncesine iştirak edilmemiştir.
	Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Osman ile Musa
 Odabaş'ın suçlarının sübutu kabul oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun
 şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin
 derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş,
 sanıklardan Ali Odabaş hakkındaki  öldürme suçuna iştirak, sanık Hatun
 hakkında ise suç delillerini gizlemekten elde edilen delillerin hükümlülüğüne
 yeter nitelik ve derecede olmadığı mahkemece kabul ve takdir kılınmış,
  incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebebi dışında isabetsizlik
 görülmemiş olduğundan sanık Osman vekilinin duruşmalı incelemede; sübuta, suç
 vasfına, sanık Musa vekilinin; tahrikin derecesine, TCK.nun 59. maddesinin
 tatbiki gerektiğine, vesaireye ilişen, müdahil vekilinin; sanıklardan Osman
 ile Musa hakkında tahrikin bulunmadığına, sanıklardan Ali ile Hatun Odabaş
 hakkında ise bir sebebe dayanmıyan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının
 reddiyle sanık Osman hakkında öldürme suçundan re'sen de temyize tabi bulunan
 hükmün ve beraat eden sanıklar haklarındaki hükmün tebliğnamedeki düşünce
 gibi (ONANMASINA), 
	Sanık Musa Odabaş babası Osman ile birlikte amcası olan ve sanık
  Osman'ın  kardeşi maktül Mehmet Odabaş'ı öldürmekten TCK.nun 64. maddesi
 delaleti ile 449. madde uygulamasında sanığın kasten ve tehevvüren adam
 öldürme suçu ile TCK.nun 448. madde uygulamasında verilecek ceza 24 yıl ile
 30 yıl arasında ağır hapis cezası olup, TCK.nun 66. maddesinin şahsa bağlı
 ağırlatıcı sebebin sirayeti ile TCK.nun 449 ve 66/son maddesi ile verilecek
 ceza 20 yıl ile 24 yıl ağır hapis cezası olacağı, TCK.nun 79. maddesinde
 "sanığın işlediği bir fiil ile kanunun muhtelif hükümlerini ihlal ettiği
 takdirde bunlardan en şedit ceza ile cezalandırılması" yolundaki hükmü
 karşısında TCK.nun 448. maddesi ile ceza verilmesi yolundaki Dairemizin
 müstekar içtihatları gereğince sanık Musa Odabaş hakkında TCK.nun 66. maddesi
 sirayeti ile 449  ve 66/son madde yerine TCK.nun 79. maddesi nazara alınarak
 448. madde ile cezalandırılması gerekeceğinden müdahil vekilinin temyizi
 veçhile adı geçen sanık hakkındaki hükmün (BOZULMASINA),
	Sanık Osman'ın kasten adam öldürme suçundan dolayı TCK.nun 65/3.
 maddesi delaleti ile 448. madde ile cezalandırılması yolunda üye Vural
 Savaş'ın, adı geçen sanık hakkındaki delillerin mahkumiyet için yeterli
 olmadığı yolunda Üye Osman Şirin'in muhalefeti ile oyçokluğu ile, diğer
 hususlarda oybirliği ile 5.2.1996 günü karar verildi. 

Başkan      Üye            Üye             Üye              Üye  
T.Güven   V.Savaş        O.Şirin       H.Cevheroğlu      S.Yetkin 
           (K.M)          (K.M)   

	 	KARŞI DÜŞÜNCE :

	Oluş anını gören bulunmamaktadır. Sanık Musa, babasına ait olan
 tabancayı alarak olay yerine geldiğini ve balta ile hudut kazıklarını kesmeye
 başlayan maktül amcası Mehmet'i tabanca ile müteaddit atışlar yaparak yere
 düşürdüğünü, elinden baltasını da alarak kafası ve vucudunun müteaddit
 yerlerine vurmak suretiyle öldürdüğünü savunmaktadır. Bu savunması safahatta
 değişmemiştir.
	Sanık Osman ise öldürme olayına karışmadığını maddi yada manevi
 destekle yardımcı da olmadığını açıklayagelmektedir.
	Olay yerinden bir kilometre uzakta bulunan ve aradaki dere yatağının
 karşısındaki arazisinde çalışmakta olan tanık Mehmet Odabaş, "ağabey kesme"
 sözünü duyduğunu, bu sözün ağabeyi sanık Osman'a ait olduğunu sandığını,
 Osman ile oğlu Musa'nın birbirine yakın çalıştığını farkettiğini ancak
 mesafenin  uzaklığı ve çalışılan yerin fındıklık oluşu nedeniyle ayrıntıları
 göremediğini, bir kişinin maktül Mehmet'in üstüne gittiğini görebildiğini,
 ancak önceki olayları belirleyemediğini, olay mahalline vardığında öldürme
 hadisesinin çoktan sonuçlandığını açıklamış, bu beyanları safahatta
 değişiklik arzetmemiştir.
	Öldürmenin önceden tasarlanmadığı, maktülün icapsız yere hudut direk
 ve fıraktilerini kesmesi nedeniyle acil bir kızgınlığın ürünü olarak başlayıp
 sonuçlandığı bellidir.
	Sanıkların baba-oğul olması ve baba Osman'a ait tabancanın oğul Musa
 tarafından taşınması nedeniyle onun tarafından kullanılması doğal olacağı
 gibi, maktulün yere düşen baltasının da aynı sanık tarafından kullanılarak,
 yenilemeyen hıncının sevkiyle maktule vurulmasında mantığa ve yaşamın
 alışılmış oluş tarzlarına aykırılık bulunmamaktadır.
	Başlayıp sonuçlanması ani olan bu hadisede, olay öncesi birbirine
 yakın çalışan baba-oğul sanıkların birbirine maddi yada manevi destek
 verdiğinden söz edebilmek ancak ve mutlaka açık kanıtlarla mümkün olabilir.
 Oysa dosya içeriği böyle bir kanıt taşımamaktadır.
	Bu hal karşısında sanık Osman'ı olayın asli faillerinden saymak yada
 fer'i fail kabul ederek cezalandırmak, ancak tahmine ilişkin yakıştırmalarla
 mümkün görülebilir.
	Olay sonrasında köye gelen jandarmaya sanık Osman'ın adını önce Ahmet
 olarak söylemesi de suça iştirakinin karinesi sayılmaktan uzaktır.
	Mahkumiyet kararı kesin, tutarlı ve yeterli kanıtların varlığını
 gerektirir.
	Tabanca ve baltayı kendisinin kullanarak maktül amcasını öldürdüğünü
 itiraf eden sanık Musa'nın bu beyanlarını reddetmek ve "mademki aynı tarlada
 sanık Osman da çalışıyordu ve iki tür aletle ölüm gerçekleştirildi Osman da
 asli faildir" düşüncesiyle; tahmine dayalı bir kabul sonucu sanık Osman'ı da
 sorumlu tutmak doğru olmamalıdır.
	Bu düşüncelerle ve sanık Osman Odabaş'ın beraati gerektiği görüşüyle
 sayın çoğunluğun görüşünü paylaşamıyor, benimsediğim sair bozma nedenlerine
 ilaveten bu hususun da bozma nedeni yapılması gerektiğini düşünüyorum.

                          M.Üye
                          O.Şirin
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini