 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
S A Y I
Esas Karar İtirazname
1995/3-244 1995/267 45520
Y A R G I T A Y K A R A R I
Bozma kararı veren
Yargıtay Dairesi : 3.Ceza Dairesi
Mahkemesi : Bolu Sulh Ceza Mahkemesi
Günü : 24.11.1994
Sayısı : 713/1113
Davacı : K.H.
Davaya katılan : Orman İdaresi vekili Av.Asuman Dinçsoy
Sanık : İlyas Çokay
6831 Sayılı Yasaya aykırı davranışta bulunmak suçundan sanık İlyas
Çokay'ın aynı yasanın 93. maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis cezasıyla
cezalandırılmasına ilişkin, Bolu Sulh Ceza Mahkemesince 24.11.1994 gün ve
713/1113 sayı ile verilen kararın, sanık tarafından temyizi üzerine, Yargıtay
3'ncü Ceza Dairesince, 3.7.1995 gün ve 7833/8810 sayı ile, "usul ve yasaya
uygun bulunan hükmün onanmasına" oyçokluğuyla karar verilmiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 13.7.1995 gün ve 45520 sayı ile;
(Yerel Mahkeme cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verirken;
a) Suçun İşlenişi :
Sanık, tamamı Ömer Avcı'ya ait olan taşınmazı suç tarihinden 20 sene
önce satın almış, tümü 25.292 m2 olan çiftlik alanının 6.932 m2 olan kısmı
dışında kalan bölümü 1987 yılında orman tahdit sınırları dışına
çıkarılmıştır. Şayet orman kadastro çalışmalarının yapıldığı 13.8.1986
tarihinde zilyet olarak sanık yerine Ömer Avcı yazılmamış olsaydı, 2924
Sayılı Yasadan yararlanacaktı.
Sanığın suçu işleme biçimi bu nedenle ertelemeye engel değildir.
b) Sanığın Kişiliği :
14.4.1931 doğumlu, sabıkasız, yüksek mimar, Türkiye'deki atçılık
sporunun gelişmesindeki hizmetleri, 1980 yılından bu yana ve halen tabiyatı
koruma konusunda fikri ve fiili hizmetler sunan Tarım Bakanlığı Yüksek
Komiserler Kurulu Üyeliği gibi sıfat ve hizmetleri bulunan sanığın ilerde bir
daha suç işlemeyeceği kanısının oluşması sözkonusu olmamalıdır. Sanığın
sorgusu talimatla yapılmış olup, mahkemece de görülmemiştir.
c) Ahlaki Eğilimleri :
3506 Sayılı Yasa ile ahlaki eğilimlerinin ertelememe gerekçesi olarak
kullanılamayacağı belirlendiği halde, ertelememe gerekçesi olarak
kullanılmıştır.
7.6.1976 gün 4/3 sayılı İ.B.K. ve 11.10.1976 gün 367/415, 6.12.1982
gün 388/470, 19.4.1993 gün ve 69/99 sayılı Ceza Genel Kurulu kararlarında
açıklandığı üzere erteleme gerekçesi sanığın kişiliği ve suçun işlenmesindeki
özelliklere uygun olmalıdır.) Açıklamasıyla itiraz etmiştir.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca
okundu, gereği konuşulup düşünüldü;
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen dosyaya göre;
Özel Daire çoğunluğu ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki
uyuşmazlık, Yerel Mahkemece sanığa tayin olunan cezanın ertelenmesine yer
olmadığına karar verilirken gösterilen gerekçede yanılgıya düşülüp
düşülmediği hususundadır.
Ayrıntıları 7.6.1976 gün ve 4/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme
Büyük Genel Kurulu kararı ile Ceza Genel Kurulunun uyum gösteren görüşlerine
göre; ERTELEME; cezanın, sanığın kişiliğine uydurulmasını sağlayan yargısal
kişiselleştirme kurumudur.
Mahkemelerce cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilirken,
Anayasanın 141/3 ve C.Y.U.Y.nın 32. maddeleri uyarınca, uygulanmama nedenini
gösterir yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi zorunludur.
Gerekçe; istem konusundaki takdirin akla, hukuka ve dosya içersindeki
bilgi ve belgelere uygun açıklamasıdır. Ertelemeye yer olmadığına karar
verilirken gösterilen gerekçenin soruşturma aşamasında izlenen sanığın
kişiliği ile ilgili bilgi ve belgelerin yerinde değerlendirildiğini gösterir
biçimde; geçerli, yeterli ve yasal olması zorunludur. Yasal, yeterli ve
geçerli olmayan bir gerekçeye dayanılarak erteleme isteminin reddine karar
verilmesi yasa koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi, cezanın
kişiselleştirilmesi ilkesine de aykırıdır ve uygulamada keyfiliğe yol açar.
Keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek ve kararı aydınlatmak için sanığın
olay öncesi ve sonrası davranışları gözönünde bulundurularak, gelecekteki
yaşamı sezilmeli, sanığın suç işleme hususundaki eğilimi
değerlendirilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; 1931 doğumlu, evli
ve üç çocuklu, yüksek mimar, sabıkasız, Tarım Bakanlığı Yüksek Komiserler
Kurulunda 1980 yılından bu yana üye ve Türkiye At Sahipleri Cemiyeti Genel
Sekreteri olan, sorgusu da talimatla yapılmış bulunan sanığın, duruşma
aşamasında da gözlenmiş bir olumsuzluğunun bulunmadığı anlaşıldığına göre;
647 Sayılı Yasanın 6. maddesinden, 3506 Sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle
çıkarılan, "ahlaki eğilimleri" deyimine de yerveren ve yerinde olmayan bir
gerekçe ile sanığın cezasının ertelenmemesi yasal ve yerinde değildir.
Bu itibarla itirazın kabulüne karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, itirazın KABULÜNE, Özel Daire onama
kararının kaldırılarak hükmün bozulmasına, 3.10.1995 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.
Birinci
Başkanvekili 8.C.D.Bşk. 7.C.D.Bşk. 11.C.D.Bşk.
Mehmet UYGUN M.AKSOY S.GENÇAY S.KANADOĞLU
5.C.D.Bşk. 9.C.D.Bşk. 6.C.D.Bşk. M.M.DİNÇ
N.BENLİ D.TAVİL N.MUTİŞ
C.YILMAZ O.K.KESKİN V.SAVAŞ K.GÜVEN
S.ÇELİK M.V.BENLİ A.İ.HEKİMOĞLU H.ÖĞÜTCÜ
G.DEMİRBİLEK M.İ.ÜNAL M.MIHÇAK H.CEVHEROĞLU
Y.TURAN E.I.KOÇHİSARLIOĞLU İ.KÜRÜMOĞLU E.ÜLKER
A.İSAOĞLU
|