 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
BİRİNCİ CEZA DAİRESİ
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO :1995/2694
KARAR NO :1995/3420
TEBLİĞNAME :1/B/62702
Süleyman Yalçın'ı kasten öldürmekten sanık Süleyman Ertürk'ün yapılan
yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (MANİSA) Ağır Ceza Mahkemesinden
verilen 29.3.1995 gün 18/73 sayılı hüküm resen temyize tabi olmakla beraber
Yargıtayca incelenmesi C.Savcısı ve sanık taraflarından da istenilmiş, sanık
duruşma da talep etmiş olduğundan, dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname
ile Dairemize gönderilmekle; sanık hakkında duruşmalı, C.Savcısının temyizi
veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
İncelenen dosyada 23.2.1995 tarihli dilekçe ile sanığın ağır ceza
mahkemesi başkan ve üyelerinin "tarafsızlıklarından şüpheye düştüğü"
gerekçesi ile reddettiği, bu red isteminin red olunan mahkeme başkanı 15741
sicil numaralı Nadi Tezel ile 19578 sicil numaralı üye hakim Mesut Dağ
tarafından incelenerek reddi talep olunan diğer üye hakim 14619 sicil
numaralı Kahraman Kaya'nın izinli olması nedeniyle bu incelemeye iştirak
ettirilemediği belirtilerek, 28.2.1995 günlü evrak üzerinde verilen arakararı
ile "her ne kadar sanığın iddia ettiği red sebebi varit görülmemiş ise de
evvelce sanığın soruşturmanın genişletilmesine dair taleplerinin kısmen
reddedilmiş olmasının sanıkta kuşku yarattığı gerekçesiyle CMUK. 26/2nci
maddesi uyarınca sanığın red isteminin kabul edilerek davadan çekildikleri,
bunun üzerine Manisa Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanının 7.3.1995 günlü
yazısı ile Manisa hakimlerinden oluşturulan yeni bir ağır ceza kurulunca
davaya devamla inceleme konusu kararını verdiği görülmüştür.
Hakimin reddi isteği üzerine meselenin hali için takip edilecek usuli
işlemler CMUK.nun 23-29/a maddelerinde düzenlenmiş olup anılan maddelerin bir
kül halinde yorumlanması gerekmektedir. CMUK.nun 26/2nci maddesinde her ne
kadar red olunan hakim red talebinin haklı olduğunu tasdik ederse red
hakkında karar verilemez" hükmünü ihtiva etmekte ise de anılan maddenin
dayanağını oluşturan mehaz Alman Ceza Usul Kanununda "red sebebinin
varlığının kabul edileceği" açıklanmıştır. Varlığı kabul edilen sebebin reddi
gerektirip gerektirmeyeceği ayrı bir konudur. Hakimin reddi doktrin ve
uygulamada ceza davası içinde tali bir dava hüviyeti taşıdığından, red isteği
üzerine her davada olduğu gibi öncelikle "kabul edilebilirlik sorunu"nun
çözümlenmesi gerekir. Bu itibarla CMUK.nun 23-25 maddelerinde öngörülen red
talebinin zamanında yapılıp yapılmadığı ve red sebebinin veya inandırıcı
delilinin gösterilip gösterilmediği bu anlamda red isteminin haklı olup
olmadığı konusunda CMUK.nun 26 ve 29ncu maddeleri gereğince merciince bir
inceleme yapılarak karar verilmesi, kanunun amir hükmü gereğidir.
Bu itibarla sanığın mahkeme heyetini reddi ve buna ilişkin işlemlere
hasren yapılan incelemede;
A-) Sanık Süleyman'ın 23.2.1995 günlü dilekçesinde Ağır Ceza Mahkemesi
kurulunu oluşturan tüm hakimleri red ederken hakimlerin tarafsızlıklarını
şüpheye düşüren sebepler konusunda müşahhas bir delile dayanmamış olduğu red
isteminin inceleyen mahkeme başkanı Nadi Tezel ile üye hakim Mesut Dağ
tarafından da kabul edildiği ve sanığın red dilekçesinde herhangi bir delile
dayanılmadığı anlaşıldığı halde, usulüne göre rededilmediği halde, mahkeme
başkanı ve üye hakim Mesut Dağ'ın reddi kabul ederek davaya bakmaktan
çekinmesi üzerine yetkili hakimleri gösteren liste mercine gönderilerek, ağır
ceza mahkemesini teşkil edecek heyetin merciinde oluşturulması gerekirken bu
kanuni lazımeye riayet olunmadan Adalet Komisyonunca oluşturulan yeni bir
ağır ceza kurulunca davaya devam edilerek yazılı şekilde karar verilmesi,
B-) Sanık Süleyman'ın dilekçesinde ağır ceza karulunu oluşturan tüm
hakimleri red ettiğini bildirdiği halde, red olunan üye hakim Kahraman
Kaya'nın red talebi konusunda görüşü alınmadan ve sonucuna göre merciinden
karar alınması gerektiği gözetilmeden karar verilmesi,
Usule aykırı ve duruşmalı inceleme sanığın ve vekilinin ve
C.Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair
cihetleri incelenmeksizin öncelikle bu nedenle resen de temyize tabi olan
hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına CMUK.nun 321nci maddesi uyarınca
(BOZULMASINA), 23.11.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
T.Güven S.Mollamahmutoğlu İ.Kılınç O.Şirin S.Yetkin
|