 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
13. HUKUK DAİRESİ
BAŞKANLIĞI
SAYI:
1995
ESAS KARAR
2285 4247
YARGITAY İLAMI
MAHKEMESİ : Ankara 11 Asliye Hukuk Hakimliği
TARİHİ : 15.12.1994
NOSU : 970-1004
DAVACI(davalı): Kadır Çetinkaya vekili avukat Emin Emir
DAVALI(davacı): Kültür İnşaat ve Diş Tiaret Ltd.Şti.
vekili avukat Gülseren Ocak
Taraflar arasındaki karşılıklı istirdat davasının yapılan yargılaması
sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne karşı davanın
reddine yönelik olarak verilen hükmün karşı davacı avukatınca duruşmalı
olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli
günde davalı ve karşı davacı vekili avukat Gülseren Ocak ve davacı ve karşı
davalı vekili avukat Emin Emir'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve
hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için
başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu
saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, harici sözleşme ile davalıdan daire satın aldığı halde tapuda
satışın gerçekleşmediğini öne sürerek kapora olarak verdiği 30.000.000
liranın ödetilmesini istemiştir.
Davalı satışın alacağın temliki hükümlerince geçerli olduğunu savunmuş
davanın reddini dilemiştir. Karşılık davasında sözleşmede kararlaştırılan
30.000.000 lira cezai şartın tahsilini istemiştir.
Mahkemece asıl davanın kabulüne, karşılık davanın ise reddine karar
verilmiştir. Hüküm davalı ve karşı davacı tarfından temyiz edilmiştir.
Davalı Kültür İnşaat Limited Şirketi dava dışı arsa sahibi Rıza
Erbektaş ile kat karşılğı inşaat sözleşmesi düzenlemiştir. Davalı bu sözleşme
gereğince yaptığı inşaaattan kendisine düşen Keçiören Köklü Sokak No: 20
adresinde imarın 4159 ada 20 parselde kayıtlı ön cephe 4. kat (Çatı Kat)
duplex 10 nolu daireyi davacıya sattığı sözleşmeden dönen tarafın diğer
tarafa 30.000.000 lira ceza koşulu ödeyeceğinin kararlaştırıldığı taraflar
arasında uyuşmazlık konusu değildir. Kaldı ki mahkemenin kabulü de bu
doğrultudadır.
Yüklenici Borçlar yasasının 162 ve onu izleyen maddeleri gereğince,
kat karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan kişisel hakkını üçüncü kişilere
temlik edebilir. Olayımızda da davalı yüklenici ile davacı arasındaki az
yukarda açıklanan sözleşmenin bu hukuki nitelikte sözleşme olduğunda kuşku ve
duraksamaya yer olmamalıdır. Yüklenicinin şahsi hakkını temellük eden kişi
(davacı); gerek akidi olan yükleniciden (davalıdan) ve gerekse arsa
sahibinden taşınmazın mülkiyetinin adına naknedilmesini isteme olanağına
sahiptir.
Bu durumda yerinde uzman bilirkişi aracılığı ile keşif yapılarak
davalı yüklenicinin arsa sahibine karşı edimini yerine getirip getirmediğinin
saptanması, davalı edimini yerine getirmişse şahsi hakkın temliki ve
davacının bu hakkı temellükü işlemlerinin diğer ifade ile taraflar arasında
ceza koşulunu içeren sözleşmenin geçerli olacağının kabulu gerekir. Bu sonuca
kavuşulduğunda dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının sırf sözleşmenin
geçersiz olduğunu ileri sürerek sözleşmeden haksız ve tek taraflı döndüğü
belirlendiği için B.K.nun 161/son maddesi de tartışılarak ceza şarta
hükmedilmelidir.
Mahkemece açıklanan yasal kurallar gözden karçırılarak ve sözleşmenin
yorum ve hukuki netilendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde karşı
davanın reddine karar verilmesi usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan yerel mahkeme kararının açıklanan nedenler
altında davalı karşı davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde
iadesine, 750.000 lira duruşma avukatlık parasının davacı ve karşı davalıdan
alınarak davalı karşı davacıya ödenmesine, 25.4.1995 gününde oybirliğiyle
karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
A.İ.Arslan K.Kadıoğlu M.Yüksel A.E.Baççıoğlu S.Özyörük
|