 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
SAYI:
E:95/2164
K:95/7061
T:15.6.1995
Özet: Ölüme bağlı tasarrufa şart ilave edilebilir. Ancak şart tali
niteliktedir. Fakat kanuna, yahut adalar umumiyeye mugayır şartlar veya
mükellefiyetler tasarrufu batıl kılar.
Ölünceye kadar bakma şartı vasiyetnameye konulabilir. Bu şartlardan
lehtarın haberi olması veya olmaması vasiyete etkili değildir. Böyle bir
ilişkinin miras mukaveleleri biçiminde yapılması zorunlu değildir.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
mahkemece verilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki
istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz edenler vekili Av. Teoman
Malkoçlar ve Av. Güneş Gürseler ile karşı taraf vekili Av. Refik Salt geldi.
Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması
için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün
kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Medeni Kanunun 462. maddesi, ölüme bağlı tasarruflara şart ilave
edilebileceğini hükme bağlamıştır. Ancak ayrıntıya girerek mahiyetini
hükümlerini ve neticelerini düzenlememiştir. Şartla ilgili boşluğun Medeni
Kanunun 5. maddesinden yararlanılarak Borçlar Yasasındaki hükümlerle
doldurulması gerekmektedir. (B.K. md. 149-155) Bu şartlar taliki olabileceği
gibi infisahi (bozucu) de olabilir.
Ölüme bağlı tasarruf, bir kimsenin ölümünde hüküm doğurmak üzere
yaptığı irade beyanıdır. Tasarruf sözcüğü burada hukuki muamele niteliğini
taşımaktadır. (M.K. md. 449) Düzenlenen vasiyetname muris ölmeden hukuki
tesirlerini göstermez. Vasiyetname düzenlenmiş ancak muris henüz hayatta ise
vasiyetname iltizami hukuki muamele niteliğindedir. (M.K. md. 448)
Şart ise, bir hukuki muamelenin, hukuki tesir husule getirmesi için
gelecekte olan şüpheli bir hadiseye bağlanmasıdır. Şart olarak gösterilen
hadise ile hukuki muamele arasında illiyet bağı bulunmalıdır.
Muris kendisine bir tevcihte bulunmak istediği kimsenin ölümünden
sonrada davranışı üzerinde şartla etkili olmayı amaclayabilir. Bu davranış
yapmak veya yapmamak biçiminde gerçekleşebilir. Burada asıl olan ölüme bağlı
tasarruftur. Sart tali niteliktedir. Kanuna yahut adabi umumiyeye muğayir
şartlar veya mükellefiyetler tasarrufu batıl kılar. Bu nitelikte olmayan
faydasız veya yalnız başkasını izaç için kullanılan şartlar ve
mükellefiyetler lağıvdır. (M.K. 462/2)
Olayımızda muris Asım Çorbacı 10.9.1991 tarihinde bir vasiyetname
düzenlemiş ve dokuz parça taşınmazını, ölünceye kadar kendisine bakmak,
gözetmek ihtiyaçlarını karşılamak, hastalanması halinde tedavisini yaptırmak
üzere davalılara vermiştir. Bunlar taliki şart niteliğinde olup, mutlaka
miras mükavelesi (M.K. 492) ile akti ilişkinin belgeye bağlanması zorunlu
değildir. Bu şarttan mirasçı nasbedilenin haberdar olması veya olmaması
sonucu değiştirmez. Muris insani ilişkiler çerçevesinde, bir mecburiyet
hissetmeden kendisine yardım edenleri bu ilişkinin devamı şartı ile mirasdan
yararlandırmak isteyebilir. Bu davranış ne kanuna ne genel ahlaka aykırı
olur. Ne de faydasız veya başkasını iz'aç edici niteliktedir. Vasiyetçi
30.1.1992'de ölmüştür. Dinlenen tanık sözlerinden davalıların murise ölümüne
kadar baktıkları, vasiyetnamedeki şartı, yerine getirdikleri anlaşılmaktadır.
Vasiyetnamenin askı devresi düzenlendiği tarihte başlanmış ve ölüm
anında zaruri olan bakım şartı gerçekleşmiştir. O halde mahkemece davanın
reddine karar verilmesi gerekirken, yasanın yorumunda ve delillerin
değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek bu ilişkinin miras mukavelesi (M.K.
492) biçiminde kurulmadığından söz edilerek yazılı şekilde vasiyetnamenin
iptaline karar oluşturulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ :Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma
için takdir olunan (6.000.000) lira velayet ücretinin davacılardan alınıp
davalılara verilmesine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine
oybirliğiyle karar verildi. 15.6.1995
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
Tahir Alp Ş.D.Kabukcuoğlu Hakkı Dinç Ferman Kıbrıscıklı A.İ.Özuğur
|