 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
Esas Karar
95/1605 95/2392
11.4.1995
Özet:Babalık sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemi hakkında ananın
davası Medeni Kanunun 296. maddesinde gösterilen bir yıllık süreye tabidir.
Taraflar arasındaki davanın kayyım Nuray Karakayın huzuruyla yapılan
muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen mürafaa icrası
suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün tebligata
rağmen taraflar gelmediler. İşin incelenerek karara bağlanması için
duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar
okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1-Dava nesebin af kanununa göre düzeltilmesine, ikrah nedeniyle
itirazdan ibaret olup, tescil ile ikrah ortadan kalktığından ve Borçlar
Kanununun 31. maddesindeki bir yıllık hak düşürücü sürede geçtiğinden
itirazın reddine karar verilmesi gerektiğinden sonucu itibariyle doğru olan
bu konudaki hükmün onanması gerekmiştir.
2-Karşılık davacı kadının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin
davalı erkeğin temyizine gelince: Davalı zamanaşımı defiinde bulunduğundan ve
bir yıllık zamanaşımı (MK. 296) süresi de geçtiğinden bu konudaki davanın
reddi gerekirken kabulü ve yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı
gerektirmiştir.
S O N U Ç : 1-Temyiz olunan hükmün bozma kapsamı dışında kalan
temyize konu kesimlerinin 1. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA,
2-Hükmün 2. bentte gösterilen nedenlerle
BOZULMASINA temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla karar
verildi. 11.4.1995
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Nedim Turhan Hakkı Dinç Ferman Kıbrıscıklı A.İhsan Özuğur
(muhalif)
(2.bente)
MUHALEFET ŞERHİ
Davacı evlilik dışı doğan çoçuğu af yasasından yararlanarak kendi
nufusuna düzgün soylu olarak geçirmiştir.
Medeni Kanunun 296 ve 304, 305, 306. maddeleri evlilik dışı ilişkiden
çoçuk olması halinde babanın mali yönden sorumluluğunu babalığının hüküm
altına alınması koşuluna bağlı olarak düzenlemiştir. Aynı yasanın 304 ve
305 maddesi babalığın hüküm altına alınması halinde annenin maddi ve manevi
ödence alabileceğine ilişkindir. 306. maddede aynı koşullarla çoçuğa nafaka
verilebileceği belirtilmiştir. Evlilik dışı birleşmeden kaynaklanan ödence ve
nafaka kaynağını belirtilen yasal düzenlemelerden almakda evlilikten
kaynaklanan ödence ve nafaka isteklerinin yasal dayanağı ise Medeni Kanunun
137, 161, 162, 143 ve 144. maddeleridir. Görüldüğü gibi yasa düzgün olmayan
soy bağını düzgün soy bağından kaynaklanan mali sonuçlarla bir tutmamış ayrı
ayrı düzenlemiştir.
Somut olayda çoçuk af yasası ile düzgün soylu olarak babanın kütüğüne
geçirilmiş olduğundan davalı yönünden düzgün olmayan soy ilişkisinden
kaynaklanan ve ödence ile giderilmesi gereken bir zararı söz konusu değildir.
Zira annenin bu hakları baba yönünden düzgün olmayan soy ilişkisinin
kurulmasıyla ilintilidir.
Bu itibarla davacı annenin ödence isteme hakkı bulunmamaktadır.
Ödenceye ilişkin isteğin bu gerekçe ile bozulması yerine olaya uygulanma
olanağı bulunmayan zaman aşımı olarak nitelenen bir nedenle hükmün
bozulmasına karar verilmesine katılmıyorum.
Üye
Nedim Turhan
|