 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Sekizinci Hukuk Dairesi
E. 1995/11198
K. 1996/5710
T. 6.6.1996
* MENFAATİ UMUMA AİT MALLAR
(Dere yatakları)
* KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI VE ZİLYETLİK
* İHYA OLGUSU
ÖZET : Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve menfaati umuma ait kamu
mallarından sayılan akarsu ve yatakları, etrafındaki arazi sahipleri ile
kamunun su ihtiyacını karşılamak üzere aktif olarak kullanım ve
yararlanmalarını sağladığı sürece özel mülkiyete konu olamazlar ve gerek
kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve gerekse ihya yolu ile kazanılamazlar.
Ancak, suları kendiliğinden kuruyan, çekilen, yatak değiştiren akarsular
doğal nitelikleri sonucu kazandıkları kamu malı niteliğini
kaybedeceklerinden, bu fiili değişiklikler sonucunda kamu malı nitelikleri de
son bularak medeni hukukla düzenlenmiş özel mülkiyete konu olabilirler.
Mahkemece taşınmazın hali hazır durumu ve öncesi itibariyle dere yatağı olup
olmadığı hususunda jeoloji bilirkişisi aracılığıyla inceleme yaptırılıp
sonuca göre karar verilmesi gerekir.
(743 s. MK. m. 641) (3402 s. Kadastro K. m. 17)
Kemal, itiraz davacılar Gülizar ve müşterekleri ile Hazine ve Yenice Belediye
Başkanlığı aralarındaki tescil davasının reddine dair, (Karacasu Asliye Hukuk
Hakimliği)'nden verilen 18.3.1994 gün ve 280/44 sayılı hükmün duruşmalı
olarak Yargıtay'ca incelenmesi itiraz davacılar vekili tarafından süresinde
istenilmiş ise de; Yargıtay duruşması için sarf zaruri tebligat masrafları
ödenmediğinden duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde
yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı ve itiraz davacılarının tescil talebi ile ilgili dava; dava konusu
taşınmazın öncesinin çay yatağı olması nedeniyle reddedilmiş, hüküm tescile
itiraz davacıları tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz çay yatağı olması ve su altında bulunması nedeniyle 1957
ve 1958 yıllarında yapılan tapulama tesbiti sırasında tesbit dışı
bırakılmıştır. Çayın 25-30 yıl önce yatak değiştirmesinden sonra muteriz
davacılar murisi Ali'nin bayii davacılar murusi Süleyman tarafından çay
yatağının ihya edilmek suretiyle tasarruf edildiği ve Ali'nin bu yeri
Süleyman'dan satın alarak tasarrufunu devam ettirdiği, zilyetliğin muteriz
davacılara intikal ettiğini tanıklar bildirmişlerdir. Dava konusu taşınmazın
niteliğine ve mahkemenin kabul şekline göre, çay yatağının zilyetlikle
iktisabının mümkün olup olmadığı uyuşmazlık konusudur. Devletin hüküm ve
tasarrufu altındaki yerleri tesbit ve tarif edin MK.nun 641. maddesinde;
"akarsularla yatakları" menfaati umuma ait mallar olarak nitelendirilmiştir.
MK. bütün akarsu ve yataklarını kamu malı saymaktadır. Gerçekten akarsular,
etrafındaki arazinin hatta bütün fertlerin muhtelif şekillerdeki su
ihtiyaçlarını sağladığı ve umumun kullandığı ve yararlandığı yerlerden
bulunması nedeniyle kamu malı sayılmaları doğrudur. Devletin hüküm ve
tasarrufu altında bulunan ve menfaati umuma ait kamu mallarından sayılan
akarsu ve yatakları, etrafındaki arazi sahipleri ile kamunun su ihtiyacını
karşılamak üzere aktif olarak kullanım ve yararlanmalarını sağladığı sürece
özel mülkiyete konu olamazlar ve gerek kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve
gerekse ihya yolu ile kazanılamazlar. Ancak, suları kendiliğinden kuruyan,
çekilen ve yatak değiştiren akarsular doğal nitelikler sonucu kazandıkları
kamu malı niteliklerini korumak, suları çekilmek ve yatak değiştirmek
suretiyle tabi olaylar nedeniyle kaybedeceklerinden bu fiili değişiklikler
sonucunda kamu malı nitelikleri de son bularak Medeni Hukukla düzenlenmiş
özel mülkiyete konu olabilirler. Böylece aktif durumunu ve fonksiyonunu
yitirmiş olan dere yatakları yatak değiştirme tarihinden itibaren niteliğine
göre ihya veya kazandırıcı zamanaşımı yoluyla MK.nun ve 3402 sayılı Kanunun
ilgili maddelerindeki koşulları da mevcut olmak suretiyle mülk edinebilirler.
Tabiiki suların çekilme, derenin kuruma veya yatak değiştirme tarihi ile
zilyedin iktisap şeklinin araştırılıp belirlenmesi önemlidir. Açıklanan
nedenle; taşınmazın, çayın yatak değiştirmesi sonucu oluşmasının iktisaba
engel olamayacağı düşünülmeli, mevcut delillere göre iktisap şartları mevcut
ise bu husus tartışılmalı ve taşınmazın hali hazır durumu ve öncesi
itibariyle dere yatağı olup olmadığı hususunda jeolog bilirkişi aracılığıyla
inceleme yaptırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme
ve aktif olmayan çay yataklarının da kazanılamayacağı düşüncesi ile davanın
reddine karar verilmesi isabetsiz ve temyiz itirazları açıklanan nedenlerle
yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve 125000 lira peşin
harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6.6.1996 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
|