 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
13. HUKUK DAİRESİ
BAŞKANLIĞI
SAYI
1995
ESAS KARAR
11079 11180
YARGITAY İLAMI
MAHKEMESİ : Beyoğlu 2 Asliye Ticerat Mahkemesi
TARİHİ : 28.4.1995
NOSU : 125-172
DAVACI : M.Gülümser tijen Ertaş vekili avukat Rennan Nişancı
DAVALI : Işıl İnce vekili avukat Şengül Karkurt
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması
sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen
reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca temyiz edilmesi
üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı kira parası ile yakıt giderinden dolayı davalı kiracısı
aleyhine yaptığı icra takibine vaki itirazın iptaline, takibin devamına karar
verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, icra takibinin 11.500.000 Tl. üzerinden devamına karar
verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı savunmasında kiralananı tahliye etmesi sırasında, davacı
kiralayana karşı kira borçları olduğu bu borcun kendisine ait kiralananda
kalan menkullerin davacıya bırakılması yönünden anlaşma yaptıklarını ve
ibralaştıklarını bu mutabakat sonucunda da kira sözleşmesinin hususi şartlar
bölümünün 6. maddesinde belirtildiği şekilde, depozitonun kendisine iade
edildiğini böylece borcu olmadığını açıklamıştır. Gerçekte de kira
sözleşmesinin 6. maddesinde 1.000 DM tutarında depozito parasının davalı
tarafından davacıya verildiği, bu depozitonun kiracının tahliye zamanında
borç, hasar vesaire şeklinde meydana gelecek borçlarına karşılık davacı
kiralayana 1.000 DM depozitodan karşılama yetkisi tanındığı açık bir şekilde
belirtilmiştir. Dahası kiracı ibra edilmedikçe depozitonun iadesinin
istenemeyeceği de belirtilmiştir. Depozitonun davacı tarafından davalıya
verildiği uyuşmazlık konusu değildir. Hal böyle olunca az yukarda açıklanan
sözleşme hükümlerince depozitonun davacı tarafından davalıya verilmesi
davalının savunmasını doğrular ve borcun ödendiğine karine oluşturduğunun
kabulü gerekir. Nitekim davacı sözleşme hükmünce davalının vücut bulan
borcuna karşılık depozitodan alacağını karşılama yetkisine sahip iken bunu
ihtirazı kayıtsız bir şekilde davalıya vermesi şeklinde beliren olgu borcun
söndüğüne ilişkin iradeye delalet eden bir fiil olarak benimsenmelidir. Öte
yandan davacı depozitonun davalıya iradeyi selbedici bir şekilde verildiğini
de iddia ve ispat etmemiştir.
Davalının islah dilekçesindeki bildirimleri davayı inkarının
savunmasına yöneliktir. Bu nedenle bu savunmanın dikkate alınmaması da
isabetsizdir.
Mahkemece bu yönler gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi
usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı
yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.12.1995 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
A.İ.Arslan K.Kadıoğlu M.Yüksel A.E.Baççıoğlu S.Özyörük
|