 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
6.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
95/10750 95/10936
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası
yazılı hissedarlıktan çıkarma davasına dair karar Davalılardan Hatice Çapık
tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar
okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava davalıların taşınmaz ortaklığından çıkarılması istemine
ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş ve hüküm davalı Hatice Çapık
tarafından temyiz olunmuştur.
3678 sayılı yasa ile Medeni Kanunun 626. maddesine eklenen 626/a
maddesi gereğince hissedarlıktan çıkarma kararı verilebilmesi için;
a) Bir paydaşın tutum ve davranışı ile diğer paydaşların tümüne veya
bir kısmına karşı olan yükümlülüklerini ağır surette ihlal etmesi,
b) Bu davranışı yüzünden müşterek mülkiyet ilişkisinin devamının
çekilmez hale gelmesi gerekmektedir.
Maddede bahsedilen yükümlülüklerin ağır surette ihlali deyiminden
kusurun özel bir yoğunlukta ve önemde bulunması amaçlanmıştır. Ağır surette
ihlal unsurunun gerçekleşebilmesi için, paydaşın kasten ve bilerek müşterek
mülkiyet ilişkisinin devamını çekilmez hale getirmesi gerekir. Fiilin işleniş
tarzı, paydaşların sosyal ve ekonomik koşulları ile, objektif iyi niyet
kuralları değerlendirilerek, her olayın özelliğine göre hakkaniyete uygun
adil bir çözüm getirilmelidir.
Davanın açılması, paydaşların hem pay, hemde paydaş bakımından
çoğunlukla karar vermelerine bağlı olduğu gibi, çıkarma istemini haklı gören
hakimin, çıkarılacak paydaşın payını karşılayacak kısmın müşterek mülkten
ayrılıp ayrılmayacağının ve çıkarılacak paydaşa tahsisinin mümkün olup
olamıyacağının incelenmesi, tahsis mümkünse fen ehline tanzim ettirilerek
krokinin, taşınmaz Belediye ve mücavir alan hudutları içerisinde ise, imar
yasası ve yönetmeliği uyarınca bu ayrımın mümkün olup olmadığının
Belediyeden, taşınmaz Belediye ve mücavir alan dışındaysa aynı hususun İl
İdare Kurulundan sorularak saptanması, ayrımı mümkün olmayan payın dava
tarihindeki değeri ile, devrini isteyene verilmesinin dava dilekçesinde
istenip istenmediğinin gözönünde tutulması, hisseyi karşılayacak kısmın
maldan aynen ayrılması mümkün olmazsa ve bu paya talip olan paydaş
bulunmazsa, ancak tayin edilen uygun süre içinde temlik edilmeyen payın açık
artırma ile satışına karar verileceğinin düşünülmesi icabeder.
Maddeye eklenen 626/b bendi ile de, bu kuralların kıyas yolu ile
intifa veya diğer bir ayni hak veya tapuya şerh edilmiş kira gibi şahsi hak
sahibine de uygulanacağı kabul edilmiştir.
Olayımızda: Davacı, ortaklıktan çıkarılmasını istediği paydaşın taksim
sözleşmesi yapmaya yanaşmadığı gibi o yerin müteahhite verilmesine de razı
olmadığını iddia etmiş olup iddianın kapsamından dahi ortaklıktan
çıkarılmasını gerektirir yükümlülüklerin ağır surette ihlalinin söz konusu
olmadığı anlaşılmaktadır. İddia olunan eylem ve davranışlar ispat dahi
olunamamıştır. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı
şekilde ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile
H.U.M.K.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin
alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 7.11.1995 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Ö.N.Doğan M.Elçin S.Tükenmez Ş.K.Erol M.Tunaboylu
|