 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
S A Y I
Esas Karar Tebliğname
1995/1-375 1995/405 1/95660
Y A R G I T A Y K A R A R I
Bozma kararı veren
Yargıtay Dairesi : 1.Ceza Dairesi
Mahkemesi : Hınıs Ağır Ceza
Günü : 16.08.1995
Sayısı : 19-44
Davacı : K.H.
Davaya katılan : -
Sanık : Dürdar Aras Vekilleri Av. Erol Gür
Av. Tülay Özküçük Av. Mustafa Adıgüzel
Kasten adam öldürmek ve 6136 Sayılı Yasaya aykırı davranmak
suçlarından sanık Dündar Aras'ın T.C.Y.nın 448, 51/1, 59, 81/2 ve 6136 Sayılı
Yasanın 13/1, 59, 81/2. maddeleri uyarınca sonuçta; 17 yıl 6 ay ağır hapis ve
11 ay hapis, 83.333 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Hınıs
Ağır Ceza Mahkemesince 20.01.1995 gün ve 56-01 sayı ile verilen kararın,
sanık müdafii tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1.Ceza
Dairesince 07.06.1995 gün ve 1360-1657 sayı ile;
(Sanık vekili Tülay Özküçük'ün mazeret teli gözönüne alınarak,
mazeretinin kabulü ile duruşmanın taliki ve duruşma gününün kendisine
bildirilmemesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanarak hüküm tesisi)
isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel Mahkeme ise 16.08.1995 gün ve 19-44 sayı ile; sanık müdafiinin
istemi keşif yapılmasına ve keşif gününün kendisine bildirilmesine
ilişkindir. Keşif istemi reddedildiğinden duruşma gününün bildirilmemesi
dolayısıyla, savunma hakkının kısıtlanması söz konusu değildir. Açıklaması
ile önceki kararda direnmiştir.
Bu karar da, sanık müdafii tarafından süresinde temyiz edildiğinden,
dosya Yargıtay C.Başsavcılığının "bozma" istekli 11.12.1995 gün ve 95660
sayılı tebliğnamesiyle, Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza
Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen dosyaya göre;
Sanık hakkında verilen 20.01.1995 gün ve 56-01 sayılı mahkumiyet
kararının temyizi üzerine, Yargıtay 1.Ceza Dairesince 07.06.1995 gün ve
1360-1657 sayı ile; "sanık müdafiinin keşif istemi hususunda olumlu veya
olumsuz bir karar verilmemesi" isabetsizliğinden bozma kararı verilmiş, bu
aşamadan sonra dosyaya vekaletname ibraz ederek sanık müdafii olarak davaya
girmeye başlayan Av. Tülay Özküçük 13.01.1995 günlü cevaplı telgrafında;
"bozma kararına uyularak mahallinde keşif yapılmasını, bu yönde karar
verildiği takdirde 20.01.1995 tarihinde yapılacak duruşmaya Ankara'daki
duruşmaları nedeniyle katılamayacağını, keşif ve talik edilecek duruşma
gününün cevap bonosuyla tarafına bildirilmesini" istemiştir.
Yerel Mahkeme 20.01.1995 tarihli duruşmada, yukarda açıklanan bozma
kararına uyduktan sonra, keşif yapılmasına yer olmadığına karar verip,
sanığın mesleki mazereti konusunda bir karar vermeden, esas hakkında hüküm
kurarak son soruşturmayı sonuçlandırmıştır.
Sanık müdafiinin mesleki mazeretinin kabul edilip edilmemesi ve kabul
edilecekse duruşma gününün bildirilmemesi savunma hakkının kısıtlanması
sonucunu doğurur. C.Y.U.Y.nın 308. maddesinin 8. bendine göre, savunma
hakkının kısıtlanması mutlak bozma nedeni oluşturduğundan, sair yönleri
incelenmeyen direnme kararının bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde
görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen direnme kararının istem gibi
BOZULMASINA, 26.12.1995 günü oybirliğiyle karar verildi.
Birinci Başkanvekili 10.C.D.Bşk. 7.C.D.Bşk. 8.C.D.Bşk.
Mehmet UYGUN H.DOĞAN S.GENÇAY M.N.ÜNVER
5.C.D.Bşk. 9.C.D.Bşk. 6.C.D.Bşk. C.GENÇKAYA
N.BENLİ D.TAVİL N.MUTİŞ
C.YILMAZ O.K.KESKİN S.ÇELİK M.KABAN
İ.KILINÇ A.ÖNCÜL M.S.ASLAN H.ÖĞÜTCÜ
A.R.ÇOŞKUNTÜRK C.ÖZER S.Ö.ÇETİNKOL M.MIHÇAK
M.F.İNAN S.YETKİN E.ÜLKER Z.ASLAN
|