 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
4.Ceza Dairesi BOZMA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas no :94/8543
Karar no :94/11262
Tebliğname no:4/52788
Konut dokunulmazlığını bozma suçundan sanık Arif Karayılan
hakkında TCY.nın 193/2, 647 sayılı Yasanın 4. maddeleri uyarınca 900.000 lira
ağır para cezasıyla hükümlülüğüne ilişkin ÇEKEREK Asliye Ceza Mahkemesinden
verilen 1992/143 Esas, 1994/40 Karar sayılı ve 13.4.1994 tarihli hükmün
temyiz yoluyla incelenmesi sanık Arif Karayılan müdafii tarafından istenilmiş
ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C.Başsavcılığının 14.11.1994 tarihli
onama isteyen tebliğnamesiyle 22.11.1994 tarihinde daireye gönderilen dava
dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar,
belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler
yerinde görülmemiştir.
Ancak; konut dokunulmazlığını bozma suçunun tanığı ve yerleşik yerde
silah boşaltma suçunun sanığı aynı zamanda muhtar olan Osman Şimşek ile
yakınanın annesi Fatma Akça, sanığı yakınanın ahırında bulduklarını, Fatma
Akça'yı ittirip kaçtığını bildirmişlerdir. Sanık Arif Karayılan suçlamayı
kabul etmemiş, Osman Şimşek ile aralarının iyi olmadığını, olay günü yolda
karşılaştıklarını, sövüp ateş ettiğini, kendisinin kaçtığını ve dünürleri
olan yakınanı kendi suçunu kapatmak için kullandığını bildirmiştir. Tanık
Mehmet Yıldız, sanığın kaçtığını Osman Şimşek'in kovaladığını gördüğünü,
sanığın yakınanın evine girdiğini görmediğini belirtmiştir.
Bir suçun işlenip işlenmediğini belirleme yetkisi yargıca ait ise de,
yargıç bu sonuca ulaşırken Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde
dosyadaki bütün kanıtları ayrı ayrı tartışıp değerlendirmek zorundadır. Böyle
bir tartışma ve değerlendirme yapılmadan, savunmanın doğru olup olmadığı
araştırılarak tartışılıp reddedilmeden, eksik tartışma ve değerlendirmeyle
hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanık Arif Karayılan müdafiinin temyiz nedenleri
yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN
BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp
sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,
20.12.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 2.1.1995.
Sami Selçuk Muharrem Dinç Erol Çetin Birol Kızıltan Fadıl İnan
Başkan Üye Üye Üye Üye
|