 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onyedinci Hukuk Dairesi
E. 1994/7520
K. 1994/8677
T. 2.11.1994
* KADASTRO TESBİTİNE İTİRAZ
* MERA OLARAK SINIRLANDIRMA
* GERÇEK HAK SAHİBİNİ ARAŞTIRMA
ÖZET: 3402 sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesinde, hangi hallerde resen
gerçek hak sahibinin belirlenmesi gerektiğine işaret edilmiştir. Somut olayda
3402 sayılı Yasanın 30. maddesindeki resen gerçek hak sahibinin araştırılıp
belirlenmesi koşulları mevcut değildir.
Komisyonca lehine tesbit kararı verilen Cemal'in tesbite karşı bir itirazı
bulunmadığı gibi, Adil tarafından açılmış bir dava da mevcut olmadığından,
Cemal yönünden kadastro tasbiti kesinleşmiştir. Hal böyle olunca komisyon
kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, davalı yönünden kesin hüküm
oluşturacak biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.
(3402 s. Kadastro K. m. 30, geçici m. 5)
(766 s. Tapulama K. m. 54)
Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda,
davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davalı Cemal tarafından süresi içinde
temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında 139 parsel sayılı 7450 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz,
komşu 450 nolu parsel miktar fazlası olarak Hazine adına tesbit edilmiştir.
Adil; kadastro komisyonuna itiraz etmiş, ancak bu itirazından vazgeçmiştir.
Kadastro komisyonu; yapılan tesbitin hatalı olduğunu, bu nedenle tesbitin
iptali ile Cemal adına senetsiz olarak tesbitine karar vermiştir. Bu karara
karşı Hazine, taşınmazın Hazine malı olduğu gerekçesiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne ve dava konusu taşınmazın mer'a olarak
sınırlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Cemal tarafından temyiz
edilmiştir.
Kadastro tesbiti 766 sayılı Tapulama Yasası'nın yürürlükte bulunduğu dönemde,
21.6.1987 tarihinde Hazine adına yapılmıştır. Adil; tapu kaydına dayanarak
31.3.1988 tarihinde itiraz etmiş, kadastro komisyonu 3402 sayılı Yasanın
yürürlüğünden sonra 1.12.1992 tarihli kararı ile Adil'in itirazının vazgeçme
nedeniyle reddine ve çekişmeli parselin tesbite itiraz etmeyen Cemal adına
tesbitine karar vermiştir. Hazine tarafından Cemal aleyhine açılan davanın
kabulüne ve çekişmeli 139 nolu parselin mer'a olarak sınırlandırılmasına
karar verilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Yasasının geçici 5. maddesi ile bu
Yasanın yürürlüğe girmesinden önce 766 ve 2613 sayılı Yasa hükümlerine göre
kurulmuş komisyonlara intikal etmiş veya edecek itirazlar bu komisyonlarda bu
yasa hükümlerine göre sonuçlandırılır, tebligat ve ilanlar 766 ve 2613 sayılı
Yasa hükümlerine göre yapılır hükmü getirilmiştir. Kadastro işlerinde gerçek
haksahibinin belirlenmesi amacıyla düzenlenen 766 sayılı Yasanın 54. maddesi
yürürlükten kaldırılmıştır. 3402 sayılı Kadastro Yasasının 30/2. maddesinde
hangi hallerde resen gerçek haksahibinin belirlenmesi gerektiğine işaret
edilmiştir. Somut olayda, 3402 sayılı Yasanın 30. maddesindeki resen gerçek
haksahibinin araştırılıp belirlenmesi koşulları mevcut değildir. Komisyonca
lehine tesbit kararı verilen Cemal'in tesbite karşı bir itirazı bulunmadığı
gibi Adil tarafından açılmış bir dava da mevcut olmadığından, Cemal yönünden
kadastro tesbiti kesinleşmiştir. Hal böyle olunca, komisyon kararının
iptaline karar verilmesi gerekirken davalı yönünden kesin hüküm oluşturacak
biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.
Davalı Cemal'in temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan
nedenlerden ötürü (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz
edene geri verilmesine, 2.11.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|