Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



      T.C. 
 Y A R G I T A Y
13. HUKUK DAİRESİ
    BAŞKANLIĞI

     SAYI:
     1994
ESAS        KARAR
7408        7250

	 	YARGITAY İLAMI

MAHKEMESİ     :Aydın 1. Asliye Hukuk Hakimliği  
TARİHİ        :1.6.1994
NOSU          :1074-618
DAVACI        :Mehmet Kanpolat vekili avukat  Cihan  Şahin
DAVALI        :Irmgart Katherine Heeman vekili avukat Şükrü Döşkaya

	Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda
 ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen
 hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya
 incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

	 	KARAR  

	Davacı, davalı Alman uyruklu İrmgard Katherine Heeman'a Almanlarla
 kira sözleşmeleri yapmak ve kira paralarını tahsil etmek amacıyla vekalet
 verdiğini davalının tahsil ettiği paralar yönünden hesap vermekten
 kaçındığını öne sürerek 100.000 DM'ın fiili ödeme günündeki resmi kur
 üzerinden yasal faizi ile  birlikte ödetilmesine karar verilmesini
 istemiştir.
	Dava dilekçesinde davalı vekili olarak Avukat Şükrü Döşkaya
 gösterilmiş dava dilekçesi bu vekile tebliğ edilmiştir. Anılan vekil
 15.12.1993 tarihli tedbire itiraz koşulu dilekçesinde vekile dava
 açılamayacağını davada dayanılan vekaletnamenin  Alman yasalarına göre
 düzenlendiğini davalının  Alman Vatandaşı olduğunu o nedenle davaya bakmaya
 Alman Mahkemelerinin yetkili olduğunu savunmuştur.
	Mahkemece yetki itirazının süresinde olduğu benimsenmiş HUMK. 9.
 maddesine dayanılarak davaya bakmaya davalının ikametgahı Alman Mahkemesinin
 yetkili olduğuna karar verilmiştir.  Karar davacı tarafından temyiz
 edilmiştir. Öncelikle belirtelim ki, dava vekile değil Alman Vatandaşı
 İrmgard Katherine Heeman'a açılmıştır. Anılan davalının vekilinin avukat
 Şükrü Döşkaya olduğu dosyadaki bilgi ve belgelerle sabittir. Gerçekte de,
 Türk Mahkemelerinin (taşınmaz mal davaları dışındaki) konusu mal varlığı
 hakkı olan davalardaki uluslararası yetkisizliği kesin değildir. Diğer bir
 anlatımla kamu düzenine ilişkin değildir. O nedenle mahkeme uluslararası
 yetkisizliğini doğrudan gözetemez. Davalı, mahkemenin uluslararası
 yetkisizliğini ancak ilk itiraz  olarak ileri sürebilir. (HUMK. Md. 187/2)
 Davalı Türk Mahkemelerinin uluslararası yetkisine ilk itiraz olarak itiraz
 etmezse Türk  Mahkemesinin uluslararası yetkisini kabul etmiş sayılır (HUMK.
 Md. 23). Şu durum karşısında, yetki yönünden sorunun çözümlenmesi davalı
 tarafından Türk Mahkemesinin uluslarası yetkisine süresinde itiraz edilip
 edilmediğinin tespitinde toplanmaktadır.
	Mahkemece, davalı vekilinin 8.4.1994 tarihli oturumda müvekkileme
 tebligat yapılmamıştır, bunun tamamlanmasını talep ederim şeklindeki isteğini
 esas almış davalıya tebligat yapılmaması evvelce vekile yapılan tebligatın da
 usulüne uygun  olmaması nedeni ile süresi geçmiş davalı vekilinin yetki
 itirazının süresi içinde yapıldığı benimsenerek yetkisizlik  kararı
 verilmiştir. 
	Oysa davalı vekili avukat Şükrü Döşkaya'ya dava dilekçesi
  5.11.1993'de tebliğ edilmiştir. Anılan vekil 15.12.1993 tarihinde  mahkemeye
 verdiği tedbire itiraz dilekçesinde yetki itirazında  bulunmuş 3.3.1994 günlü
 dilekçesinde bunu yinelemiştir. 15.12.1993 tarihli oturumda anılan vekil
 vekaletnamesini oturum arasında ibraz edeceğini açıklamış ve ibraz etmiş ve
 mahkemece de duruşmaya kabulüne karar verilmiştir.
	Şu durum karşısında avukat Şükrü Döşkaya'nın vekilliği  ve yaptığı
 işlemler icazet kuralları altında geriye doğru (dava dilekçesinin tebliğ
 edildiği tarihte) hüküm ifade eder ve hukuki  sonuçlar doğurur. O nedenle
 davalı yabancı uyruklu Irmgart Katherina Heemen'in Türkiye'deki vekili avukat
 Şükrü Döşkaya  olduğunun dava dilekçesinde bu vekile tebliğ edilmesinde usule
 aykırı bir yön olmadığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca dava dilekçesinin
 vekile tebliğ edildiği tarihte yetki itirazına ilişkin sürenin işlemeye
 başladığı ve 10 günlük süre geçirildikten sonra yetki itirazında bulunduğunun
 kabulü zorunludur.
	Mahkemece açıklanan bu yönler gözardı edilerek yetki itirazının
 süresinde olduğu kabul edilip yetkisizlik kararı verilmesi usule ve yasaya
 aykırıdır. Bozma nedenidir. Öyleyse işin esasına girilmeli delil ve karşı
 deliller toplanmalı hasıl olacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar
 verilmelidir.
	SONUÇ: Temyiz olunan yerel mahkeme kararının davacı yararına
 BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 7.9.1994 gününde
 oybirliğiyle karar verildi.

Başkan        Üye           Üye         Üye         Üye  
A.İ.Arslan    K.Kadıoğlu    M.Yüksel    Ş.Yüksel    A.E.Baççıoğlu
                
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini