 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1994/7212 1994/9920
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :Söke Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi :11.11.1993
Nosu :1993/58-1210
Davacı :Duriye Ateş vs.vekili Av.Yusuf Tabar
Davalı :DSİ Genel Müdürlüğü vekili Av.Meral Tarhan
Dava dilekçesinde 375.000.000 Tl faiz alacağının faiz ve masraflarla
birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen
kabulü ile 132.648.750 Tl.nin davalıdan tahsili cihetine gidilmiş, hüküm
taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
1-Vesayet altında bulunduğu anlaşılan davacı adına dava açan vasinin
Medeni Kanunun 405. maddesinin 8. bendi hükmü gereği izin aldığı
belgelendirilip bu belge dosya içerisine konulmadan yargılamaya devam
olunması usul ve yasaya aykırıdır.
2-Kamulaştırma Kanununun 13. maddesinin 1. fıkrası hükmü uyarınca,
kamulaştırılan taşınmazın takdir komisyonunca belirlenen ve ihtilafsız olarak
nitelendirilen bedeli, bu bedelin madde hükmü uyarınca bankaya yatırıldığının
malike yapılan tebligat ile muaccel olur. Kamulaştırma, yasal bir işlem
olduğuna göre, herhangi bir haksız niteliği mevcut olmayıp, yasa hükümleri
uyarınca tesbit edilen bedelin muacceliyeti de ancak kamulaştırma işleminin
tekemmülü ve mal sahibine tebligat yapılması ile gerçekleşmiş olacağından,
taşınmaza daha önce haksız el atıldığı veya kamu yararı kararının daha önce
alındığı gerekçesi ile faizin başlangıcı bu ihtilafsız bedel yönünden geriye
götürülemez. Bu nedenle bankaya bloke edilen ihtilafsız bedel üzerinde mal
sahibine ödenmemesi için herhangi bir takyidat bulunmadığı sürece faiz
yürütülmeside söz konusu değildir. Yasa hükmü, takdir edilen bedelin bankaya
yatırılmasını kamulaştırma işleminin taşınmaz malikine bildirilmesi ile
birlikte öngörmüştür.
Mahkemece bu husus araştırılıp bankaya yasa gereği yatırılan bedel
üzerinde davacılara ödeme yapılmaması konusunda bir takyidat konulup
konulmadığı saptanmalı, böyle bir takyit yok ise dava reddedilmeli, takyidin
konulduğu anlaşılır ise, kamulaştırma evrakının tebliğ tarihi ile takyidin
kalktığı ve ödemenin yapıldığı tarih arasında geçen süre için faize
hükmedilebileceği kabul edilip buna göre hüküm kurulmalıdır.
Yukarıdaki bozma nedeni ve gerekçe muvacehesinde davacıların sair
temyiz itirazları da varit görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.7.1994
gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki M.A.Selçuk V.Canbilen M.Tutar A.Nazlıoğlu
|