 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onbeşinci Hukuk Dairesi
E. 1994/3473
K. 1995/587
T. 7.2.1995
* KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ
* EDİMLERİN KISMEN İFASI
* TAPUDAKİ HİSSENİN DEVREDİLMEMESİ
* İYİNİYET KURALINA AYKIRILIK
ÖZET: Tapuda hisse devri ve temlikinin öngörüldüğü kat karşılığı inşaat
sözleşmeleri, resmi şekilde yapılmamışsa geçersizdir.
Böyle bir sözleşmeye dayanarak inşaatı bitiren yükleniciden, kendisine
bırakılması gereken daire ve dükkanları teslim alan, arsa sahibinin,
edimlerini yerine getirmediği gerekçesiyle, sözleşmede taahhüd ettiği tapu
hissesini yükleniciye devretmemesi, iyiniyet kurallarıyla bağdaşmaz.
Mahkeme, yükleniciye edimlerini yerine getirmesi için mehil vermeli, arsa
sahibinin yardımcı olmaması halinde, bu kişinin yapması gereken işler için
yetkilendirmeli, borçlarını yerine getirmesi durumunda tescile karar
vermelidir.
Gerekirse, inşaata nasıl ruhsat alınabileceği, bilirkişiler marifetiyle
saptanıp bu hususları tamamlamak için, yükleniciye süre verilmelidir.
(743 s. MK. m. 2, 634)
(818 s. BK. m. 11, 213, 355, 362)
(1512 s. Noterlik K. m. 60)
(2644 s. Tapu K. m. 26)
Mahalli mahkemesinden verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı
vekili tarafından istenmiş olmakla; temyiz dilekçesinin süresi içinde
verildiği anlaşıldıktan sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya
tekrar gelmekle okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında düzenlenen 22.09.1987 tarihli
adi yazılı kat karşılığı inşaat sözleşmesinde davalıya ait arsa üzerinde bir
bodrum, bir zemin üzerine beş normal ve bir çekme kat inşaa edileceği ve
bodrum katta bir dükkan, zemin katta bir dükkan, ikinci katın tamamı, üçüncü
katın ön cepheye bakan dairesi, dördüncü beşinci katın arkaya bakan birer
dairesinin arsa sahibine verileceği geriye kalan dükkan ve dairelerin
yükleniciye kalacağı kararlaştırılmıştır. Ancak, inşaatın tasdikli projesinde
bir bodrum ve bir zemin kat üzerine bir normal kat olarak yapılacağı
gösterilmiş isede; yukarıda açıklanan ilave katların yüklenici tarafından
sözleşme doğrultusunda yapıldığı ve taraflar arasında sözleşmeye uygun olarak
paylaştırıldığı, taraflara düşen bağımsız bölümlerin teslim olunduğunu
28.02.1989 tarihli eksözleşmede belirtilmiş ve davacı yüklenicinin tasdikli
projesini ve iskan ruhsatını alması halinde arsanın 100/200 hissesinin tapuda
yükleniciye devir ve temlik edileceği de ilk sözleşmede kararlaştırılmıştır.
Bu durumda davacı yüklenicinin, sözleşme gereğince inşaatı tamamen yapıp
bitirdiği ve davalı arsa sahibine düşen bağımsız bölümleri teslim ettiği
anlaşılmakta ise de; inşaatın bu haliyle henüz tasdikli projesinin
yaptırılmadığı ve iskan ruhsatının da alınmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmeye
göre, inşaatın tasdikli projesini ve iskan ruhsatını almak davacı yükleniciye
aittir. Sözleşme adi yazılı şekilde düzenlenmişsede, yüklenici sözleşmede
öngörülen inşaatı tümüyle yapıp bitirmiş ve arsa sahibine isabet eden
bağımsız bölümleri de teslim etmiş olduğundan artık bu aşamadan sonra
sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürmek MK.nun 2. maddesindeki iyi niyet
kuralı ile bağdaşmaz. Ne varki davacı yüklenici de tapu hissesinin devir ve
temlikini isteyebilmesi için sözleşmede öngörülen tasdikli projeyi yaptırmak,
iskan ruhsatını almak ve kat irtifakını kurmak edimlerini yerine getirmekle
yükümlüdür. Öyleyse mahkemece, davacı yükleniciye bu edimlerini yerine
getirebilmesi için mehil verilmesi ve davalı iş sahibinin bu konuda davacı
yükleniciye yardımcı olmasına ve bundan kaçındığı takdirde mahkemece davacıya
mehil ile birlikte bu işlerin yapılması için yetki verilmesi, böylece
sözleşmenin ifasının sağlanması verilecek uygun mehil içerisinde anılan
yükümlülükler yerine getirildiği takdirde dava konusu hissenin davacı adına
tapuya tesciline karar verilmesi, tersi durumda, yani inşaatın mevcut
durumuna göre ruhsat alınmasının mümkün olmadığı anlaşıldığı takdirde, ne
şekilde ruhsat alınabileceğinin belediyeden sorulması ve gerektiğinde
mahallinde bilirkişi marifeti ile keşif yapılarak inşaata nasıl ruhsat
alınabileceği saptanarak, davacı yükleniciye ruhsat alınabilecek hale
getirmesi için mehil verilmesine ve böylece yapılacak inceleme ve araştırma
sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken sözleşmenin geçirsiz olduğundan
bahisle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı
gerektirir.
S o n u ç : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı
yararına (BOZULMASINA), davacı duruşmada vekille temsil edilmediğinden
avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, istek halinde ödediği temyiz peşin
harcının temyiz eden davacıya iadesine, 07.02.1995 gününde oybirliğiyle karar
verildi.
|