 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y BOZMA
4.Ceza Dairesi
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas No :1994/332
Karar No :1994/3841
Tebliğname No:4/58963
Zorlama ve sövme suçlarından sanıklar Emine Yeşil ile Mehmet Ali Demir
hakkında TCY.nın 188/1, 482/2, 59, 72, 2253 sayılı Yasanın 12/2, 647 sayılı
Yasanın 4-6. maddeleri uyarınca sanık Emine'nin 948.000 lira, sanık Mehmet
Ali'nin 477.000 lira ağır para cezasıyla hükümlülüklerine, cezalarının
ertelenmesine ilişkin KARAİSALI Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 1993/21
Esas, 1993/35 Karar sayılı ve 18.5.1993 tarihli hükmün temyiz yoluyla
incelenmesi C.Savcısı tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan;
Yargıtay C.Başsavcılığının 13.1.1994 tarihli bozma isteyen tebliğnamesiyle
20.1.1994 tarihinde daireye gönderilen dava dosyası başvurunun nitelik ve
kapsamına göre görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar
belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler
yerinde görülmemiştir.
Ancak; oluşa uygun kabule göre, sanıklardan Emine Yeşil'in eylemleri
"mahallede dolaşmasın, telefon etmesin" ve de "fotografları geri göndersin"
diyerek tehdit ve birçok sövme sözleri içeren mektup yazdırmak; sanık Mehmet
Ali Demir'in eylemleri ise böyle bir mektubu kaleme almaktan ibarettir,
Kimden geldiği anlaşılan mektubun imzasız (anonim) sayılamayacağı
kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
Sanık Emine Yesil, okuma yazma bilmediği için mektubu kendisinin
yazdırdığını, sanık M.Ali Demir ise, büyük annesinin isteği üzerine ona
karşı çıkamayacağı için mektubu yazdığını savunmuşlardır.
Bu durum karşısında:
1- Mağdurun oğlunu mahallede dolaştırmama, telefon etmeme gibi bir
güce sahip olmadığı; fotoğrafları geri göndermenin ise, eğer bunlar mağdurda
ise böyle bir güce sahip bulunduğu gözetilerek, bu hususların araştırılması
ve sonucuna göre:
a) Bunlar mağdurun gücü dışında ise eylemin TCY.nın 191;
b) Fotoğrafları geri isteme eyleminin, fotoğraflar mağdurda ve
iddianame bu eylemi kapsıyorsa aynı Yasanın 308, 61. maddelerine girip
girmediğinin araştırılıp tartışılmaması,
2- Sanık M.Ali Demir'le ilgili araştırmalara ve hükümlere gelince;
Adli Tıp uzmanınca failin 4.2.1993 tarihinde işlediği mektupla tehdit
ve sövme suçlarını ayırdetme gücüne (farik ve mümeyyizlik) sahip olduğu
belirtilmiştir.
Ayırdetme gücü, salt tıbbi değil, tersine, hukuk ağırlıklı karmaşık
bir sorundur. Yargıç, bu konuda hekim, psikolog v.b. uzmanlara ve somut
kanıtlara başvurarak konuyu çözmek durumundadır. Bilirkişilerin düşüncelerine
mutlak olarak bağlı olmadığı gibi, onları somut olgulara dayalı inandırıcı
gerekçelerle reddederek tersi görüşü de benimseyebilir. Ayırdetme gücüne
sahiplik karinesi yasal/mutlak bir karine değildir. Özellikle, çocuklarda, bu
konuda yetersizlik karinesinin kural, yeterlilik karinesinin ayrık olduğu
belirtile gelmiştir.
Bu açıklamaların ışığında ve sanığın, büyük annesinin isteğine karşı
koymadığını ve mektuplar yazdığını savunması karşısında, bu olgunun da
değerlendirilerek, sanığın anneannesinin istediği mektubu yazarak suça
katılma olgusunun da suç olabileceğini bilebilecek bir düzeyde olup
olmadığının araştırılması zorunludur.
Ayırdetme gücünün bulunduğu kabul edildiği takdirde de, bu sanık için
de tehditle ilgili eylemlerinin "1-a-b" bendinde öngörülen görüşler açısından
değerlendirilmesi gerekecektir.
Bütün bunların araştırılıp tartışılmaması,
3- Kabule göre, TCY.nın 188/1. maddesi ile hüküm kurulurken, suç
tarihi gözetilmeden temel ağır para cezasının eksik belirlenmesi,
4- TCY.nın 482/2. maddesi ile hüküm kurulurken sanık Emine Yeşil için
TCY.nın 59. maddesi, sanık M.Ali Demir için 2253 sayılı Yasanın 12/2. maddesi
ile uygulama yapılırken yanılgı sonucu fazla ceza verilmesi,
Yasaya aykırı, Yerel C.Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki
düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma
öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın
esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.4.l994 tarihinde oybirliğiyle karar
verildi. 12.5.1994
Sami Selçuk Muharrem Dinç Hulusi Öğütçü Birol Kızıltan Fadıl İnan
Başkan Üye Üye Üye Üye
|