 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Birinci Ceza Dairesi
E. 1994/2542
K. 1994/3786
T. 9.11.1994
* FİİL İLE SONUÇ ARASINDA FAİLİN ASIL MAKSADI AŞMASI
* KAMU GÖREVLERİNDEN YASAKLILIK
ÖZET: Tıp raporunda, mağdurun İnteroseleblol hemeton arızasının yüze vaki
yumruk ve tokatlı vurma sonucu oluşabileceği gibi, yüksek tansiyona da bağlı
olabileceği de açıklandığından, fiil ile sonuç arasında failin asıl maksadı
aşmış olduğunun kabulü ile TCK. nun 458. maddesi uyguylanmalıdır.
TCK. nun 20. maddesine göre, daha özel olması nedeniyle sanığın cazasına
muadil olarak 31/2. madde ve fıkrası uygulanmalıdır.
(765 s. TCK. m. 20, 31/2, 458)
Osman'ı uzuv tatili niteliğinde yaralamaktan sanık Salih'in yapılan
yargılanması sonucunda; hükümlülüğüne ve şöför ehliyetnamesinin geçici olarak
geri alınmasına ilişkin, (Bakırköy İkinci Ağır Ceza Mahkemesi) nden verilen
20.12.1993 gün ve 203/270 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca
incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan, dava dosyası Cumhuriyet
Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle, duruşmalı olarak
incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul oluşa
ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin cezayı azaltıcı
bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle
reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebebi dışında bir
isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın duruşmalı inceleme sırasında
vekilinin sübuta tahrikin varlığına, eksik incelemeye takdiri tahfif
hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz
itirazlarının reddine.
1- Adli Tıp Üçüncü İhtisas Kurulu'nun 3.5.1993 günlü raporunda, mağdur
Osman'ın İnteroseleblol hemeton arızasının yüze vaki yumruk veya tokatla
vurma sonucu oluşabileceği gibi, yüksek tansiyona bağlı olabileceğinin de
açıklanması karşısında fiil ile netice arasında failin asıl maksadı aşmış
olduğunun kabulü ile TCK. nun 458. maddesinin uygulanmaması,
2- TCK. nun 31/2. maddesinin TCK. nun 20. maddesine göre daha özel olması
nedeniyle cezasına muadil olarak TCK. nun 31/2. madde ve fıkrası uygulanması
gerekirken 20. maddesinin uygulanması,
Yasaya aykırı olup, sanık ve duruşmalı incelemede vekilinin temyiz itirazı
yerinde görülerek hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 9.11.1994
günü oybirliği ile karar verildi.
|