 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Hukuk Genel Kurulu
Sayı:
E:942/635
K:95270
T:5.4.1995
Özet:Parmak izi basmak suretiyle düzenlenen senetin ihtiyar kurulu ve
iki şahit tarafından onaylanması gerekir. Bundan amaç okuma yazma bilmeyeni
korumaktır. Şahitlerin onay beyanlarını taşımayan senet geçersizdir.
Taraflar arasındaki taksim sözleşmesinin feshi davasından dolayı
yapılan yargılama sonunda, Kiraz Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne
dair verilen 9.7.1992 gün ve 1990/205-1992/141 sayılı kararın incelenmesi
davalı Hikmet Tağa tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk
Dairesinin 12.4.1993 gün ve 1993/2847-3588 sayılı ilamıyla; (... Davacı,
taraflar arasında oluştuğu ileriye sürülen miras taksim sözleşmesi altındaki
parmak izinin kendisine ait olmadığını ileriye sürüp hukuki değerinin
bulunmadığının tesbiti ile iptaline karar verilmesini istemiştir.
1-Davalılar arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Bunlar davada
birlikte hareket etmek zorundadırlar (HUMK. 44). İçlerinden bir kısmının
teklif ettiği yemin hüküm ifade etmez ve sonuç doğurmaz. Bir kısım
davalıların 12.3.1992 tarihli oturumda teklif ettikleri yeminin hükme
dayanak yapılamıyacağının düşünülmesi doğru bulunmamıştır.
2-Davacının iddiası sahtelik iddiası niteliğindedir. Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanununun 308 ve müteakip maddelerinde bu iddianın araştırılma
biçim ve sırası belirlenmiştir. Senetteki imzalarını inkar etmeyen davalılar
dışındaki kişilerin senette yazılı olanlara aykırı beyanları, ciddi kabul
edilemez ve hükme dayanak yapılamaz.
Hakim tarafları dinleyerek veya istiktap sonunda bir sonuca varamazsa
imzalar veya parmak izleri üzerinde yaptıracağı bilirkişi incelenmesi ile
sonuca varmaya çalışacaktır. (HUMK. 308, 309).
Taraflar usulüne uygun isticvap edilmeden (HUMK. 308 cümle 2),
bilirkişi incelenmesine dayanak yapılabilecek belgeler belirlenmeden (HUMK.
309/3), icap ederse davacı istiktap olunmadan (HUMK. 309/1) ve bilirkişi
mütalaası alınmadan (HUMK. 309/1 cümle 2), bir kısım davalıların davacıya
teklif ettikleri yemin ile senet şahit ve ihtiyar heyetinin senette
yazılanlar hilafına beyanları dayanak yapılarak senedin sahte olduğunun
kabulü ile iptali doğru görülmemiştir) gerekçesiyle bozularak dosya yerine
geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda
direnilmiştir.
Temyiz eden: Davalı Hikmet Tağa
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz
edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği
görüşüldü:
Dava mirasçılar arasında haricen düzenlenmiş bulunan taksim
sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir.
Davacı, iptali istenen taksim sözleşmesinin düzenlenmesine katılmadığı
gibi senette ismi altına basılı bulunan parmak izinin de kendisine ait
bulunmadığı iddiasındadır.
Özel daire ile yerel mahkeme arasındaki uyuşmazlık davacının parmak
izini taşıyan ve mahalle muhtarı ile iki ihtiyar heyeti azasınca imzalanmış
bulunan harici taksim sözleşmesinin geçerli sayılıp sayılmayacağı noktasında
toplanmaktadır.
Hukuk Genel Kurulunun 22.12.1982 gün 3/965 sayılı kararında da açıkca
vurgulandığı üzere senet bir ispat vasıtasıdır. Ancak senedin kesin delil
sayılabilmesi için harç altına giren kimse tarafından imza edilmiş olması
gerekir. (B.K. 13, 14)
Kural bu olmakla beraber imza atmaya muhtadir olmayan veya okuma yazma
bilmeyen bir kimse, imza yerine parmak izi kullanabilir. Yalnız senetteki
parmak izinin borçluya aidiyeti ve bizzat borçlu tarafından basıldığının
ihtiyar kurulunca ve o yerde tanınmış iki tanık tarafından onaylanması
lazımdır (HUMK. 297. madde).
Bu maddede öngörülen şeklin amacı, senet muhtevasının borçlu
tarafından bilinmesini sağlamaktır. Yasa koyucu bu yolla okuma yazma bilmeyen
bir kimsenin içeriğini bilmediği bir belge ile borç altına sokulması
tehlikesinden korunmasını sağlamak istemiştir.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 297. maddesi ile ilgili olarak
açıklanan bu çerçeve içerisinde somut olaya yaklaşıldığında; iptali istenen
senette imzaları bulunan şahitlerin onay beyanlarının olmadığı açıklıkla
görülmektedir. Usulüne uygun biçimde onaylanmış olmayan parmak izli böyle bir
belgenin geçerli kabulüne olanak yoktur. O itibarla mahkemece mevcut
delillerin değerlendirilmesi suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi
açıklanan gerekçeyle sonucu itibariyle doğrudur.
O halde usul ve yasaya uygun olan direnme kararı onanmalıdır.
SONUÇ : Davalı Hikmet Tağa'nın temyiz itirazlarının reddi ile direnme
kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, ve aşağıda yazılı 65.500
lira bakiye temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına 5.4.1995 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
B.B.Vekili 4.H.D.Bşk 10.H.D.Bşk 8.H.D.Bşk 2.H.D.Bşk
İ.Teoman Pamir M.C.Keskin İ.T.Ozanoğlu M.F.Ildız Tahir Alp
|