 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Hukuk Genel Kurulu
Sayı:
E:942/409
K:95/57
T:8.2.1995
Özet:Davada davalının kabule şayan temsilci olmayan kişi tarafından
temsil edilmesi sebebi ile yargılamanın iadesi sonunda oluşan davanın
esasının reddine dair karar MK. 134/4. maddesi uygulamasına dayanak olur.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama
sonunda; Salihli Asliye 1. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen
11.3.1993 gün ve 1991/598-132 sayılı kararın incelenmsi davacı vekili
tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 14.9.1993 gün ve
1993/6290-7704 sayılı ilamı ile (... lehine karar verilen tarafın hükme
etkisi olan bir hile kullanmış olması (HUMK. m. 445/7) veya davanın
taraflarından birinin vekili olmayan bir kişinin huzuru ile görülüp hükme
bağlanması (HUMK. m. 445/8) yargılamanın iadesi sebeplerindendir.
Davacı Annet Liesse Gelderhlom, kendisine tebligat yapılmadan ve
vekili olmayan kişinin huzuru ile yapılan yargılama sonucu verilen ve
kesinleşen boşanma kararının yargılamanın iadesi yolu ile kaldırılmasını
istemiş, bu istek mahkemece mesmu (dinlenmeye değer) görülmüş verilen boşanma
kararı kaldırılarak davanın esasına girilmiştir. Mahkemece doğru olduğu kabul
edilen yargılamanın iadesi sebebi doğrultusunda araştırma yapılmış ve bütün
deliller birlikte değerlendirilerek boşanma isteğinin esastan reddine karar
verilmiştir. Karar 16.4.1987'de kesinleşmiştir.
3444 sayılı yasa ile değişik Medeni Kanunun 134/son maddesi boşanma
sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar
verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren üç yıl geçmesi halinde
her ne sebeple olursa olsun müşterek hayat yeniden kurulmamışsa eşlerden
birinin talebi üzerine boşanmaya hükmedilir kuralını getirmiştir.
Açıklandığı gibi bir boşanma davası açılmış, yargılamadaki eksiklikler
giderilmiş ve redle sonuçlanmıştır. Red kararının kesinleşmesinden itibaren
üç yıl geçmiştir. Artık bu durumda mahkemece yapılacak iş, red kararının
kesinleştiği tarihten itibaren eşlerin müşterek hayatı yeniden kurmak amacı
ile bir araya gelip gelmediklerini araştırmak, tarafların bu konudaki tüm
delillerini toplamak ve mevcut dosyaları da dikkate alıp, hasıl olacak sonuca
göre bir karar vermekten ibarettir. Açıklanan hususlar dikkate alınmadan,
yasanın yorumunda ve delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek
yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır..) gerekçesiyle
bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda;
mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz
edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği
görüşüldü.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve
kanıtlara bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle davalı
Annet Liese Gelderhlom tarafından eşi Ahmet Bayram aleyhine Salihli Asliye
Hukuk Mahkemesinde HUMK.nun 445/8. maddesine dayanılarak açılan yargılamanın
iadesi davasında taraflar arasında önce görülen boşanma davası sonunda
verilen boşanma hükmünün iptali ile birlikte davacı kocanın boşanma davasının
da reddedilmesi isteğinde bulunulmuştur. Mahkemece de istek aynen kabul
edilerek boşanma hükmünün iptali yanında ayrıcada boşanma davasının reddine
karar verilmiş ve karar kesinleşmiş olduğuna göre Hukuk Genel Kurulu'nca da
benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda
direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme
kararının özel daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun
429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri
verilmesine 8.2.1995 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
B.B.Vekili 3.H.D.Bşk. 17.H.D.Bşk. 6.H.D.Bşk. 2.H.D.Bşk.
İ.Teoman Pamir E.Doğrusöz H.H. Karadoğan Ö.N.Doğan Tahir Alp
|