 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
E.94/12569
K.95/954
T.27.1.1995
Özet:3716 sayılı kanun uyarınca nesebin düzeltilmesi işlemi için
kadının evliliği içinde doğan çoçuğun bu boşanan kocadan olmadığının boşanma
kararında gösterilmesi veya müşterek çoçuklar arasında gösterilmemesi
yeterlidir. Ayrıca nesebin red edilmiş olması aranmaz.
Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen
hükmün; Dairenin 18.l0.l994 gün ve 7754-9699 sayılı ilamiyle onanmasına karar
verilmişti. Adı geçen Dairemiz kararının düzeltilmesi istenilmekle, evrak
okundu, gereği görüşülüp düşünüldü.
3716 sayılı bir evlenme aktine dayanmayan birleşmenin evlilik ve
evlilik dışında doğan çocukların düzgün nesepli olarak tesciline ilişkin
kanunun 4/a maddesinde evli bir kadın ile bir erkeğin birleşip karı koca gibi
yaşamalarından doğan çocukların nesepleri, nesebi baba tarafından reddedilmiş
çocuklar gibi gerçek babaya göre düzeltileceği, ancak tescil işlem için
ananın evliliğinin boşanma ile son bulmuş olması ve boşanma kararında çocuğun
kocadan olmadığının açıkca belirlenmesi veya müşterek çocuklar arasında
gösterilmemesi yada müşterek çocuklarının bulunmadığının hüküm altına alınmış
olmasının gerektiği hükme bağlanmıştır. Yukarıda belirtilen haller nedeniyle
yapılacak tescil işlemlerinde çocuk gerçek baba ve ana adları ile baba
hanesine kaydedileceği eğer çocuk daha önce ananın hanesine kaydedilmiş ise,
gerçek baba adına uyğun olarak baba adının düzeltileceği ve bu işlemden sonra
baba hanesine nakledileceği öngörülmüştür.
Hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakalar ve neticei talepler
ile bağlı olup dayandıkları kanun hükümleri ve onların tavsifi neticeye
etkili değildir. Türk kanunlarının resen uyğulanması gerekmektedir. (HUMK. m.
74, 75, 76 ve 4.6.l958 gün ve l5/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının
gerekçesi)
Davacının boşanma kararının gerekçesinde Mahmut Aşıkla l990 yılında
evlendiklerine ve bu evlilikten çocuklarının olmadığına açıkca işaret
edilmiştir. Celp edilen aile nüfus kaydında da çocuktan söz edilmediği
görülmektedir. İsteğin açıklanan af kanunu çerçevesinde incelenmesi
gerekirken Medeni Kanunun 241. maddesine atıf yapılarak yazılı şekilde
davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
İşin temyiz incelemesi sırasında bu yönün gözden kaçtığı ve kararın
onandığı görülmekle davacının karar düzeltme isteğinin kabulüne, dairemizin
l8.l0.l994 gün ve 7754-9899 sayılı onama kararının kaldırılmasına, hükmün
yazılı gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Hukuk Usulü muhakemeleri yasasının 440 ve 442. maddeleri
gereğince davacının karar düzeltme isteğinin kabulüne, dairemizin onama
kararının kaldırılmasına, hükmün açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan
harcın yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.1.l995
Başkan Üye Üye Üye
Üye
Tahir Alp Şevki D.Kabukçuoğlu Hakkı Dinç Özcan Aksoy A.İhsan Özugur
|
