 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1994/11582 1994/13408
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :Ankara 10.Sulh Hukuk Mahkemesi
Tarihi :13.6.1994
Nosu :1994/45-779
Davacı :Ferah Apt.Yön.adına Yön.Neşe Görenekli
vekili Av.İbrahim Kalı
Davalı :Nuh Akgümüş
Dava dilekçesinde itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın
kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davalı bağımsız bölümde kiracı iken Temmuz 1993 tarihinde bağımsız
bölümü tahliye etmiştir. Davada Eylül 1992- Temmuz 1993 tarihleri arasındaki
yönetim giderleri istenmektedir. İcra takibi 7.12.1993 tarihinde yapılmıştır.
Kat Mülkiyeti Kanununun ortak giderlerin teminatına ilişkin 22.
maddesi hükmüne göre kiracıların sorumluluğu, anagayrimenkulde bu sıfatla
oturduğu sürece geçerlidir. Asıl sorumluluk sözü edilen kanunun 20.
maddesinde belirtildiği üzere kat malikinindir. Yasanın 22. maddesinde
kiracının yada başka bir hakka dayanarak bağımsız bölümde devamlı surette
oturanın müteselsil sorumluluğu, oturduğu sürece sözkonusu olup, bağımsız
bölümü tahliye ettikten sonra yapılan icra takibi ile kiracının sorumlu
tutulmasına yasal olanak bulunmamaktadır. İstenen alacağın, davalı kiracının
bağımsız bölümde oturduğu süreye ilişkin olması Kat Mülkiyeti Yasasının
uygulanması bakımından sonuca etkili olmayıp, kira sözleşmesine göre
sorumluluk ise, bağımsız bölüm maliki ile kiracı arasındaki hukuki ilişkiye
göre belirleneceğinden bu davada dikkate alınmaz. Çünkü kiracının Kat
Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre yasal müteselsil sorumlu olarak ödemek
zorunda kaldığı meblağı, bağımsız bölümü tahliye etmiş olduğundan, 22.
maddede öngörüldüğü üzere kira borcundan düşemiyeceği gibi, herhangi bir kira
borcu da bulunmadığından sorumluluk sınırının da belirlenmesi mümkün
değildir. Bu durumda, kiracı bağımsız bölümü tahliye ettikten sonra icra
takibi yapılmış olduğu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi
gerekirken, yazılı olduğu şekilde kabulü doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 1.11.1994 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki S.Erçoklu V.Canbilen M.Tutar İ.N.Erdal
|