 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
E.94/11457
K.94/11608
T.5.5.1994
Özet:Temyiz yetkisi davanın tarafları ile kararla kendisine bir
külfeti yüklenen veya hakkı ihlal edilene aittir.
Iskattan, ıskat olunan kişinin furuu varsa o müntefit olur.
Yukarıda tarihi, numarası, konusu ve tarafları gösterilen hükmün;
Dairenin 14.7.1994 gün ve 7174/7401 sayılı ilamiyle bozulmasına karar
verilmişti. Adı geçen Dairemiz kararının düzeltilmesi istenilmekle, evrak
okundu, gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı murisinin ıskat tasarrufunun iptalini istemiş, dava davacının
furuuna tevcih edilmiştir. Taraflarla birlikte mirascı olan kişinin temyizi
üzerine dairemiz "Iskat edilen kimse müteveffadan evvel ölmüş gibi hissesi
müteveffanın kanuni mirasçıları arasında taksim olunur. Miras haklarından
iskat edilen kimselerin füruları o kimse müteveffadan evvel ölmüş gibi mahfuz
hisselerini isteyebilir (M.K. Md. 458). Şu halde, davada, husumet
yöneltilmeyen ve hükmü temyiz eden murisin diğer mirasçılarının yararı
vardır. Mahkeme hükümden hakları etkilenen kimselerin taraf olmasada hükmü
temyize hakları vardır. O halde murisin eşi Annalisa'nın temyiz talebinin
reddine dair olan 10.5.l994 günlü kararın bozulması ve temyiz isteğinin
incelenmesi gerekmiştir.
Dava murisin mirasçılarının haklarına etkili olmakla onlara husumet
yöneltilmeden eksik hasımla davaya bakılması usul ve yasaya aykırıdır."
gerekçesi ile hüküm bozulmuştur.
Davacı ve davalı kararın temyiz edenlerin ıskattan müştefit olanlardan
olmadığını davada ve kararı temyiz etmekte bir hukuki yararlarının
bulunmadığını ileri sürerek karar düzeltme isteminde bulunmuşlardır.
"Temyiz yetkisi taraflara veya hüküm ile kendisine bir külfet tahmil
olunana veya bir hakkı ihlal olunana aittir" (Y.H.G.K.nun 17.5.1967 tarihli
67/4-322- 265 sayılı kararı) Şu halde ıskat tasarufunun iptali davasında
hukuku etkilenenleri öncelikle ortaya koymak gereklidir.
"...Mahfuz hisseli mirascılar murisin ölüme bağlı tasarrufu ile
mirastan ıskat edilebilir." (MK. 457) "...Müteveffa tarafından diğer suretle
tasarruf vaki olmamış ise, ıskat edilen kimse müteveffadan evvel ölmüş gibi,
hissesi müteveffanın kanuni mirascıları arasında taksim olunur. Miras
hakkından ıskat edilen kimsenin furuları o kimse müteveffadan evvel ölmüş
gibi mahfuz hisselerini isteyebilirler". (Mk. 458) Görüldüğü gibi ıskat
tasarufundan müstefit olanlar kural olarak ıskat olunan kişinin mirascıları
olabilecek kişilerdir. Muris tarafından aksine bir tasarruf yapılmamışsa
bunların ıskat edilen kişiye düşecek payı taksim edecekleri kanunda hissesi
sözcüğü ile açıkca gösterilmiştir. Medeni Kanunun sistemi ve 439/3 maddesi
müteveffadan evvel vefat eden çoçukların her tabakadan halefiyet tariki ile
mirascı olan furuları tarafından temsil olunacağını amirdir. Şu halde ıskat
olunan kişinin furuu varken kardeşlerinin veya diğer usulünün ıskattan
yararlanması mümkün olmaz. (Y.2.H.D.nin 3.5.1993 T. 4313-4582; 29.12.1992
tarihli 12655-13060 ve 4.11.1976 tarihli 6957-7754 sayılı kararları) Meğerki
muris ıskat tasarrufu ile başka türlü bir tasarrufta bulunmuşola. Murisin
başka türlü bir tasarrufta bulunması halinde de ıskat olunan mirascının
furuunun mahfuz payına dokunulamıyacağı aynı maddenin son cümlesi ile hükme
bağlanmıştır.
Somut olayda muris furuu davacıyı ıskat etmiş, bu tasarrufun iptali
davası ıskat olunan kişinin furuuna karşı açılmıştır. Iskat tasarrufunda
ıskat edilen furuun miras payı hakkında bir hüküm yoktur. Şu halde ıskat
olunan furu, müteveffadan önce ölmüş gibi işlem yapıp ıskattan müstefit
olanı belirlemek gerekir. Burda ıskat olunan furuun furuu davalıdır. Hiç bir
zaman murisin eşi bu tasarruftan yararlanan durumunda olmadığı gibi ıskat
tasarrufunun iptali kararı ile kendisine bir külfette tahmil edilmemiştir.
Temyiz edenin hukukuna bu karar hiç bir surette etkili olamaz. Şu durumda
temyiz dilekçesinin reddi gerekirken kabulü ile hükmün bozulduğu yeniden
yapılan inceleme ile anlaşılmakla davacının ve davalı Kerem Çankur'un karar
düzeltme isteminin kabulü ve temyiz edenin dilekçesinin reddi gerekli
olmuştur.
S O N U Ç :Açıklanan sebeple davacının ve davalı Kerem Çankur'un karar
düzeltme isteminin kabulü ile 14.7.1994 tarih 7174-7401 sayılı bozma
kararının kaldırılmasına, murisin eşi Annalisa Maltay'ın 5.5.1994 tarihli
temyiz dilekçesinin REDDİNE, oybirliğiyle karar verildi. 28.11.1994
BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE
Tahir Alp Nedim Turhan Ş.D.Kabukcuoğlu Özcan Aksoy A.İhsan Özuğur
|