 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
E.94/11220
K.94/12667
T.19.12.1994
Özet:Yabancı mahkemeden alınan boşanma ilamının ancak eşler
tanınmasını veya tenfizini isteyebilir.
Not: 21.3.1995 T. 2693-3198 sayılı kararla karar düzeltme istemi ret
edildi.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli
mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp
düşünüldü.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere
ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde
bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün
ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin
alınan harcın mahsubuna oybirliğiyle karar verildi. 19.12.1994
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Nedim Turhan Ş.D.Kabukcuoğlu F.Kıbrıscıklı A.İhsan Özuğur
(muhalif)
60.000 Tl İlam H.
60.000 Tl.Peşin H.
MUHALEFET ŞERHİ
2675 sayılı kanuna dayandırılan boşanma kararının tanıma isteği
davanın hasımsız açılmış olması, boşanma davası açmanın münhasıran kişiye
bağlı haklardan olduğu, mirascıların dava açma hakkının bulunmadığı gerekçesi
ile red edilmiş sayın çoğunluk tarafından mahkemenin gerekçesine iştirak
edilerek onanmıştır.
Mahkemenin dairemiz çoğunluğunun boşanma davası sonunda oluşan
yabancı mahkeme ilamının tanınması istemininde şahsa bağlı haklardan olduğu
davacıların bu davada sıfatlarının bulunmadığı yönündeki gerekçeye
katılmıyorum. Şöyleki:
"Yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul
edilebilmesi yabancı ilamın tenfiz şartlarını taşıdığının mahkemece tesbitine
bağlıdır. Yabancı mahkeme ilamına dayanılarak Türkiyede idari bir işlemin
yapılmasındada aynı usul uygulanır" (2675 S. K. 42)
Boşama ilamının nüfus siciline işlenmesi idari bir işlem olduğundan
boşanmadan başka bir hüküm taşımıyan yabancı mahkeme ilamının tanınması
yeterlidir. Şu halde tanıma özellikle yabancı mahkeme kararına inşai bir
nitelik kazandırmamakta; Tanıma kararı açıklayıcı nitelikte olmaktadır.
Tanınmasına karar verilen yabancı ilamın Türkiyede hukuki sonuçlarının hangi
andan itibaren etkili yukarıda açıklanan niteliği dikkate alındığında,
yabancı mahkeme ilamının oluştuğu günden itibaren varlığını ve sonuç
doğuracağını kabul etmek doğru olacaktır. (Prof. Dr. Aysel Çelikel Milletler
arası Özel Hukuk 1992, sf. 403) Şu halde boşanma davasına ilişkin olsa dahi
tanıma davası, boşanma istemi niteliğinde kabul edilemez. Tanıma davası,
tanınması istenen yabancı ilamın tarafları arasında bir hukuki durumun
kanunda gösterilen biçimlere uygun oluştuğunun tesbitinden ibarettir. Boşanma
olgusu yabancı kesin ilamın oluşması ile tamamlanmıştır. Bu aynı
kesinleşmesine rağmen nüfus idaresine gönderilmeyen ve sicile işlenmeyen Türk
mahkemeleri ilamı gibidir. Tüm bu sebepler gösteriyorki tenfiz veya tanıma
isteme hakkı şahsa bağlı haklardan olmayıp, boşanan eşlerden birinin
mirascılarının tenfiz veya tanıma istemede hukuki yararları açıktır. Davanın
bu sebeplede reddi doğru değil isede 2675 sayılı kanunun 39 ve 36.
maddelerine aykırı bir biçimde hasımsız açılan tanıma davasının dinlenme
imkanı yoktur. Ret bu gerekçe ile doğru olduğundan onanmalıdır.
Başkan
Tahir Alp
|