 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
S A Y I
Esas Karar İtirazname
1994/1-320 1994/347 33762
Y A R G I T A Y K A R A R I
Bozma kararı veren
Yargıtay Dairesi : 1. Ceza Dairesi
Mahkemesi : Osmaniye Ağır Ceza
Günü : 13.12.1993
Sayısı : 156-126
Davacı : KH.
Sanık : Abdulkadir Sağman vd. vekilleri Av. Mehmet
Davaya Katılan : İbrahim Altun-Vakıflar Bankası vekili
Av.Fatma
Görevli memuru öldürmek suçundan sanık Abdulkadir Sağman'ın beraatine
ilişkin Osmaniye Ağır Ceza Mahkemesince verilen 13.12.1993 gün 156/126 sayılı
hükmün, katılan vekili ve C.Savcısı tarafından temyizi üzerine dosyayı
inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi 4.10.1994 gün 3000/3069 sayı ile hükmün
onanmasına karar vermiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı 23.11.1994 gün 33762 sayı ile;
"Sanık; hakkındaki beraat kararı bozulan sanık Vecdettinin verdiği
silahı, gözcü kalacağı için olay sırasında ölen diğer sanık Mehmet Şan'a
vermiştir. Diğer sanıkların silahlı olduğu ve banka soygunu sırasında
müdahele edildiği takdirde kullanılacağını bilmektedir.
Diğer sanık Vecdettin ile ölen Mehmet, banka soygunu sırasında seslere
gelen Polis Memuru Oktay Selçuk'a ateş ederek onu öldürdükleri sırada, sanık
Abdulkadir de onların yanındadır. Arkadaşlarına engel olmadığı gibi, cesaret
verecek şekilde Vecdettinin yanında olup dayanışmasını sürdürmüştür.
Asıl failin kastını önceden bilerek suçun icrası sırasında hazır
bulunmak fer'i iştirak için yeterli olduğundan, sanık suça fer'an
katılmıştır." gerekçesiyle itiraz ederek sanığın bu suçtan beraatine ilişkin
onama kararının kaldırılmasını, hükmün bozulmasını talep etmiştir.
Dosya Birinci Başkanlığa gönderilmekle Ceza Genel Kurulunca okundu,
gereği konuşulup düşünüldü.
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık Abdulkadir Sağman ile itirazın kapsamı dışında kalan sanık
Vecdettin Sapan ve olay sırasında ölen sanık Mehmet Şan, banka soymaya karar
vermişlerdir. Yakın bir inşaatta bekledikten sonra saat 01.30 sıralarında
bankanın bulunduğu pasaja gelmişler, sanıklardan Mehmet yolda gözcülük
yapmış, sanık Vecdettin demir makası ile önce pasajın sonra bankanın demir
parmaklıklarını kesmiş, sanık Abdulkadir bankanın camını kırmaya çalışmıştır.
Çarşı ve mahalle bekçisinin geldiğini gören Vecdettin, sanık Abdulkadiri
uyarmış ve birlikte kaçmaya başlamışlardır. Bu arada sanık Mehmet Şan, olay
yerine gelen polis memuru Oktay Selçuk'a ateş etmeye başlamış, sanık
Vecdettin de bina önüne çıktığında polis memurunun bulunduğu yöne üç el ateş
etmiş, sanıklar ellerindeki soygunda kullanılan malzemeleri atarak
kaçmışlardır. Olayda polis memuru Oktay Selçuk Altun ile sanıklardan Mehmet
Şan ölmüştür.
Olay yerinde yapılan incelemede 4 çeşit kovan ile, ölen sanık
Mehmet'in kullandığı tabanca elde edilebilmiştir. Sanık Vecdettin
yakalandığında, olayda kullandığı, astra marka tabancayı gömdüğü yerden
çıkarıp teslim etmiştir.
Yerel Mahkemece, sanıkların soygun suçuna kalkışmaktan
cezalandırılmalarına, Polis Memurunu ölen sanığın vurduğu kabul edilerek bu
suçtan beraatlerine karar verilmiştir. C.Savcısı ve katılan vekilinin temyizi
üzerine Özel Dairece sanık Vecdettin Sapan'ın adam öldürmek suçundan
beraatine ilişkin hükmün bozulmasına, sanık Abdulkadir Sagman'ın aynı suçtan
beraatine ilişkin hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, sanık
Abdulkadir Sağman'ın görevli memuru öldürme suçuna fer'an iştirak edip
etmediğine ilişkindir.
Suça iştirak için, suçun icra hareketlerine katılmak, veya icra
hareketlerini gerçekleştiren kişiye bu kararı verdirmek veya icra
hareketlerini yapan kişiye yardım etmek ve mutlaka o suça yönelik herhangi
derecede iradenin varlığı gerekir.
TCY.nın 65/3ncü maddesinde düzenlenen suça feri maddi katılma için, o
yöndeki irade ile asli maddi failin işlediği suça maddi nitelikte iştirak
edilmelidir. Bu katılmanın, iş ve vasıta tedariki yahut müzaharet ve muavenet
şeklinde olması mümkündür.
a- İş ve vasıta tedariki: Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere
sağlanan herhangi bir taşınır veya taşınmaz eşya, vasıtadır. İş ise vasıta
kavramının genişletilmesi amacıyla, kaynak yasada olmadığı halde maddeye
ilave edilmiştir.
b- Müzaharet ve muavenet: Suçun işlenmesini kolaylaştıran her türlü
eylemlerdir. Suçun işlenmesinden önce veya işlendiği sırada yardımda
bulunabilir. Ancak yardım doğrudan doğruya suçu birlikte işlemek biçiminde
olmamalıdır.
İştirakin kabulü için failde, suça iştirak iradesi olmalıdır. Yani
suça katılanlar önceden, belli bir suçu işleme konusunda aralarında
anlaşmalı, irade birliğine varmalıdırlar. Kararlaştırılan bir suç işlenirken,
faillerden birisinin diğerlerinden habersiz bir başka suçu daha işlemesi
halinde ise önceden anlaşma olmadığı için, ikinci failin icrasına yardım
etmeyen diğer failler, bu suçtan sorumlu tutulmazlar.
Maddi olayda, sanık Abdulkadir ile arkadaşları soygun yapmak amacıyla
Bankanın bulunduğu pasaja gitmişler ve soygunla ilgili icra hareketlerine
başlamışlardır. Ölen Polis Memuru pasajın arka tarafına, tanık bekçi İbrahim
Önerden de pasajın ön tarafına gelmişlerdir. Gözcülük yaparken polis memurunu
gören sanık Mehmet Şan, üzerindeki tarıq marka tabancayla ateş etmiş, polis
memuru da silahını çekerek karşılık vermiştir. Bankaya girmek üzere olan
sanıklar Abdulkadir İle Vecdettin kaçmışlar ve Vecdettin polis memurunun
bulunduğu yöne ateş etmiştir. Olay mahallinde 4 ayrı silahtan atılmış boş
kovanlar bulunmuştur. Yapılan incelemede, boş kovanların ölen polis memuru
ile, ölen sanık Mehmet ve sanık Vecdettin ile tanık bekçinin silahlarına ait
olduğu saptanmıştır. Olayda bir başka silahın kullanılmadığı ve sanık
Abdulkadirde silah olmadığı, kaçarken ayağından yaralandığı anlaşılmıştır.
Sanıklarda, adam öldürme konusunda, soyguna başlamadan önce verilmiş bir
irade birliği bulunmamaktadır. Önceden aralarında bu konuda anlaşmamışlar,
sadece bankayı soymayı planlamışlar, soygunla ilgili fikir birliğine
varmışlardır. Sanık Abdullahın diğer iki sanıkta silah bulunduğunu bilmesi,
onların bu silahla işleyebilecekleri tüm suçlar, onlarla birlikte bulunmakla
önceden kabul ettiği, silahlı sanıklara manevi destek olduğu şeklinde kabul
edilemez. Zira, önceden iştirak iradesi olmadığı gibi, suçun icrası sırasında
"müzaharet ve muavenet" de bulunmamaktadır. Kararlaştırılan ve icrasına
başlanan soygun fiili işlenirken görevlilerin gelmesi üzerine sokakta
gözcülük yapan sanık Mehmet, polis memuruna ateş etmiş, sanık Abdulkadir ile
Vecdettin kaçmaya başlamışlardır. Sanık Abdulkadir önde koşarken, arkasından
gelen Vecdettin de ateş etmiştir. Önde koşmakta olan sanığın peşinden gelen
ve ateş eden Vecdettin ile, kendisi henüz pasajın içinde bankanın camlarını
kırmakta iken sokakta polis memuruna ateş etmeye başlayan sanık Mehmet'e
varlığı ile destek olması veya onları engellemesi söz konusu olamaz.
Ayrıca, sanık tarafından adam öldürme olayında kullanılmak üzere silah
da temin edilmiş değildir. Sanık, karakolda alınan ifadesinde "Vecdettin
gidip silahları getirdi, poşette iki silah vardı. Birini kendisi aldı, birini
bana verdi. Bana verdiği tabancayı gözcülük yapacak olan Mehmet'e verdim..."
demiş, aşamalarda bu beyanını geri almıştır. Sanık Vecdettin ise karakoldaki
ifadesinde "...silahları evde sakladım. İnşaata götürdüm ve inşaattan çıkıp
bankaya giderken birini ben, diğerini Mehmet Şan aldı. Mehmet, bankanın arka
tarafında gözcülük yaptı..." şeklinde beyanda bulunmuştur. Sanıkların,
silahla ilgili anlatımları çelişkilidir. Sanığın, kendisine verilen tabancayı
gözcülük yapan Mehmet'e verdiği kabul edilse dahi, "tabancayı al, gelen
olursa öldür" diye verdiği hususunda kesin kanıt yoktur. Gelenlerin
korkutulması maksadıyla verilen silahın, amaç aşılarak adam öldürme suçunda
kullanılması halinde, silahı verenin öldürme fiiline iştirakinden söz
edilemez.
Bu nedenlerle, sanığın iştirak iradesi soygun suçuna ilişkin olup,
öldürme suçuna iştirak iradesinin varlığından söz edilemez bunun doğal sonucu
olarakta öldürmenin feri faili sayılması hukuken mümkün görülmediğinden
Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan kurul üyeleri, "haklı nedenlere dayanan
C.Başsavcılığı itirazının kabulü gerektiğini ileri sürerek" karşı oy
kullanmışlardır.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının
REDDİNE, 19.12.1994 günü oyçokluğuyla karar verildi.
Birinci Başkanvekili 1. C.D.Bşk. 4.C.D.Bşk. 5.C.D.Bş
Mehmet UYGUN T. GÜVEN S. SELÇUK H. KOÇULU
2.C.D.Bşk. 3.C.D.Bşk. 6.C.D.Bşk. O.K. KESKİN
M. ONAN S.N. DEDA N. MUTİŞ Kabul
S. ÇELİK A. ÖNCÜL H. ÖĞÜTÇÜ T. METEOĞLU
Kabul
Y. KALAY M.İ. ÜNAL S.Ö. ÇETİNKOL N. OK
H. CEVHEROĞLU T. DEMİRTAŞ Y. TURAN O. KÖSEBALABAN
Kabul Kabul Kabul
İ. KÜRÜMOĞLU E. ÜLKER
|