 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1993/9866 1993/10017
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : Bursa 2.Sulh Hukuk Hakimliği
Tarihi : 18.3.1993
Nosu : 1992/1378-1993/293
Davacı : Enis Ergün vs.Vekili Av.Emin Ergün
Davalı : Niyazi Hızır vs.Vekili Av.Haluk Sivri
Dava dilekçesinde yönetim planının iptali ve yeniden tescili
istenilmiştir. Mahkemece tescil edilen yönetim planıyla ilgili mahkeme
kararının kesinleştirilmesi ve (şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin...)
hususundaki daire bozması dikkate alınarak davanın kabulü cihetine gidilmiş,
hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Dava dilekçesinde, ana gayrimenkulde 31.12.1985 tarihinde kat
mülkiyetine geçilirken, yönetim planının, eski projeye göre 37 bağımsız bölüm
dikkate alınarak düzenlenip bunun tapuya tescil edildiği, oysa kat
mülkiyetine geçişten önce 30.6.1969 tarihli tadilat projesine göre, 20.8.1968
tarihli asıl proje uyarınca mevcut 2 ve 3 nolu bağımsız bölümler yerine 2, 3,
38, 39 ve 40 nolu bağımsız bölümlerin ihdas edildiği ileri sürülerek, kat
mülkiyetine geçilirken tescil edilen yönetim planının iptaline, sözü edilen
değişikliği içerecek biçimde ve Bursa 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 1976/1055 esas
sayılı dosyasında verilen 8.9.1977 tarihli karar konusu olan yönetim planı
gibi düzenlenecek yeni yönetim planının tesciline karar verilmesi
istenmiştir.
Mahkemece talep aynen kabul edilerek tüm bağımsız bölümlere arsa
paylarının ana binanın 40 bağımsız bölümü içerecek biçimde yeniden düzenleyen
yönetim planının tapuya tesciline, 3 ve 2 nolu mesken niteliğindeki bağımsız
bölümlerin tapudaki kayıtlarının iptali ile arsa paylarının değiştirilip,
ayrıca 38, 39 ve 40 nolu bağımsız bölümlerin de (dükkan olarak) ilavesi ile
bunlarında yeni arsa payları verilerek tapuya tesciline karar verilmiştir.
Kat Mülkiyeti Kanununun 28. maddesi hükmü dikkate alınarak uygulamada
yerleşmiş ve Yargıtay'ca benimsenmiş esaslara göre yönetim planı ana
gayrimenkulün yönetim tarzını, kullanma maksat ve şeklini, yönetici ve
denetçilerin alacakları ücreti ve yönetime ait diğer hususları düzenleyen bir
sözleşme hükmü de olduğu için bunun dışında hiçbir şekilde ayni hak ihdasına
dayanak olamaz. O halde yönetim planıyla herhangi bir ayni hak
kazanılamıyacağına göre, yönetim planına dayanılarak tescil kararı da
verilemez.
Mahkemece, tapuya tesciline karar verilen yönetim planında 2 ve 3 nolu
bağımsız bölümlerin yeni şekil ve arsa payları yanında 38, 39 ve 40 nolu
bağımsız bölümlerin 30.6.1969 tarihli bir tadilat projesine dayalı olduğu
için bu yolda hüküm kurulduğu belirtilmiş ise de, bu bağımsız bölümlerin
projeye bağlanmış olmaları yeterli olmayıp, bu proje ile kazanılan yeni
bağımsız bölümlerin, daha önce tapuya tescil edilmiş olmaları zorunludur. Bu
tescil işlemi kat mülkiyetine henüz geçilmemiş, kat irtifaklı
gayrimenkullerde 2981 sayılı kanunun 16. maddesinin 3290 sayılı kanunla
getirilen değişiklikteki koşullar dairesinde; Kat mülkiyeti kurulmuş
binalarda ise Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesi uyarınca ancak yapılabilir.
Mahkemece bu yollardan herhangi biriyle tescil işleminin yapıldığı
yada tapuda mesken olarak kayıtlı bağımsız bölümlerin (2 ve 3 nolu) işyerine
dönüştürüldüğü (Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesindeki usul dairesinde
araştırılıp saptanmadan) karar verilmiştir.
O halde yönetim planının iptal ve yenisinin ikamesi konusundaki istem
dahi yukarda sözü edilen yeni bağımsız bölümlerin tapuya tescili ile ancak
mümkün bulunduğundan mahkemece yapılacak iş, davacılara yukarıda sözü edilen
yasa hükümleri gereğince 2 ve 3 nolu bağımsız bölümlerin nitelik ve
mahiyetlerindeki değişiklik ve 38, 39 ve 40 nolu bağımsız bölümlerin tapuya
tesciline ilişkin dava açıp mahkeme kararı getirmeleri için mehil vermek
ondan sonra ancak hasıl olacak sonuca göre bu davadaki istemleri hüküm altına
almak olmalıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.9.1993 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki M.A.Selçuk V.Canbilen A.Nazlıoğlu İ.N.Erdal
|