 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Birinci Hukuk Dairesi
E. 1993/9470
K. 1993/13502
T. 8.11.1993
* MÜDAHALE VEYA MUARAZANIN ÖNLENMESİ
ÖZET : Kira sözleşmesi kapsamı dışında kalan ve malike ait başka bir bölüme ya
da anayapının müşterek kullanımında olan bir yere, doğrudan müdahalede
bulunulması veya dolaylı olarak zarar verilebilecek ve o yerin kullanılmasını
etkileyebilecek bir takım davranışlara girilmesi halinde, müdahale ya da
muarazanın giderilmesine karar verilmesi gerekir.
(743 s. MK. m. 618)
Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davada mahkemece verilen karar
süresinde temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, (...davalı Gima T.A.Ş.'nin müvekkili şirkete ait Emek
İşhanı'ndaki büyük satış mağazalarında kiracı olduğunu, kira sözleşmesinin
özel şartlarına yazılmış bulunmasına karşın, şartlara uyulmayarak
tesisatlarda ilaveler ve tadilatlar yapıldığını, bu durumun işhanı işletme
sahasındaki asansör makina dairesinde sıcaklık yükselmesine sebebiyet
verdiğini ve asansörün çalışmasını etkilediğini..) ileri sürmüş, ilave
tesisatların kaldırılması suretiyle müdahale ve muarazanın önlenilmesini
istemiştir. Mahkemece, ileri sürülen iddiaların önceden görülen tahliye
davasına konu yapıldığından sözedilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Gerçekten, davacı şirketin benzeri vakıalara değinip önceden açtığı
sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliye davası reddedilmiş ve redde ilişkin
hüküm de Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Ancak, kesinleşen
ilam, BK.nun 256. maddesinin uygulanabilme koşullarının oluşmadığını, diğer
bir deyişle, tahliyeye imkan verecek derecede akde aykırılık hallerinin
saptanamadığını belli eden bir ilam niteliğindedir. Kuşkusuz, kiracının
sözleşme ile kendisine bırakılan bölümün dışına taşmasının veya zarar verici
hallere sebebiyet vermesinin kiralananın bizatihi kullanılması ile ilgili
olduğu ve bu hallerin akde aykırılık fiilini oluşturabileceği söylenebilir.
Ne varki kiracı, kira sözleşmesi kapsamı dışında kalan ve malike ait başka
bir bölüme yada anayapının müşterek kullanımında olan bir yere doğrudan
müdahalede bulunmuş veya dolaylı biçimde zarar verebilecek ve o yerin
kullanılmasını etkileyebilecek bir takım davranışlara girmiş ise, müdahalenin
yada muarazanın önlenilmesinin ve böylece zarar verici davranışların
giderilmesinin istenebileceğinin kabulü gerekir. Zira, anılan hususların
yerine getirilmesinin istenilmesi, mülkiyet hakkının (ayni hakkın) sahibine
tanıdığı yetkilerin kullanılması anlamına gelir.
O halde, uzman bilirkişi kurulunca düzenlenip dosyaya ibraz edilen raporda
önerilen önlemlere hükmedilmesi suretiyle ortaya çıkan muarazanın
önlenilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın
reddedilmesi doğru değildir. Davacının temyiz itirazları yerindedir.
Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi uyarınca
(BOZULMASINA), peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 8.11.1993
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
|