 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
İkinci Ceza Dairesi
E. 1993/9332
K. 1993/10835
T. 13.10.1993
* ERTELİ MAHKUMİYET
* TEKERRÜR
* ERTELİ CEZANIN İNFAZI
ÖZET : Sanığa ait adli sicil kaydında yazılı erteli mahkumiyet; hüküm
tarihi itibarı ile kesin olduğu gibi tecilli olup infaz edilmediği, ayrıca
TCK.nun 87. maddesi gereğince cürümden dolayı verilen hükmün kabahatlar için
tekerrüre esas olamayacağı nazara alınmadan TCK.nun 81. maddesinin 1. fıkrası
ile artırım yapılması,
Sanığın erteli mahkumiyetinin cürüm, bu suçunun ise kabahat türünden olması
karşısında TCK.nun 95. maddesinin 2. fıkrasındaki şartların oluşmadığı nazara
alınmadan erteli cezanın aynen infazına karar verilmesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 87, 95)
Sarhoşluktan sanık Nezaker ve Durbey haklarında yapılan duruşma sonunda;
mahkumiyetlerine, Durbey'in müeccel cezasının aynen infazına; Nezaker'in
cezasının teciline, yargılama giderinin sanıklardan müştereken ve
müteselsilen alınmasına dair, (Çamlıdere Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen
17.7.1992 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi C. Savcısı tarafından
süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C. Başsavcılığı'nın 28.6.1993
tarihli tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle okunup iş anlaşıldıktan sonra
gereği düşünüldü:
TCK.nun 572. maddesinin 1. fıkrasında öngörülen cezanın miktar ve nev'i
itibariyle tabi olduğu zamanaşımı TCK.nun 102. maddesinin 5. fıkrası
gereğince 2 yıl olduğundan C. Savcısının bu husustaki temyiz itirazlarına
iştirak olunmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine
göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle sanık Nezaker hakkındaki
usul ve kanuna uygun hükmün onanmasına,
Sanık Durbey hakkındaki hükme yönelik temyize gelince;
1- Sanığa ait adli sicil kaydında yazılı Çamlıdere Sulh Ceza Mahkemesi'nin
17.8.1988 gün ve 65-110 sayılı kararı ile verilen erteli mahkumiyet; hüküm
tarihi itibari ile kesin olduğu gibi tecilli olup infaz edilmediği, ayrıca
TCK.nun 87. maddesi gereğince cürümden dolayı verilen hükmün kabahatler için
tekerrüre esas olamayacağı nazara alınmadan TCK.nun 81. maddesinin 1. fıkrası
ile artırım yapılması, 2- Sanığın erteli mahkumiyetinin cürüm, bu suçunun ise
kabahat türünden olması karşısında TCK.nun 95. maddesinin 2. fıkrasındaki
şartların oluşmadığı nazara alınmadan erteli cezanın aynen infazına karar
verilmesi,
3- Kabul ve uygulamaya göre de;
647 sayılı Kanunun 3355 sayılı Kanunla değişik 4/4. maddesine göre, hürriyeti
bağlayıcı cezadan çevrilen para cezalarının asli ceza sayıldığı göznünde
tutulup TCK.nun 81. maddesinin son fıkrasındaki atıf nedenile tekerrüre esas
alınması gereken 42.000 liradan ibaret para cesasının 647 sayılı Kanunun 3506
sayılı Kanunla değişik 5. maddesi uyarınca günlüğü 10.000 lira üzerinden
karşılığını teşkil eden 4 gün artırma yapılması ile yetinilmesi gerekirken 10
gün artırma icrası suretiyle fazla ceza verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde
görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi (BOZULMASINA),
13.10.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|