 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Üçüncü Hukuk Dairesi
E. 1993/8128
K. 1993/21353
T. 6.12.1993
* SUYA MÜDAHALE
* TAŞINMAZ MAL ZİLYETLİĞİ
* GÖREVSİZLİK KARARI
ÖZET : Taşınmaz mal zilyetliğine ve suya karşı tecavüzlerde; üstün hak sahibi
iddiasıyla adli yargı yoluna başvurulması halinde, idari yargı görevlidir
gerekçesiyle görevsizlik kararı verilemez.
(3091 s. MTÖK. m. 7/1-2)
Dava dilekçesinde, 3.000.000 lira değerindeki suya vaki elatmanın önlenmesi ve
masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın görev
yönünden reddi cihetine gidilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün
kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı; 23.7.1991 tarihli dava dilekçesinde, 526 parsel sayılı taşınmazından
çıkan suya davalının müdahale ederek kendisini Kaymakamlıkça men ettirdiğini,
davalı idarece verilen zilyetliğinin refine dair kararın kaldırılarak
davalının el atmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, Kaymakamlıkça verilen kararın kaldırılmasına dair talep idari bir
işleme karşı yapıldığından mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Mahkemece, 3091 sayılı Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin
Önlenmesi Hakkındaki Kanunun 7. maddesinin ilk fıkrasındaki; "Bu kanuna göre
verilen kararların idari yargı yolu açık olmak üzere kesindir" hükmü yanlış
anlaşılarak bu kararlara karşı yalnız idari yargı yolu açık sanılmak
suretiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Oysa, 7. maddenin 2. fıkrası; "taşınmaz mal üzerinde üstün sayılabilecek bir
hakkı olduğunu iddia edenlerin yargı yoluna başvurması gerektiği kararda
belirtilir" denilmek suretiyle kendi hakkını üstün sayanların adli yargı
yoluna başvurabilecekleri açıkca belirtilmiştir. Bu bakımdan açılan dava
usulüne göre incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın
görev yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde
hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan
kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan
temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6.12.1993 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
|