 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Birinci Ceza Dairesi
E. 1993/725
K. 1993/933
T. 28.4.1993
* ADAM ÖLDÜRMEK
* KENDİSİNİN SUÇTAN KURTULMASINI TEMİN MAKSADIYLA SUÇ İŞLEMEK
ÖZET : Sanık Hilmi'nin müdahil Hüseyin'e karşı eyleminin "kendisinin suçtan
kurtulmasını temin maksadıyla" işlediği sanğın savunmasından da anlaşılmasına
göre bu eyleminden dolayı TCK.nun 450/9, 62. maddeleri gereğince
cezalandırılması gerektiği aynı gerekçeyle müdahil Melahat'ı yaralamasından
dolayı TCK.nun 450/9. maddesi delaletiyle 457/2. maddesinin uygulanması
gerektiği gözetilmeden karar verilmesi yasaya aykırıdır.
(765 s. TCK. m. 450/9, 62, 457/2)
Hüseyin'i kasten öldürmeye tam derecede teşebbüsten, Melahat'ı da bıçakla
yaralamaktan ve hırsızlığa eksik derecede teşebbüstan sanık Hilmi, hırsızlığa
eksik derecede teşebbüsten sanık Ahmet ile işbu suça feri fail şekilde ve de
eksik derecede teşebbüsten mükerrir sanık Necati ile diğer sanık Latif'in
yapılan yargılanmaları sonunda; hükümlülüklerine ilişkin (Kütahya Ağır Ceza
Mahkemesi)nden verilen 17.11.1992 gün ve 67/98 sayılı hükmün Yargıtay'ca
incelenmesi Cumhuriyet Savcısı, sanık Hilmi ve müdahiller tarafından
istenilmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname
ile Dairemize göderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar Hilmi, Ahmet, Latif ve
Necati'nin suçlarının sübutu kabul, cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir
kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya
göre verilen hükümde bozma sebebi dışında bir isabetsizlik görülmemiş
olduğundan sanık Hilmi'nin bir sebebe dayanmayan, müdahiller vekilinin tüm
sanıkların eylemlerinin silahlı gaspa teşebbüs, sanık Hilmi'nin mağdurlara
yönelik eyleminin adam öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğuna, sanık
Necati'nin gasp suçunun asıl faili olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen
sair temyiz itirazlarının reddine. Ancak:
1- Sanıklar Hilmi ile Ahmet'in yerden yüksekliği 3 metre olduğu görgü ve
tesbit tutanağı ile anlaşılan müştekilerin evinin balkonuna çıkmalarının
şahsi bir çevikliği gerektirip gerektirmediği ve tüm sanıklar hakkında
TCK.nun 493/1. maddesinin uygulanma imkanı olup olmadığının, ayrıca sanık
Necati'nin diğer sanıkları beklemekte olduğu yerden hırsızlık için girilen
yerin görülebilip görülemediğinin olay mahallinde ehil bilirkişi marifetiyle
yapılacak bir keşifle tesbit edildikten sonra, sanık Necati hakkında TCK.nun
492/son fıkrasının uygulanması gerekip gerekmiyeceğinin takdiri gerekirken
eksik inceleme ve soruşturma sonucu hüküm kurulması,
2- Sanık Ahmet hakkında iddianamedeki sevk ve nitelendirmeye göre, müdahil
Hüseyin'e yönelik adam öldürmeye teşebbüs suçuna feri iştirakten TCK.nun
450/8, 62, 65/3. maddeleri gereğince ve müdahil Melatah'ı yaralama suçuna
feran iştirakten; TCK.nun 456/4, 457/1, 65/3. maddeleri gereğince kamu davası
açılmış olduğu halde, adı geçen sanığın bu suçlarından dolayı hüküm
kurulmamış olması,
3- Sanık Hilmi'nin müdahil Hüseyin'e karşı eyleminin "kendisinin suçtan
kurtarılmasını temin maksadıyla" işlediği sanığın savunmasından da
anlaşılmasına göre, bu eyleminden dolayı TCK.nun 450/9, 62. maddeleri
gereğince cezalandırılması gerektiği, aynı gerekçeyle müdahil Mehalat'ı
yaralamasından dolayı TCK.nun 450/9. maddesi delaletiyle 457/2. maddesinin
uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı olduğu üzere karar verilmesi.
Kanuna aykırı ve bu itibarla Cumhuriyet Savcısı ve müdahiller vekilinin temyiz
itirazları yerinde görüldüğünden, hükmün belirtilen sebeplerle kısmen
tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 28.4.1993 gününde oybirliği ile
karar verildi.
|