 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
E. 1993/6-173
K. 1993/228
T. 4.10.1993
* HIRSIZLIK
ÖZET : Sanığın, mağdureye ait eve girdikten sonra gizlice aldığı çantayı
ilerdeki odun yığını üzerine koyduğu, daha sonra uyanan mağdureye karşı
etkili eylemde bulunduğu, etkili eylemin çantanın alınmasına veya teslimine
yönelik olmadığı anlaşıldığından eylem geceleyin bina içersinden hırsızlık
suçunu oluşturur.
(765 s. TCK. m. 492/1)
Gasp suçundan sanık Tahir'in TCY.nın 497/2. maddesi uyarınca 20 yıl ağır
hapis cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin (Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi)nce
31.12.1992 gün ve 118/208 sayı ile verilen kararın, kendiliğinden ve sanık
müdafi tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay Altıncı Ceza
Dairesi'nce, 4.5.1993 gün ve 2862-4121 sayı ile; usul ve yasaya uygun görülen
kararın oyçukluğuyla onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay C. Başsavcılığı ise, 18.6.1993 gün ve 20419 sayı ile; karşı oy
yazısı doğrultusunda; (sanık mağdurenin çantasını önceden alıp odun yığınına
koyduktan sonra, ona karşı etkili eylemde bulunmuştur. Bu itibarla eylemi
hırsızlık suçunu oluşturur) açıklamasıyla itiraz etmiştir.
Dosya, Birinci Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği
konuşulup düşünüldü:
İncelenen dosyaya göre;
Özel Daire ile Yargıtay C. Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, suç niteliğine
ilişkindir.
Sanığın; geceleyin 02.00 sıralarında, akli dengesi yerinde olmayan kızı ve
torunu ile beraber kalmakta olan mağdurenin, kapısı bulunmayan evine girdiği,
evin içinden gizlice aldığı mağdureye ait çantayı odun yığını üzerine
bıraktıktan sonra, mağdureye karşı etkili eylemde bulunduğu, iddia, tanık
anlatımları ve tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Gasp (yağma); cebir, şiddet veya tehdit ile işlenebilen bir hırsızlık
suçudur. Taşınır bir malın zilyedine veya olay yerinde bulunan bir başkasına
cebir veya şiddet kullanarak veya şahsen yada malen büyük bir tehlikeye
düşüreceği beyanı ile malın teslimine veya kendisi tarafından zaptına karşı
sükuta mecbur kılacak veya malın gasbı sırasında yada akabinde fiili işlemek
veya tamamlamak veya kaçırılmasında kendisine veya suç ortağını cezadan
kurtarmak için malın zilyedine ya da olay yerine gelen bir başkasına karşı
cebir veya şiddet veya tehdit kullanılması halinde gasp suçu oluşur.
Demekki, cebir, şiddet veya tehdidin malın alınmasına veya teslimine
yöneltilmiş olması gerekmektedir. Malın alınması veya teslime mecbur
bırakılmasıyla cebir, şiddet veya tehdidin hemzaman olması bu suçun oluşumu
için zorunludur. Zira gasp birleşik bir suçtur. Cebir, şiddet veya tehdidin;
malın alınması veya teslime mecbur bırakılması sırasında olmaması halinde,
ayrı ayrı hırsızlık, etkili eylem ve tehdit suçları söz konusu olabilecektir.
İnceleme konusu olayda, sanık mağdureye ait eve girdikten sonra gizlice
aldığı çantayı ilerdeki odun yığını üzerine koymuş, daha sonra uyanan
mağdureye karşı etkili eylemde bulunmuştur. Etkili eylem, çantanın alınmasına
veya teslimine yönelik değildir. Bu itibarla sanığın eylemi, geceleyin bina
içerisinden hırsızlık suçunu oluşturduğundan itirazın kabulüne, Özel Daire
onama kararı kaldırılarak, hükmün bozulmasına karar verilmelidir.
* Karşı oy kullanan Kurul Üyeleri; Yerel Mahkeme uygulaması ile Özel Daire
onama kararının haklı nedenlere dayandığını ileri sürmüşlerdir.
S o n u ç : Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının
kabulüyle Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve hükmün (BOZULMASINA),
4.10.1993 gününde 2/3'ü aşan oyçokluğuyla karar verildi.
|