 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Yirminci Hukuk Dairesi
E. 1993/5909
K. 1993/7245
T. 28.9.1993
* ORMAN TAHDİDİNE İTİRAZ
* TAHDİT DIŞINA ÇIKARMA
ÖZET : Orman sınırlaması ve 2/B maddesine ait tutanaklar, Valilikçe
onaylanmasını takiben askı ilanına çıkarıldıktan sonra, yanlışlık ve
noksanlıklar bulunduğu gerekçesiyle Orman Bakanlığı'nca iptal edilemez. Böyle
bir iptalin hiç bir yasal dayanağı bulunmadığından, 6831 sayılı Kanunun 2/B
maddesi uyarınca orman dışına çıkarılan taşınmazın gerçek kişi adına tescili
için açılan dava sonunda, mahkemece 2/B uygulamasının iptal edildiğinden
bahisle konusu kalmayan davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca nitelik kaybı nedeniyle tahdit dışına
çıkarılan taşınmazlardan, yalnızca özel ormanların sahipleri adına
çıkarılabileceği, özel orman savına dayanılmayıp, öncesi Devlet ormanı iken
Hazine adına çıkarma işlemi gerçekleşmiş ise, gerçek kişilerin hukuki yararı
ve mülkiyet iddiası bulunamayacağı konuları gözönünde tutularak buna göre
araştırma yapılması gerekir.
(6831 s. OK. m. 2/B, 5)
Taraflar arasındaki orman tahdidine itiraz davasının yapılan yargılaması
sonunda, konusu kalmayan davanın reddi yolunda kurulan 28.9.1992 günlü hükmün
Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı Orman Yönetimi vekili
tarafından istenilmekle; dosya içerisindeki tüm belgeler incelenerek, gereği
düşünüldü:
Davacı, nitelik kaybı nedeniyle 6831 sayılı Yasanın değişik 2/B maddesi
uyarınca tahdit dışına çıkarılan taşınmazların adına tescilini istemiştir.
Yerel mahkeme, 2/B uygulaması ile ilgili işlemlerin sonuçlarının askı ilanına
çıkarıldığını; fakat, yapılmış işlemlerin eksik ve yanlışlıklar düzeltilmek
üzere, Bakanlığın 20.8.1991 tarihli oluru ile iptal edildiğini vurgulayarak,
davanın konusu kalmadığından bahisle reddine karar vermiş; hükmü, Orman
Yönetimi temyiz etmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede
1939 yılında ilk orman sınırlaması yapılıp, taşınmazların orman sayılarak,
tahdit içine alındığını ve kesinleştiği; 1985 yılında ise, 6831 sayılı
Yasanın değişik 2/B maddesi uygulanarak nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına
dışarı çıkarılıp, bu işlemlerin sonuçlarının 15.6.1988 tarihinde askı
suretiyle ilan edildiği anlaşılmıştır.
Ancak, sonuçları askıya çıkarılan işlemler daha sonra Orman Genel
Müdürlüğü'nün başvurusu üzerine, Bakanlığın 20.8.1991 gün ve 24 sayılı oluru
ile iptal edilmiştir.
Yerel Mahkeme bu işlemi esas alıp, 2/B uygulamasının iptalini benimseyerek,
konusu kalmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Oysa, 6831 sayılı Yasanın 3302 sayılı Yasa ile değişik 10. maddesi uyarınca,
orman sınırlaması ve 2/B maddesinin uygulaması ile ilgili olarak yapılan
işlemler tamamlandığında, tüm belgeler önce Orman Genel Müdürlüğü'ne
gönderilir ve Genel Müdürlükçe yapılacak inceleme sonucu saptanacak, her
türlü yanlışlık ve noksanlıklar ilgili komisyonlarca düzeltilir ve son aşama
olarak Valilik onayına sunulur.
Valilikçe onaylanan tutanaklar ve harita örnekleri askıya çıkarılır. Aynı
Yasanın 11. maddesine göre, askı suretiyle yapılan ilan ilgililere şahsen
yapılan tebliğ hükmündedir. Bu tutanak ve kararlara karşı askı tarihinden
itibaren 6 ay içinde hem ilk sınırlamaya, hem 2/B uygulamasına itiraz edilip,
dava yoluna gidilir.
Demek ki, yasanın amir hükümlerine göre yapılan işlemler Orman Genel
Müdürlüğü'nün incelemesine ve onayına öncelikle sunuluyor. Bunu da aşan
ikinci bir inceleme ve onay için Valiliğin de denetiminden geçirilip, bu
prosedür tamamlandıktan sonra ilan edilebiliyor.
O halde, Orman Genel Müdürlüğü bu yasal görevi içindeki hak yetkisine rağmen
inceleme yapmayıp, tutanaklar askıya çıktıktan sonra eksik ve yanlış var diye
iptal için Bakanlıktan olur isteyemez ve tutanaklar içerdiği konular
itibariyle, yanlışlık ve eksiklik gerekçesiyle iptal edilemez. Bu iptalin hiç
bir dayanağı yoktur ve tamamen yasaya aykırı bir işlemdir. Aksi halde,
kurumların ve kişilerin bu yolda oluşmuş veya ilan sonucu itirazla dava yolu
ile oluşabilecek haklar önceden ihlal edilmiş, belkide yokedilmiş olabilir.
Yasal sisteme göre, 6831 sayılı Yasanın değişik 2/B maddesi uyarınca nitelik
kaybı nedeniyle tahdit dışına çıkarılan taşınmazlar, öncesi Devlet ormanı
ise, Hazine adına; kamu kurumlarına ait ise, bu kurumlar adına çıkarılır.
Yalnız özel ormanlar sahipleri adına çıkarılabilir. Özel orman savına
dayanılmayıp, öncesi devlet ormanı iken Hazine adına dışarı çıkarma işlemi
gerçekleşmiş ise, kişilerin hukuki yararı ve mülkiyet savı sözkonusu olamaz.
İşte bu yönler araştırılmayıp, tartışılmadan Bakanlığın yasal dayanaktan
yoksun iptal işlemi geçerli sayılarak, davanın konusu kalmadığı gerekçesiyle
verilen red kararı usul ve yasaya aykırıdır.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz
itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 6831 sayılı Yasanın 11.
maddesi uyarınca tahdide itiraz davaları harçtan bağışık olduğundan,
yatırılmış harcın Yönetime iadesine, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan
ücret tarifesi uyarınca Orman Yönetimi vekili için takdir olunan 24.800 lira
duruşma avukatlık parasının davacı taraftan alınarak Yönetime ödenmesine,
28.9.1993 günü oybirliğiyle karar verildi.
|