 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Ondördüncü Hukuk Dairesi
E. 1993/5907
K. 1994/1978
T. 25.2.1994
* TAPUSUZ TAŞINMAZA ELATMANIN ÖNLENMESİ
* ZİLYETLİĞİN KORUNMASI
* ZAMANAŞIMI
* GÖREV
ÖZET : MK.nun 894, 895, 896 ve 897. maddelerinde yer alan hükümler, mal
üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan şahsın zilyetliğinin
himayesine ilişkindir.
Oysa, tapusuz bir taşınmaza yirmi yılı aşkın süre nizasız, fasılasız ve malik
sıfatıyla zilyet olan kimse; MK.nun 639. maddesi uyarınca tescil istemek
hakkına sahip olup, zilyetliği bir hakka dayalıdır. Bu nedenle, malik gibi
zilyet olan şahsın açacağı elatmanın önlenmesi davası, MK.nun 897. maddesinde
yazılı zamanaşımı süresine tabi olmadığı gibi, mahkemenin görevi de
taşınmazın değerine göre belirlenir.
(743 s. MK. m. 639, 894, 895, 896, 897, 902, 904)
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.2.1991 gününde verilen dilekçe
ile yola vaki elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda,
davanın reddine dair verilen 17.2.1992 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi
davacı vekili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz
dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün
kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
Medeni Kanunun 894, 895, 896 ve 897. maddeleri hükümleri mal üzerinde
zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kimsenin zilyetliğini korumak
üzere konulmuşlardır. Halbuki MK.nun 902, 903 ve 904. maddelerinde
düzenelenen zilyetliğe istihkak davaları ise, zilyetliği herhangi bir hakka
dayanan kimse tarafından açılabilecek davalardır. Tapuda yazılı olmayan bir
taşınmaz mal üzerinde aralıksız, çekişmesiz ve malik gibi yirmi yıl zilyet
bulunmuş olan kimse, MK.nun 639. maddesinin birinci fıkrası gereğince o malın
kendi malı olarak tescilini isteme yetkisini elde etmiş olduğundan, herhangi
bir hakka dayanmayan bir zilyet durumunda olmayıp, malın kendi malı olarak
tescilini isteme hakkına dayanan zilyet durumundadır. O halde, onun açacağı
(zilyetlik konusu) malın geri alınması davası, MK.nun 895. maddesine dayanan
bir yerin geri alınması davası değil, fakat sözü edilen Kanunun 902 veya 904.
maddesine dayanan bir zilyetliği istihkak davasıdır ve bundan dolayı 897.
maddede zamanaşımına bağlı tutulamaz.
Somut olayda dayanılan zilyetlik bir hakka dayalı bulunduğundan, MK.nun 897.
maddesindeki zamanaşımına tabi değildir. Bu nedenlerle işin esasına girilerek
değer ve görev konusu da gözetilerek bir karar verilmek gerekirken, yazılı
şekilde karar ittihazı doğru görülmemiştir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan sebeplerle davacıların temyiz itirazlarının
kabulüyle hükmün (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde yatırana geri
verilmesine, 25.2.1994 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
|