Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



       T.C.
  Y A R G I T A Y 
 19. HUKUK DAİRESİ
B A Ş K A N L I Ğ I
                                       
  Esas         Karar  
1993/4351    1994/3628          

                     Y A R G I T A Y     İ L A M I

Mahkemesi:Beyoğlu 1.Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi   :24.12.1992-14.4.1993
Nosu     :250-543
Davacı   :Emel Kafaoğlu vasisi Yasemin Ece Bayraktaroğlu vekilleri
             Av.Nurcan Acar vs. 
Davalı   :1-İlyas Akgün mirasçıları; Ali Akgün vs. vek.Av.Mehmet 
             Özçelik vs. 2-Yılmaz Özten vek.Av.Necati Yazar 3-Hakan           
             Özten vek.Av.Yusuf Baha Gürcan 4-Necati Aslan vek.Av.
             Sultan Mermer   
	
	Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda
 ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve temyiz talebinin
 reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı ve davalılardan İlyas Akgün
 mirasçıları Billur Akgün vs. vekillerince duruşmalı, Necati Aslan vekilince
 de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı
 gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat Nurcan Acar ile davalılardan
 İlyas Akgün vs. vek.Av.Ayten Gökdemir gelmiş, diğer davalılardan kimse
 gelmemiş olduğundan, onların yokluklarında duruşmaya başlanarak hazır bulunan
 avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin
 süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup
 düşünüldü:                   

                               K A R A R 

	Davacı vekili, otel sahibi ve işletmecisi olan müvekkilinin mali
 sıkıntısını gidermek için davalılardan İlyas Akgün'den 1986 yılının Temmuz
 ayında önce 7.000.000 TL., sonra 5.000.000 TL. olmak üzere toplam 12.000.000
 TL. borç para aldığını, müvekkilinin mali sıkıntısının devam etmesi üzerine
 aynı davalının 150.000.000 TL. daha verip, müzayaka halinden faydalanarak
 300.000.000 TL.lık senet aldığını, bu senete ilişkin takibin aynı gün
 kesinleştirildiğini, vadesine ödenmeyen senedin vadesini uzatmak için yeni
 senetler istendiğini ve davalı İlyas'la iş ilişkisi bulunan ve İlyas'dan
 alacağı olan diğer  davalı  Yılmaz  Özten'e de hacizli otelin satışını
 önlemek için 31.3.1989 vadeli 100.000.000 TL.lık senet verildiğini, Yılmaz
  Özten'in  bu  senedi   diğer  davalı  oğlu  Hakan Özten'e ciro ettiğini ve
 bu davalı tarafından icra takibine geçildiğini, müvekkilinin Yılmaz Özten'den
 hiç para almadığını, senet lehdarı ve takip alacaklısı arasında baba-oğul
 münasebeti bulunduğundan takip alacaklısının iyiniyet iddiasında
 bulunamayacağını, davalı İlyas Akgün'ün mahcuz otelin tekrar satışını
 istemesi üzerine psikosomatik rahatsızlığı bulunan müvekkilinden 100.000.000
 TL.lık bono aldığını ve bu bonoyla Beyoğlu 2.İcra Müdürlüğünün 1989/1095
 Sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, hukuki ehliyete sahip olmayan
 müvekkilinin hukuken geçerli bir borçlanma yapmasının mümkün olmadığını, uzun
 zamandan beri psikolojik dengesizlik içinde bulunduğunu, bu durumun doktor
 raporlarıyla sabit olduğunu, yapılan hukuki tasarrufların geçerli kabul
 edilemeyeceğini ileri sürerek, müvekkilinin davalılara borçlu bulunmadığının
 tesbitine, takiplerin iptaline, fazla yapılan ödemelerin istirdatına, 40
 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
	Davalı Necati Aslan vekili cevabında; müvekkilinin mahcuz taşınmazı
 ihale sonucunda alan 3. Şahıs olduğundan husumet yöneltilemeyeceğini,
 müvekkilinin alacaklı ile borçlu arasındaki münasebetin hukuken geçerli olup
 olmadığını ve sebebini araştırmak zorunda olmadığını, cebri icrada B.K.nun
 21. maddesinde düzenlenen gabine ilişkin hükümlerin uygulanamayacağını
 belirterek davanın reddini istemiştir.
	Davalı İlyas Akgün vekili cevabında; davacının Cihangir'deki arsasını
 müvekkiline satmak için para aldığını, daha sonra arsayı satmaktan
 vazgeçtiğini, taraflar arasındaki 26.8.1987 tarihli protokolün doğru
 olduğunu, davacının 1989/2672 Sayılı dosyadaki borcu kabul ederek, otelin
 bulunduğu taşınmaza haciz konulmasına muvafakat ettiğini, B.K.nun 17.
 maddesine göre sebebini ihtiva etmemiş olsa bile, borç ikrarının geçerli
 olduğunu, davacının borçlanmaları yaptığı sırada müzayaka halinde
 bulunmadığını, borçlu hakkındaki takiplerden sonra 1 yıldan fazla süre
 geçtiğinden, B.K.nun 31. maddesine göre hata, hile ve ikrah iddiasının
 dinlenemeyeceğini belirterek, davanın reddini istemiş, diğer davalı Yılmaz
 Özten vekili bu savunmalara ilaveten müvekkilinin takip alacaklısı
 olmadığını, takip alacaklısının Hakan Özten olduğunu bildirmiştir.
	Davalı Hakan Özten vekili cevabında, 1989/1422 Sayılı icra dosyasının
 dayanağı olan 100.000.000 TL.lık bonoyu müvekkilinin Yılmaz Özten'den ciro
 yoluyla iktisap ettiğini, müvekkili ile davacı arasında hukuki ilişki
 bulunmadığını, takibin itirazsız kesinleştiğini, uyuşmazlığın niteliğine göre
 tanık dinlenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
	Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davalı Yılmaz
 Özten'in icra takibinde taraf olmadığından ve geçersiz sözleşme nedeniyle  bu
  davalının  iade  etmekle  mükellef herhangi bir paranın mevcudiyetinin ispat
 edilemediği, diğer davalı Necati Aslan'ın icra yoluyla   satılan   taşınmazı
 satın  alan  kişi  durumunda  olduğundan taşınmazı iade etmekle yükümlü
 bulunmadığı gerekçesiyle bu davalılar hakkındaki davanın reddine, davacı
 tarafından 1987/2672 Sayılı dosyaya ödenen miktardan 291.020.000 TL.nın
 davalı İlyas Akgün'ün mirasçılarından 1989/1422 Sayılı dosyaya ödenen
 14.171.605 TL.nın davalı Hakan Özten'den alınarak davacıya verilmesine,
 1989/10955 Sayılı icra dosyasında davacının 107.159.750 TL. dışında kalan
 miktar için borçlu bulunmadığının tesbitine karar verilmiş, karar davacı
 vekili ile davalılar İlyas Akgün mirasçıları ve Necati Aslan vekili
 tarafından temyiz edilmiştir.
	1-Adli Tıp Kurumu 18.3.1992 tarihli raporunda; davacının hukuki
 ehliyetine müessir, kişide irade, şuur ve hareket serbestisi ile hadiseleri
 kavrayıp, onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme kabiliyetini ortadan
 kaldıracak mahiyet ve derecede şizofreni denilen akıl hastalığı tespit
 edildiğini, davacının 26.8.1987, 1.5.1988, 31.12.1988, 30.9.1988 ile 4.8.1988
 tarihleri arasında genel olarak Temmuz 1986 tarihi ile dava tarihi arasındaki
 tüm borçlanma ve hukuki işlemlerinde hukuki ehliyetini haiz olmadığı
 belirtilmiştir. Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin doğumundan önce
 davacının hukuki ehliyetinin bulunmadığı Adli Tıp Kurumu raporu ile
 saptandığına göre kural olarak hukuki ehliyetin bulunmadığı tarihten itibaren
 davacının yapmış olduğu hertürlü hukuki işlemler, diğer bir anlatımla
 borçlanma veya borçlanma ile ilgili imzalanan senetlerin M.K.nun 15.
 maddesine göre hukuki geçerliliği bulunmamaktadır. Bu durumda geçersiz
 borçlanmalarla ilgili taraflar aldıklarını sebepsiz mal edinme hükümlerine
 göre geri vermekle yükümlüdürler. Ancak davacının davalı İlyas Akgün'den
 162.000.000 TL. almak suretiyle borçlandığı ikrar edildiğine göre bu
 borçlanmadan sonraki taraflar arasında düzenlenen senetlerle yapılan
 borçlanmaların gerçekliği başka yazılı delillerle kanıtlanmadıkça hukuken
 geçersiz belgelerin (senetler) borcun kanıtı olarak kabulü olanaksızdır.
 Nitekim davalılarda yapılan ilamsız takiplerdeki borcu ikrar beyanları ve
 verilen senetler dışında davada kabul edilen 162.000.000 TL.dan fazla
 davacıya para verdiklerini kanıtlayamamışlardır. 26.8.1987 ve 30.11.1988
 tarihli protokollerin içeriğinden de borcun gerçek bir borç olmadığı
 anlaşılmaktadır. Davacı yapılan takiplerin ve verilen senetlerin gerçek bir
 borç karşılığı olmadığını iddia ettiğine göre, davada ikrar edilen
 162.000.000 TL. dışında davacının davalılara borçlu olmadığının kabulü
 gerekir. Diğer  taraftan davacının yaptığı ödeme belgelerinin gerçekliği,
 davacının borcundan düşülüp düşülmeyeceği de araştırılmamıştır. Bu durumda
 mahkemece davacının ödeme yaptığına ilişkin belgelerin gerçekleştiği de
 araştırılarak davacının davalı İlyas Akgün'e yaptığı ödemelerden davacının
 ikrar ettiği 162.000.000 TL. mahsup edilerek bakiyesinin bu davalıdan, diğer
 davalılar Hakan Özten ve Yılmaz Özten'e yapılan ödemelerin  ise  tamamının
  bu  davalılardan  tahsiline  karar  vermek gerekirken, yazılı şekilde karar
 verilmesi isabetsizdir.
	2-Davalı Necati Aslan'ın temyizine gelince;	
	Davalı Necati Aslan hakkında dava reddedildiğine göre dava tarihinde
 yürürlükte bulunan Asgari Avukatlık Ücret Tarifesince lehine vekalet ücretine
 hükmedilmesi gerekirken, bu yönde hüküm kurulmamış olması doğru
 görülmemiştir.
	3-Mahkemenin hükmü temyiz eden davalılar Fatma Yılmaz, Ayşe Atalay,
 Ali Akgün, Kısmet Cevahir, Emine Özkan, Hakan ve Merih Akgün, Sıdkı
 Hacıosmanoğlu, Kısmet Özçelik, Havva, İlyas, Nuran ve Fatma Akgün'ün temyiz
 dilekçesinin süre yönünden reddine ilişkin 14.4.1993 tarih, 14.4.1993 sayılı
 ek kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, bu karara yönelik temyiz
 itirazlarının reddiyle kararın onanması gerekir.	 
	4-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici
 sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre
 Davalılar Billur, Zeki, Betül, Ziya ve Zafer Akgün'ün yerinde görülmeyen
 bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

	SONUÇ:Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı
 yararına, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Necati Aslan yararına
 BOZULMASINA, (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle İlyas Akgün
 mirasçılarının temyiz itirazlarının reddine, vekili duruşmaya gelen davacı
 yararına takdir edilen 750.000 TL. duruşma vekalet ücretinin davalılardan
 alınarak davacıya, yine vekili duruşmaya gelen Necati Aslan yararına takdir
 edilen 750.000 TL. duruşma vekalet ücretininden davacıdan alınarak Necati
 Aslan'a verilmesine, davalıların fazla ödedikleri peşin harç ile davacı ve
 davalılardan Necati Aslan'ın peşin harçlarının istek halinde iadesine
 12.4.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi. 

Başkan             Üye      Üye       Üye          Üye
Cengiz Kostakoğlu  N.Sucu   K.Acar    İ.Erdemir    K.O.Şengün
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini