 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Üçüncü Hukuk Dairesi
E. 1993/4117
K. 1993/18136
T. 1.11.1993
* ECRİMİSİL
* İNTİFADAN MEN
ÖZET : Her ne kadar paydaşlar arasındaki ecrimisil davalarında (kural olarak)
ecrimisil istenen sürede, intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olması
gerekirse de, bu kuralın bir takım ayrıcalıkları olup bunlardan biri de;
ecrimisile konu taşınmazın kiraya verilecek hukuksal semere olarak
adlandırılan kira geliri elde edilmesi halidir ki, bu durumda intifadan men
koşulu aranmaz.
(743 s. MK. m. 908)
Dava dilekçesinde, fazla haklar saklı tutularak 4.000.000 lira ecrimisilin
faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir.
Mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından
temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün
kağıtlar okunup, gereği düşünüldü:
Davada, tarafların paydaşı oldukları tarla ve eve ilişkin olarak 5 yıllık
ecrimisil istenmiştir.
Mahkemece, intifadan men koşulunun gerçekleşmemiş olduğundan sözedilerek
davanın bu nedenle reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar paydaşlar arasındaki ecrimisil davalarında (kural olarak)
ecrimisil istenen sürede, intifadan men koşulunun gerçekleşmiş olması
gerekirse de; bu kuralın bir takım ayrıcalıkları olup bunlardan birisi de,
ecrimisile konu taşınmazın kiraya verilerek hukuksal semere olarak
adlandırılan kira geliri elde edilmesi halidir ki, bu durumda intifadan men
koşulu aranmaz.
Sözkonusu taşınmazlardan evin bir bölümünde davalı oturmakla beraber diğer
bölümlerinin davalı tarafından başkalarına kiraya verilerek kira paralarının
alındığı ve tarlanın ise bazı yıllarda ortakçıya verilmek ve bazı yıllarda
bizzat ekilip biçilmek suretiyle yine davalı tarafından işgal edildiği,
29.4.1992 tarihli keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık anlatımlarından
anlaşılmaktadır.
Mahkemede dinlenen tanık anlatımları, intifadan men konusunda yetersiz
sayılırsa da anılan keşifte dinlenilen tanık Abdullah, davacının talebine
karşın davalının, onun payına düşen miktarı vermediğini bildirmiştir. Öte
yandan; dosya arasında bulunan bir takım mektup ve ihtarnameler ile önceki
ecrimisil ve ortaklığın giderilmesine ilişkin dava dosyalarından da sözkonusu
taşınmazlarla ilgili olarak taraflar arasında öteden beri süregelen
uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır.
O halde; açıklandığı üzere, ortak malların kiraya verilen bölümleri yönünden
intifadan men koşulu aranmayıp davalının bizzat kullandığı bölümler
bakımından da anılan tanık anlatımları, belgeler ve davalar üzerinde
durularak ve gerekli değerlendirmeler yapılarak davacının ecrimisil
isteyebileceği süre ve hakettiği ecrimisil miktarı gibi hususların da
usulünce tesbit edilmesi ve sonuçlarına uygun bir karar verilmesi
icabederken, bu yönlerden eksik inceleme ve değerlendirmeler ile yazılı
şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde
hüküm tesisi isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan
kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin
ödediği temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 1.11.1993
gününde oybirliğiyle karar verildi.
|