 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onüçüncü Hukuk Dairesi
E. 1993/408
K. 1993/560
T. 29.1.1993
* TAŞINMAZ
* YETKİ
* KAMU DÜZENİ
ÖZET : Taşınmazın aynına ilişkin davaların, taşınmazın bulunduğu yer
mahkemesinde açılacağı hakkında Usul Yasasının 13. maddesindeki kural, diğer
yetki kurallarından ayrı olarak kamu düzenine ilişkindir ve duruşma bitinceye
kadar mahkemece re'sen nazara alınabilir.
(1086 s. HUMK. m. 13)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda
yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün
süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi,
gereği düşünüldü:
Davacı; K..... Firması'ndan kiraladığı Batı Almanya'nın Venloer Str. 359, 5000
Köln adresinde bulunan Kahve, İmbis ve 1. kattaki iki odalı büroyu, kardeş
davalılara 150.000 DM. karşılığı satıp devir ettiğini, 80.000 DM.nın
ödendiğini, kalan 70.000 DM. karşılığı 112.000.000 TL.nın davalılardan
tahsilini istemiştir.
Davalılar; davacıya borçlu olmadıklarını, ayrıca davaya bakmaya Alman
Mahkemelerinin yetkili olduğunu savunmuşlar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece; davaya konu taşınmazın Almanya'da bulunduğu ve tarafların
Almanya'da ikamet ettiği, uyuşmazlığın taşınmazların aynından kaynaklandığı,
o nedenle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin davaya bakmaya yetkili ve
görevli olduğu kabul edilmiş ve aynen, "Mahkememizin görevsiz ve yetkisiz
olması nedeni ile davanın reddine" denilerek dava reddolunmuştur.
Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Hemen belirtelim ki, mahkeme Usul Yasasının görev ve yetkiye ilişkin
müesseselerini birbirine karıştırmıştır. Görev, bir yerdeki aynı kaza
çeşidine dahil genel mahkemelerden birinin belirli bir davayı görmeye izinli
olması demektir. Yetki ise, bir davaya hangi yerdeki görevli genel hüküm
mahkemesi tarafından bakılacağını belirtir. Taşınmazın aynına ilişkin
davaların, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılacağı hakkında Usul
Yasasının 13. maddesindeki kural, diğer yetki kurallarından ayrı olarak kamu
düzenine ilişkindir ve duruşma bitinceye kadar mahkemece re'sen nazara
alınabilir. Ne varki bu madde, bir kesin yetki kuralı olup yine de görevle
ilgisi yoktur. HUMK.nun 13. maddesine göre taşınmaz mal üzerinde bir ayni
hakka ilişkin uyuşmazlıklarda taşınmazın bulunduğu yerde davanın açılması
gerekir. Taşınmazın üzerinde şahsi hakka ilişkin davalar m. 13 hükmüne dahil
değildir. Olayımızdaki devir sözleşmesinde kararlaştırılan bedelin ödenmesi
davası da taşınmazın aynına ilişkin değildir. Şahsi bir alacak davasıdır. O
nedenle 13. maddenin uygulanma olanağı yoktur. O nedenle olayımızda kamu
düzeni ile ilgili kesin yetki söz konusu değildir.
Burada uluslararası yetki itirazı sözkonusudur. Taraflar arasında düzenlenen
ve dava dilekçesine ekli olarak sunulan (Kira anlaşması ve devir senedi)
başlıklı belgenin 8. maddesinde, uyuşmazlık çıkarsa Almanya ve Türkiye
mahkemelerinin yetkili olduğu belirtilmiştir. Bu sözleşme Almanya'da bulunan
taşınmazın satışı ile ilgilidir ve davacı satış bedelini talep etmektedir.
Taraflar Türk vatandaşı olup Almanya'da oturdukları ve sözleşmeyi Almanya'da
yaptıkları anlaşılmaktadır. Türk Mahkemelerinin de yetkili olduğuna dair
anlaşma geçerlidir. Bu sözleşme altındaki imzanın davalıya ait olduğu
anlaşılırsa, Türk Mahkemesinin uluslararası yetkisine itiraz edemez.
Şayet sözleşme altındaki imzanın davalıya ait olmadığı anlaşılırsa, o taktirde
Türk Mahkemesinin uluslararası yetkisi 2675 sayılı Yasanın 27. maddesi
gereğince iç hukukun yer itibariyle yetki kurallarına göre belirlenir. Bu
durumda HUMK.nun yetki ile ilgili hükümlerine göre davanın açıldığı Çorum
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin davaya bakmaya yetkili olup olmadığı
araştırılarak, yetki itirazı hakkında sonucuna uygun bir karar verilmesi
gerekirken yazılı şekilde görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmesi usul ve
yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
S o n u ç : Temyiz olunan kararın açıklanan nedenle (BOZULMASINA), peşin
harcın istek halinde iadesine, 29.1.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|