 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1993/36l4 l993/743l
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi : İzmir 8. Sulh Hukuk Hakimliği
Tarihi : 30.l2.l992
Nosu : l992/lll5-2066
Davacı-K.Davalı: H.Cahit Akdoğan vs. Vekili Av.Babür
Alpat
Davalı-K.Davacı: Ruhser Taylan vs.
D.Davalılar : İsmail Uygun Vekili Av. Emre Kızılkaya
Dava dilekçesinde davacı kat irtifakının kaldırılması, karşı davacı
ise arsa paylarının tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece asıl davanın
reddi ile karşı davanın kabulüne dair verilen hükmün temyiz incelemesinin
duruşmalı olarak yapılması davacı-karşı davalı H.Cahit Akdoğan vekili
tarafından istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için
tayin olunan 8.6.1993 salı günü temyiz eden davacı Hüseyin Akdoğan vekili Av.
Kemal Canbazoğlu ile diğer davacılar vekili Oya Yazgan ve Emine Kızılkaya
geldi. Aleyhine temyiz olunan davalı-karşı davacı vekili gelmedi. Gelen
vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten, sonra işin incelenerek karara
bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte
dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip,
gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, Kat Mülkiyeti Kanununun 49. maddesinin 3.fıkrası hükmüne
dayanarak ana binanın mimari projesine göre tamamlanmadığı için kat
irtifakının sona erdirilmesine karar verilmesini istemiştir. Dosya içeriğine
göre taşınmaz üzerinde üç katlı altı bağımsız bölümlü bina yapılmak üzere
28.l2.l962 tarihinde bir proje düzenlenmiş olup 14.2.l966 tarihinde bu
projeye göre kat irtifakı tesis edilmiştir.
1-Binanın, projesine uygun olarak iki katı inşa edilmiş, ancak üçüncü
kat inşa edilmeden bina iskan edilmiş bulunmaktadır. Dosya içerisinde bulunan
Belediye Başkanlığı İmar Müdürlüğünün 4.l2.l981 tarihli yazısına göre,
11.5.l98l tastik tarihli imar planı uyarınca binanın üzerinde oturduğu
parselin gabarisi beş katı ihtiva etmekte ise de mevcut iki katlı binanın
mahallinde yapılan tetkik neticesinde yapı itibariyle (deprem yönetmeliği
esaslarına göre) bu gabaride yapılması mümkün bulunmamaktadır. Diğer bir
deyimle binanın hali hazır durumu itibariyle üç katı kaldıramıyacak
durumdadır. O halde mevcut bina yıkılmadan ve ona göre proje düzenlenmeden
üçüncü katın inşa edilmesi söz konusu olmayacaktır. Davacı binanın müteahhidi
de olduğu halde mevcut binanın imar durumunu bilerek üçüncü katı teşkil eden
irtifak hakkını (5 ve 6 nolu daireleri) l984 yılında satın almıştır.
Özetlenen bu durum karşısında Kat Mülkiyeti Kanununun 49. maddesinin 3.
fıkrası hükmünün uygulanması söz konusu değildir. Çünkü bina mevcut imar
durumuna göre iki kat olarak tamamlanmış ve o zamandan beri iskan edilegelmiş
durumda olup sözü edilen fıkradaki koşullar gerçekleşmemiştir. Bu nedenlerle
davacı ve karşılık davalının davasının reddinde bir isabetsizlik
görülmemiştir.
2-Davalı ve karşılık davacılar, irtifak hakkı tesisine konu olan
hususda binanın müteahhidi olan davacının yükümlülüğünü yerine getirmediğini,
inşa edilmesinin mümkün olmadığını bildiği üçüncü katı içeren 5 ve 6 nolu
bağımsız bölümlerin irtifak hakkını satın alarak muaraza çıkarmak amacında
olduğunu, nitekim irtifak hakkının kaldırılmasını talep etmekle müşterek
mülkiyete geçişi sağladıktan sonra izaleyi şuyu davası açmak amacını
güttüğünü ileri sürerek, mevcut hukuki ve fiili imkansızlık da dikkate
alınmak suretiyle davacının irtifak hakkına son verilmesini istemişler,
mahkemece de davanın yerinde olduğu kabul edilerek davacı ve karşılık
davalıya irtifak hakkı karşılığı ödenmek suretiyle onun irtifak hakkına son
verilmiş ve paylar, binanın inşa edilmiş bölümünü fiilen de işgal etmek
suretiyle malik bulunanlar arasında paylaştırılmak suretiyle yeniden irtifak
hakkının tesisine karar verilmiştir.
Davalılar ile karşılık davacıların bu suretle davalarının kabulünde
ilke olarak hukuka aykırılık görülmemiş ise de davacıya ödenmek üzere takdir
edilen irtifak bedelinin tespitinde uygulanan yöntemde isabet görülmemiştir.
Davacının sahip olduğu irtifak hakkı yalnız arsayı değil ayrıca inşaa edilmiş
bulunan iki katlı binanın tüm ortak yerlerini de kapsar niteliktedir. Çünkü
3. kat inşa edilebilseydi davacı binanın tüm ortak yerlerinden (temel,
merdiven, duvar, teras, müşterek tesisat vs.) yararlanmak durumunda olacaktı.
O halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda açıklındığı gibi yalnız arsanın
değeri üzerinden değil yukarıdaki unsurları da kapsayacak biçimde hesap
yapılması gerekir.
Mahkemece biri mülk bilirkişisi olmak üzere bu işlerden anlayan teknik
elamanlardan oluşan üç kişilik bir bilirkişi kurulu oluşturularak davacının
gösterdiği emsal de dikkate alınmak suretiyle gerekli araştırma ve inceleme
yapılıp davacıya ödenmesi gereken meblağ belirlenmeli ve sonucuna göre karar
verilmelidir.
Bu itibarla davacı ve karşılık davalının açtığı dava yönünden tüm
temyiz itirazları reddedilmiş ise de davacı ve karşılık davalının, aleyhine
açılan dava yönünden yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın
yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle
yerinde olduğundan kabulü ile, hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince
yukarıda 2 numaralı bentte yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında
vekille temsil edilen davacı-karşı davalı yararına takdir edilen 250.000 Tl.
vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya;
davalı ve karşılık davacılar yararına takdir edilen 250.000.TL. vekalet
ücretinin de davacı ve karşılık davalıdan alınarak karşı tarafa verilmesine,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 8.6.1993 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki M.A.Selçuk V.Canbilen A.Nazlıoğlu İ.N.Erdal
|