 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
Esas Karar
93/2986 93/3287
Özet: Evlenme hukukundaki butlan hükmünü evlenme tarihinden itibaren
icra etmez. Butlan butlanın geriye yürüyeceğini göstermez. Butlan davası
devam ederken eşlerden birinin ölmesi halinde diğeri mirascı olur.
Karı kocadan biri evlenme merasiminin icrası zamanında bir akıl
hastalığı veya daimi bir sebep neticesi mümeyyiz değil ise evlenme batıldır.
(MK. m. 112/2) Zail olan bir evlenmenin butlanı resen dava olunamaz. Fakat
alakadarlardan her biri butlanı hüküm altına aldırabilir. (MK. m. 114/1)
Evlenmenin butlanı ancak hakim karariyle hüküm ifade eder. Evlenme mutlak bir
butlan ile malül olsa bile hakimin kararına kadar sahih bir evlenmenin bütün
hükümlerine haizdir. (MK. m. 124) Görülüyorki evlenme hukukundaki butlan
Borçlar hukukundaki butlandan farklı anlamdadır. Borçlar hukukundaki butlan
aktin meydana gelmesine ve hüküm ifade etmesine kesin olarak engel olur ve
evlenme hukukundaki yokluğun karşılığıdır. Fakat evlenme butlan ile sakat
olsada gene evlilik meydana gelmiş olur. Geçerli bir evlilik varmış gibi
evliliğin iptaline kadar hukuki sonuçlarını doğurur. Butlan nedeniyle iptal
kararı etkisini evlenme tarihinden itibaren yürütemez. Zira Medeni Kanunun
124. maddesindeki açıklığa göre mahkemenin vereceği iptal kararı açıklayıcı
değil, yenilik doğurucu niteliktedir, evlenmenin hükümlerini geçmişten değil
gelecek için ortadan kaldırır. Medeni Kanunun 114. maddesindeki
alakadarlarında butlanı hüküm altına aldırır hükmü, 124. maddenin açıklığı
konusunda butlan hükmünün geriye yürüyeceğini kabule yeterli değildir. Bu
durumda butlan kararı verilmeden ölüm sebebi ile evliliğin sona ermesi
durumunda sağ kalan eşin diğerinin mirascısı olduğunu kabul etmek gerekir.
Dairemizin devamlılık gösteren içtihatları bu doğrultudadır. (4.11.1992 tarih
ve 9407-1077 sayılı, 26.6.1963 tarih ve 4078-4043 sayılı kararlar) Şu halde
butlan davası sonuçlanmadan eşlerden birinin ölümü ile evliliğin sona ermesi
halinde sağ kalan eşin diğerinin mirascısı olduğunu kabul etmek gerekir.
Davanın reddi yasaya aykırıdır.
S O N U Ç : Açıklanan neden ile temyiz olunan hükmün BOZULMASINA,
temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla karar verildi.
5.4.1993
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
Nedim Turhan Ş.D.Kabukcuoğlu Hakkı Dinç F.Kıbrıscıklı Özcan Aksoy
(muhalif)
MUHALEFET ŞERHİ
İster mutlak ister göreli (nisbi) butlan sebebine dayansın geçersizlik
kararı yenilik doğuran hükümlerden olduğundan öncesini değil sonrasını
etkileyecek şekilde geçerlilik kazanır. Belirtilen genel kurul yönünden
ayrıcalık bulunmamaktadır.
Ancak iptal kararı verilmeden evlilik sona ermiş ise (MK. m. 114)
İptal kararının kesinleştiği tarihten değil, evliliğin sona erdiği tarih
kadar geriye yürür.
Somut olayımızla hükümsüzlük kararı verilmeden eş ölmüş ve evlilik
ölüm tarihinde sona ermiştir. Ölümle sona eren evliliğin iptal kararına kadar
varlığının varsayılması mümkün değildir. Zira doğal olarak son bulan bir
evliliği yapay varsayımlarla var saymanın mantıklı ve hukuki bir gerekçesi
yoktur. Bunun önemi miras konusunda kendisini göstermektedir. Son bulmasından
sonra iptaline karar verilmiş olan bir evlenmede sağ kalan eş ölmüş olan
eşinin mirascısı olmaz (Bak. ayrıca Velidedeoğlu H.V. Türk Medeni Hukuku st.
II. Aile hukuku 5. bası 1965 Sh. 206). Belirtilen bu durum genel kuralın bir
ayrıcasıdır. (istisna)
Bu nedenle sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum.
Başkan V.
Nedim Turhan
Not: Y.H.G.K. 26.10.1994 1993/2-756 esas ... kararı ile çoğunluk
görüşü tasvip edildi.
|