Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C
Y A R G I T A Y
Onüçüncü Hukuk Dairesi

	E.	1993/1993
	K.	1993/3207
	T.	15.4.1993

*  KİRA SÖZLEŞMESİNİN BAĞLAYICILIĞI

ÖZET : Kira sözleşmesi borç doğurucu nitelikte bir işlemdir. Tarafların,
 kiralananın kullanılmasının bir bedel karşılığında devri hususunda anlaşması,
 sözleşmenin geçerliliği için yeterlidir. 6570 sayılı Yasadaki benimsemenin
 aksine olarak kiralananın kiracıya teslim edilmemesi halinde olayın çözümü
 için Borçlar Kanununun 254. maddesi hükmü uygulanır. Taşınmazın, davanın
 devamı sırasında üçüncü kişiye satılması durumunda kira sözleşmesi yeni
 maliki bağlar ve davacı yeni maliki sözleşmenin devamına zorlayabilir ve
 kiralananın ondan teslimini isteyebilir.

(6570 s. GKK. m. 7/d)(818 s. BK. m. 254, 43/1)

Taraflar arasındaki karşılıklı kira sözleşmesinin iptali davasının yapılan
 yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas ve karşılıklı
 davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve
 davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı, eczane olarak kullanmak amacıyla kiraladığı dükkanı davalı kiralayanın
 teslimden kaçındığını öne sürerek hükmen teslimine karar verilmesini
 istemiştir.

Davalı, boş olarak imzalayıp verdiği kira sözleşmesinin davacı tarafından
 anlaşmaya aykırı doldurulduğunu savunmuş, açtığı karşılık davasında kira
 sözleşmesinin geçersizliğine ve muarazanın önlenmesine karar verilmesini
 istemiştir.

Dava açıldıktan sonra kiralanan davalı tarafından tapuda Mustafa ismindeki
 üçüncü bir şahsa satılmış, davacı HUMK.nun 186. maddesine dayanarak davasını
 yeni malike tebliğ ve teşmil etmiştir.

Mustafa, iktisap ettiği ayni hakka karşı sahsi hak doğuran ve tapuya şerh
 edilmeyen kira sözleşmesinin kendisine ileri sürülemiyeceğini savunmuş,
 davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, kiralananın üçüncü şahsa satılıp devir edilmesi ile kira
 sözleşmsinin ifa olanağı kalmadığı yeni malike karşı kiracının aynen ifa
 isteyemiyeceği kabul edilmiş, her iki davanın reddine karar verilmiştir.

1) Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, davacı ile eski malik davalı Yüksel
 arasında hukuken geçerli bir kira akdi kurulduğu çekişme konusu değildir.
 Dahası, yeni malik Mustafa'da kira sözleşmesine karşı çıkmamış, sadece
 davacının şahsi hakkına karşı satımla iktisap ettiği ayni hakkının üstün
 tutulması gerektiğini o nedenle kira akdinin kendisini bağlamıyacağını
 savunmuştur.

2) Bir davada dayanılan olguları belirlemek, hukuksal açıdan nitelemek ve de
 uygulanacak yasa hükümlerini arayıp bulmak, hakimin doğrudan görevi gereğidir
 (HUMK. md. 76). Hukuken geçerli bir kira akdi kurulup kiralananın aynen
 teslimi amacıyla dava açıldıktan sonra kiralananın üçüncü bir kişiye satım
 yoluyla devir edilmesiyle devrin iyi niyetli olmadığı öne sürülerek davanın
 yeni malike yöneltilmesi şeklinde beliren maddi olgular karşısında
 uyuşmazlığın çözümü:

a) Davanın, Usulün 186. maddesince yeni malike yöneltilip yöneltilmeyeceği,
b) Kiralananın teslim edilmemesi durumunda kiracının tapuya şerh edilmeyen
 şahsi hakkını, kendi akdinden ayrı iktisabın iyi niyetli olmadığına dayanarak
 yeni malike karşı ileri sürüp süremiyeceği diğer bir anlatımla aynen ifayı
 kötü niyetli yeni malikten de talep ve dava edip edemeyeceği (BK. md. 249)
 noktasında toplanmaktadır.

Yargılama yürütülürken mal sahibi kiralayan kiralananı üçüncü bir kişiye
 satmıştır. Davacı yeni malikin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek davasını
 yeni malike de teşmil etmiştir.

Gerçekte de böyle bir satış halinde davacıya kötüniyetin ispatı için bir imkan
 tanımak gerekir. İşte bu iddianın en iyi bir şekilde değerlendirilmesi ancak
 açılmış bu davanın yargılaması içinde olacağında kuşku olmamalıdır. Öte
 yandan az sonra açıklanacağı üzere BK.nun 254. maddesinin yeni malike karşı
 ileri sürebilme koşulları da göz önünde tutulduğunda HUMK.nun 186. maddesi
 uyarınca davanın yeni malik Mustafa'ya yöneltilmesinde hiç bir yasal engel
 bulunmamaktadır (Bkz., Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü Hukuku, 1982,
 Cilt: 3, Sh. 2710 ve dipnottaki Yargıtay İçtihatları).

4) Olayımıza, 6570 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanabilmesi için kiralananın
 kiracıya teslim edilmiş olması gerekir. 6570 sayılı Yasa hükümleri bu olguyu
 esas alarak düzenlenmiştir. Nitekim somut olaya uygulanması düşünülen anılan
 Yasanın 7 (d) maddesinin özü ve sözüne bakıldığında da rahatlıkla bu sonuca
 kavuşulacağı görülür. Öyleyse 6570 sayılı Yasa hükümlerince değil BK.nun kira
 hukukuna ilişkin hükümleri altında davanın çözümleneceği açıktır.

5) İlk önce, kira akdinin hukuki tanımı üzerinde durulmalıdır. Kira, rızaö bir
 akittir (diğer bir ifadeyle, borç doğuran "iltizami" bir muameledir).
 Tarafların, kiralananın kullanılmasının bir bedel karşılığında devri
 hususunda anlaşması akdin vücut bulması için yeterlidir. Kira konusu şeyin
 teslimi akdin tamamlanması veya geçerliliği şartı değildir. Kiralayan,
 kiralananı akitten maksut olan kullanmaya salih bir halde kiracıya teslim
 etmek ve kira müddeti zarfında bu halde bulundurmak ile yükümlüdür (BK. md.
 249).

6) "Satımla Kira Sözleşmesinin Bozulması" başlıklı 254. maddesinin 2. fıkrası
 hükmünce kira sözleşmesinin kurulmasından sonra üçüncü kişi kiralanan
 üzerinde ayni hak kazanacak olursa, bu ayni hak kiracının kişisel hakkına
 oranla öncelik taşır, bu durumda kural olarak temlikle kira sözleşmesi
 ortadan kalkmaz; kiracı sadece kiralayandan tazminat istemek zorunda kalır ve
 kiralayanın olumlu zararı giderim yükümü ortaya çıkar. Bununla beraber,
 kiraya verilen şey bir taşınmaz ise; kira sözleşmesi süre bitmeden önce
 bozulmaya (feshe) elverişli olmadıkça, kanunen haber verilmesi mümkün olan
 süreye kadar üçüncü kişi (olayımızda yeni malik) kira sözleşmesine uymakla
 yükümlüdür. Şayet fesih hakkını kullanmazsa kira sözleşmesini kabul etmiş
 sayılır (BK. md. 254/F.II).

Açıklandığı üzere; kanunen feshi ihbar mümkün olan tarihe kadar yeni malik
 akde uymakla yükümlü ise de, eğer akdin süresi daha kısaysa, bu sürenin sona
 ermesine kadar, yoksa belli olmayan süreli kiralarda feshi ihbar döneminin
 (BK. md. 262) sonuna kadar sözleşmeyle bağlıdır. Yasa koyucu getirdiği bu
 kurallarla satımın kirayı bozacağı esasını hafifletmek istemiştir. Sırası
 gelmişken burada önem arzeden bir hususu açıklamakta yarar vardır: BK.nun
 254. maddesi dikkatle yorumlandığında, maddenin uygulanabilmesi için
 kiralananın kiracıya teslim edilmiş olması olgusu 6570 sayılı Yasadaki
 benimsemenin aksine bir koşul olarak amaçlanmamıştır. Diğer bir anlatımla;
 kira akdinin kurulmasından sonra kiralanan henüz kiracının zilyetliğine
 girmeden önce üçüncü kişi kiralanan üzerinde ayni hak kazanacak olursa yine
 BK. 254 hükümleri uygulanacaktır (Bkz., Tandoğan, Borçlar Hukuku Özel Borç
 İlişkileri, Cilt: 1/2, Ankara 1985, Sh. 126, dipnot 58; Oser-Schönenberger,
 art 259; Nr. 7). Şu durum karşısında kira sözleşmesi hükümleri yeni malik
 Mustafa'yı bağlar ve kiracı, temellük eden yeni maliki akde devama
 zorlayabilir ve kiralananın ondan teslimini isteyebilir (BK. md. 249, 254).
 Şu durum karşısında öncelikle açıklanan yasa maddesi buyruğu altında davanın
 kabulünün gerekeceği çok açıktır.

7) Kaldıki, davacı; yargılama yürürken mal sahibi kiralayan davalı Yüksel
 tarafından kiralananın Mustafa'ya satıldığını, yeni malikin iktisabında
 kötüniyetli olduğunu öne sürmüş, bunu kanıtlıyacağını bildirmiştir. Hemen
 vurgulayalım ki, yeni malikin kira akdinin varlığını bile bile, kötüniyetle
 ve davacı kiracının haklarını bir yana atmak ve onu zararlandırmak amacıyla
 hareket etmesi satım yoluyla kiralananın mülkiyetini kazanmasına hukuken
 engel değildir.

Şu varki, bu durumda BK.nun 41/II. maddesi devreye girer. Anılan madde hükmüne
 göre; "ahlaka mugayer bir fiil ile başka bir kimsenin zarara uğramasına
 bilerek sebebiyet veren şahıs, kezalik o zararı tazmine mecburdur". Öyleyse
 davacı sırf BK. 41/II'ye dayanarak yeni malike karşı talepte bulunma hakkına
 sahiptir. Öyleyse somut olayda BK. md. 43'ün uygulama alanı bulunduğunun
 kabulü gerekir. Bu yasa hükmüne göre ise hakimin "Aynen Tazmine" karar
 vermesinde kuşku ve duraksamaya yer olmamalıdır. O nedenle, BK. 43/1'e göre
 hakim aynen giderime hükmetmek yoluyla takdir yetkisine sahip olduğundan,
 davacının zararı için aynen giderime hükmederek kira sözleşmesinin konusunu
 oluşturan dükkanın ona teslimine karar verebilir (Bkz.,Mustafa Reşit
 Karahasan, Türk Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 2. Cilt, 1992, Sh. 781-782;
 13. HD., 7.12.1981 T., 7372 E., 7937 K.). Hal böyle olunca, yargılama
 yürütülürken böyle bir satış yapılması durumunda davacı tarafa kötü niyetin
 isbatı için imkan tanımak gerekir.

Mahkemece, tüm açıklananların ışığı altında inceleme yapılarak sonuca
 kavuşulması gerekirken hukuki nitelendirmede, yasa maddelerini bulup
 uygulamada yanılgıya düşülerek davanın kabulü yerine yazılı şekilde reddine
 karar verilmesi usule ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.

S o n u ç : Temyiz olunan mahkeme kararının davacı yararına (BOZULMASINA),
 istek halinde peşin harcın iadesine, 15.4.1993 gününde oybirliğiyle karar
 verildi.


    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini