 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
18.HUKUK DAİRESİ
ESAS KARAR
1993/12248 1993/13710
Y A R G I T A Y İ L A M I
Mahkemesi :Kahramanmaraş Sulh Hukuk Mahkemesi
Tarihi :8.7.1993
Nosu :1992/958-1993/695
Davacı :Cemalettin Balıkçı vekili Av.E.Haluk Yolaçan
Davalı :Saniye Kazancı vekili Av.Zühtü Kazancı
Dava dilekçesinde 800.000.TL. tazminatın faiz ve masraflarla birlikte
davalı taraftan tahsili ve müdahalenin men'i ile kal istenilmiştir. Mahkemece
davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki
bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davalının davacıya ait bağımsız bölümde sebep olduğu zararın tazminine
karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden sair temyiz itirazları
yerinde görülmemiştir.
Ancak, güneş enerjisinden yararlanmak üzere ana gayrımenkulün terasına
tesis kurmak, Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre Kat Mülkiyeti
Kanununun 19. maddesi gereğince tüm kat maliklerinin oybirliğini gerektiren
bir husus olmayıp, tesis kurmak isteyen kat maliklerinin arsa payı oranına
tecavüz etmemek, ana binaya ve diğer bağımsız bölüm maliklerine zarar
vermemek binanın estetiğini bozmamak ve ayrıca tüm kat maliklerinin aynı
şekilde güneş enerjisinden yararlanan tesisler kurdukları takdirde ana
binanın statiğine zarar vermemek koşullarının gerçekleşmesi zorunluluğu
vardır.
Gerçekten çağımızda bütün dünyada kendisini hissettiren enerji
sıkıntısı ve bunun yol açtığı tasarruf önlemleri karşısında doğadan
yararlanmayı öngören ve başkasına zarar vermeyen bir yöntemin Kat Mülkiyeti
Kanununun 19. maddesi kapsamında mütalaa edilerek tüm kat maliklerinin onayı
olmadığı gerekçesiyle yasaklanması doğru değildir.
Mahkemece ilke olarak güneş enerjisi tesisinin 19. maddeye aykırı
olmadığı olgusu kabul edilerek yeniden bilirkişi incelemesi yapılıp
davacının kurduğu tesisin yukarda sözü edilen koşullara uygun olup olmadığı
saptanmalı davacının varsa zarar görmesinin önlenmesine yönelik tedbirlerin
ne olacağı belirlenip davalıya bunları yerine getirmesi için mehil verilmeli
ve ondan sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.
Eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru
görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı
şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde
olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,
temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.12.1993
gününde oyçokluğuyla karar verildi.
Başkan Muh. Üye Üye Üye Üye
Sait Rezaki M.A.Selçuk S.Erçoklu V.Canbilen A.Nazlıoğlu
KARŞI OY
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 4/c maddesine göre ana yapının
çatısı ortak yer sayılır. Aynı yasanın 16. maddesine göre bağımsız bölüm
malikleri ortak yerlerde arsa payları nisbetinde malik olup bu yerleri arsa
payları oranında kullanma hakkına sahiptirler. Bu, sabit olmayan ve
devamlılık arzetmeyen bir kullanma şeklidir. Kullanma biçimi sabit bir hal
alıp devamlılık arzettiği ve tesis mahiyetini aldığı takdirde, yasanın 19.
maddesinin tatbiki gerekir. O zaman tüm kat maliklerinin rızası gerekli olup
bu rızadan sonra yapılan tesisin, yaptıran bağımsız bölüm malikinin arsa payı
oranının mesaha olarak karşılığını geçmemesi, tüm bağımsız bölüm maliklerinin
aynı şekilde faydalanabileceği sahanın ayrılabilmesi ve binanın statiğine
etki ve zarar yapmaması gerekir.
Olayda çatı üstüne yapılan ve sabit tesis mahiyetinde olan güneş
enerjisi sistemine davacı ve bir kısım bağımsız bölüm maliklerinin rızası
bulunmadığı için sair şartların aranmasına gerek yoktur.
Mahkeme kararının bu sebeple onanması gerektiğinden, rıza şartını
aramayan çoğunluk kararına katılmıyorum.
Üye
M.Adnan Selçuk
|