 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.Hukuk Dairesi
Sayı:
ESAS KARAR
93/11115 93/11722
ÖZET: Murisini kazaen veya meşru müdafa ile öldüren mirascı olur.
Kastı aşan bir cürümle öldüren mirascı olamaz.
Taraflar arasındaki veraset iptali davasının yapılan muhakemesi
sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği
görüşülüp düşünüldü.
"Kasten ve haksız yere müteveffayı öldüren veya öldürmeye teşebbüs
edenler" mirascı olamazlar (M.K.520/1)
Görüldüğü gibi mirascısı olabileceği bir kimseyi kasten ve hukuka
aykırı bir şekilde öldüren mirascı olamaz. öldürme fiilinin mirascı olmayı
önlememesi için, fiilin kaste bağlı olmaması (kazaen öldürme) veya hukuka
aykırı bulunmaması (meşru müdafaa gibi) gerekir. olayda davalının eşini Türk
Ceza Kanununun 49 ve 50.madde de tarif edildiği biçimde "zaruretin tayin
ettiği hududu tecavüz" ederek kasten öldürdüğü anlaşılmaktadır. Dosya
arasındaki delillerin incelenmesinden davalının zaruret hududunu aştığı
belirlidir. Burada önemli olan nokta davalının bu fiilinin haksız olup
olmadığını tesbit etmektir.
Hadiselerin oluşumu içinde uygunsuz, incitici hukuki hissiyatımıza
aykırı olma hukuka aykırılık ve haksızlık teşkil eder. Bu çerçevede
düşünüldüğü zaman zaruret hududunu aşan fiilin haksız olduğu açıkca
ortadadır. Nitekim ceza hukuku prensipleri çercevesinde cezalandırılmasıda
zarureti aşan fiilin bu haksızlığındandır. Ceza hukukunda bu halin cezanın
indirimi için sebep teşkil etmesi haksızlığını ortadan kaldtırmaz. Şu halde
Medeni Kanunun 520/1.maddesi şartları oluştuğu halde mutlak meşru mürafaa
için geçerli gerekçelerle davanın reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Açıklanan sebeplerle davacının temyiz itiraznın kabulü ile
hükmün BOZULMASINA temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine
oybirliğiyle karar verildi. 2.12.1993
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Nedim Turhan F.Kıbrıscıklı Özcan Aksoy A.ihsan Özuğur
|