 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Onsekizinci Hukuk Dairesi
E. 1993/109
K. 1993/2717
T. 2.3.1993
* KAT MÜLKİYETİ KANUNUNUN UYGULANMASI ŞARTLARI
* GÖREV
ÖZET : 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanabilmesi için, ana
binada kat mülkiyetine geçilmiş olması ya da Yasanın 17. maddesinde
açıklandığı üzere kat irtifakı kurulmuş olup da yapının fiilen kullanılmaya
başlanmış olması gereklidir. Her iki halde de binanın veya binaların tek bir
parsel üzerinde bulunması zorunludur. Şartları oluşmazsa Yasanın ek 1.
maddesine göre göreve ilişkin hükümlerin uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
(634 s. KMK. m. 17, ek m. 1)
Dava dilekçesinde, itirazın iptali ile takibin devamı, 40 icra-inkar
tazminatına hükmedilmesi ile faiz ve masrafların davalı taraftan tahsili
istenilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davalı
vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün
kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu, tek bir parsel üzerinde birden çok bağımsız
bölümü kapsayan binalardaki mülkiyet, kullanım ve yönetim esas ve usullerini
hükme bağlayan bir kanun olup, bu kanun hükümlerinin uygulanabilmesi için,
ana binadaki kat mülkiyetine geçilmiş olması, yada Yasanın 17. maddesinde
açıklandığı üzere kat irtifakı kurulmuş olup da yapının fiilen tamamlanmış ve
bağımsız bölümlerinin 2/3'ünün fiilen kullanılmaya başlanmış olması
gereklidir. Ancak yukarda açıklandığı üzere her iki halde de binanın veya
binaların tek bir parsel üzerinde bulunması zorunludur.
Davanın üzerinden yürütüldüğü 1990/1285 esas sayılı dosya ve bu dosya ile
birleştirilen 2046 ve 168 esas sayılı dosyada davayı yönetici sıfatıyla açan
Oğuz, 115 parselde bağımsız bölüm maliki olup davalı 117 parselde bağımsız
bölüm malikidir. Birleştirilen 545 esas sayılı dosyada ise davacı olan kişi
(A) ve (B) blokları müşterek yöneticisi olduğunu belirtmiş ancak bu blokların
(115 ve 117 parsel) hiçbirinde bağımsız bölüm maliki değildir.
Bu duruma göre, bu davalarda Kat Mülkiyeti Yasasının hükümleri ve özellikle ek
1. maddesine göre göreve ilişkin hükümlerin uygulanması mümkün
bulunmamaktadır.
(A) ve (B) bloklardaki (115 ve 117 parseller) bağımsız bölüm maliklerinin
kabul ettikleri ve yönetim planı olarak adlandırılan bir sözleşme mevcut ise
de, bu yönetim planı, belirtilen bloklardaki malikler arasında bir sözleşme
niteliğinde olup, kamu düzeni ile ilgili olan bir yasa ile belirlenen
mahkemenin görevine etki yapmaz.
O nedenle, birleştirilen davaların tefriki ile dava konusu edilen miktarlara
göre görevsizlik kararı verilerek görevli mahkemelere gönderilmeleri, miktar
itibariyle sulh mahkemesi görev sınırı içinde kalan 2046 esas sayılı
dosyadaki talebin ise, yukardaki hususlar dikkate alınarak iki parsel
malikleri arasında sözleşme niteliğine bürünen yönetim planı ismi verilen
belge kapsamında çözümlenmesi gerekirken davaların belirtilen şekilde
birleştirilerek ve görev yönü dikkate alınmadan hükme bağlanmış olması doğru
görülmemiştir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde
hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan
kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK. nun 428.
maddesi gereğince (BOZULMASINA), 2.3.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|