 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
20.HUKUK DAİRESİ
Esas: Karar:
1993/1081 1994/2466
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Mudurnu Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 22.12.1989
NOSU : 1984/133-1989/208
DAVACI : Orman Yönetimi
DAVALI : Fatma Karagöz ve Ark.
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan
duruşması sonunda; davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtayca
incelenmesi Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu
anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya
içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle
ki; keşiflerde dinlenen bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlar,
taşınmazın orman olup olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli ve
kanaat verici değildir. Yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm
kurulamaz.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak
yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116,
4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı
Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde
yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde
sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen
ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye
tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Orman Yönetiminin katılımı olmaksızın oluşan tapu kaydı Yönetimi
bağlamaz. 6831 Sayılı Yasanın 3373 Sayılı Yasa ile değişik 1/F maddesi,
öncesi orman olmayan taşınmazlar bakımından söz konusu olabilir.
Mahkemece, dayanak tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm
gittileri ve krokileri ile revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu
parsel ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve
varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişi dışında
serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir uzman bilirkişi
aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre
araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne
şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı yasalar
karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma
olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları Anayasa
Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve
13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu
yollarla ormandan yer kazanılamayacağı; öncesi orman olan bir yer üzerindeki
orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan
yer olduğu düşünülmeli; uzman ve fenehli bilirkişilere tahdit hattı ile
irtibatlı kroki çizdirilmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört
yönünden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli;
dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden, yöntemince zemine
uygulanıp, miktarı ile geçerli kapsamı tayin olunmalı; asıl taşınmazın
kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan
eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli; tüm deliller
birlikte değerlendirilip, oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi
raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Yönetimin temyiz
itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek
halinde Yönetime iadesine, 07/03/1994 günü oybirliği ile karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
M.Y.Aygün G.Nazlıoğlu O.C.Yüksel A.Ertürk B.Doğan
|