 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
20.HUKUK DAİRESİ
Esas: Karar:
1993/1057 1994/2532
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : Trabzon Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 21.10.1992
NOSU : 1991/11-1992/50
DAVACI : Orman Yönetimi
DAVALI : İsmet Sarıyılmaz
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan
duruşması sonunda; davanın reddi yolunda kurulan hükmün Yargıtayca
incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz
dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki tüm belgeler
incelenip, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle
ki; keşiflerde dinlenen bilirkişiler tarafından düzenlenen raporlar,
taşınmazın orman olup olmadığını ve hukuki durumunu belirlemeye yeterli ve
kanaat verici değildir. Yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm
kurulamaz.
Birinci keşifte bilgisine başvurulan bilirkişi, taşınmazın 0,4-0,5
kapalılıkta orman ağaçları ile kaplı olduğunu açıklamış ve keşifte de buraya
ilişkin fotoğraf çektiğini bildirdiği halde, bunu tenkit eden bilirkişi
kurulu raporunda, maddi olguların ne şekilde saptandığı belirtilmediği gibi,
fotoğraf çekiminin de hakim huzurunda yapıldığı halde, nereye ait olduğu
belli değildir şeklindeki yorumuna katılma sebebi açıklanmadığı gibi, ilk
bilirkişi raporuna hangi gerekçe ile itibar edilmediği de karar yerinde
tartışılmamıştır.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak
yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukuki durumunun 3116,
4785 ve 5658 Sayılı Yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. 3116 Sayılı
Yasa ile sadece devlet ormanları belirlenmiştir. 13.07.1945 tarihinde
yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasanın 1. maddesi gereğince 2. maddesinde
sayılan istisnalar dışında bütün ormanlar devletleştirilmiş, devletleştirilen
ormanlardan bazıları sonradan yürürlüğe giren 5658 Sayılı Yasa ile iadeye
tabi tutulmuştur. İadenin koşulları yasada gösterilmiştir.
Devletleştirilen ve iadeye tabi olmayan ormanlara ait tapu kayıtları
hukuki değerlerini yitirirler. 6831 Sayılı Yasanın 3373 Sayılı Yasa ile
değişik 1/F maddesi, öncesi orman olmayan taşınmazlar bakımından söz konusu
olabilir.
Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa
amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında
serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç uzman bilirkişi kurulu
aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre
araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne
şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Yasalar
karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma
olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa
Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; l4.03.l989 gün ve 35/13 E.K. ve
13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu
yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin
üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının
orman sayılan yer olduğu düşünülmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar
verilmelidir.Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz
bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya
aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Yönetimin temyiz
itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek
halinde Yönetime iadesine, 07/03/1994 günü oybirliği ile karar verildi.
Başkan V. Üye Üye Üye Üye
M.Y.Aygün G.Nazlıoğlu O.C.Yüksel A.Ertürk B.Doğan
|