Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 



     T.C.
Y A R G I T A Y
20.HUKUK DAİRESİ

Esas:        Karar:
       1993
10127        9444

   Y A R G I T A Y   İ L A M I 


MAHKEMESİ      : Beykoz Kadastro Mahkemesi
TARİHİ         : 22.06.1988
NOSU           : 1973/132 - 1988/57
DAVACI         : Hazine-Orman Yönetimi
DAVALI         : Emine Mermer - Fethi Mermer ve ark.

	Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan
 duruşması sonunda; davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtayca
 incelenmesi davacı Orman Yönetimi, Hazine ile davalılar vekili  tarafından
 istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar
 verildikten sonra, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

	1-Tapulama Mahkemesince, 28.08.1970 gün ve 1967/1 Esas, 1970/114 karar
 numaralı ilamında çekişme konusu 135000 m2 miktarındaki 7 parsel numaralı
 taşınmazın 83160 m2'si kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde
 kaldığından, bu bölümün 766 sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince tapulama dışı
 bırakılmasına; bakiye kalan 51840 m2'lik bölümün ise, davalı gerçek kişiler
 adına tesciline karar verilmiş olup; bu karar, sadece Hazinenin temyizi
 üzerine 7.Hukuk Dairesince bozulmuştur. Bozmadan sonra yerel mahkeme, bu
 defa, aynı taşınmazın 83160 m2 bölümünü orman niteliği ile Hazine adına
 tescil etmiş; bakiye kalan 51840 m2'lik bölümünü ise, davalı gerçek kişiler
 adına tesciline karar vermiş olup; yerel mahkemece verilen ve yukarıda tarih
 ve numarası belirtilen hüküm, davacı Orman Yönetimi ile gerçek kişi davalılar
 tarafından temyiz edilmemek suretiyle kesinleşmiştir. Son verilen hükümle,
 Orman Yönetimi ve gerçek kişi aleyhine yeni bir durum yaratılmadığından,
 temyiz eden Orman Yönetimi ve gerçek kişilerin temyiz isteklerinin reddine
 karar vermek gerekmiştir.
	2-Maliye Hazinesinin, taşınmazın 51840 m2'lik bölümüne yönelttiği
 temyiz itirazlarına gelince;
	Mahkemece, 28.08.1970 günlü hükmün Hazinenin temyizi üzerine Yargıtay
 7.Hukuk Dairesince, aynen "tapulama sırasında 7 parsel sayılı 135000 m2
 miktarındaki gayri menkul tapu kaydına ve irsen intikale istinatla Emine ve
 müşterekleri adına tesbit edilmiştir. Bu tesbite karşı, Hazine ve Orman
 Yönetimi orman olduğundan bahisle itiraz etmişlerdir. Tapulama Müdürlüğünce
 nizalı parsel hakkında asliye hukuk mahkemesinde dava olduğu belirtilerek,
 tutanak tapulama mahkemesine tevdi olunmuştur. Daha önce davacı Mehmet ve
 Emine tarafından davalılar Orman ve Hazine hasım gösterilmek suretiyle asliye
 hukuk mahkemesine açılan ve orman tahdidinin iptaline mütaallik olan davanın
 yapılan muhakemesi  sonunda  redle  neticelendiği ve kesinleştiği 1962/975
 esas sayılı dosya ile tesbit olunmuş ve bu dosya celb edilerek, dosya
 içerisine konmuştur. Mahkemece, Hazine ve Orman Yönetimine ait itirazların
 kısmen kabul, kısmen reddi cihetine gidilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz
 edilmiştir. Nizalı parselin bulunduğu bölgede orman tahdit ve kadastrosu
 yapılıp kesinleştiği dosya muhtevası ve karşılık yazı ile tesbit edilmiştir.
 Lehlerine tapulama tesbiti yapılan Emine ve Mehmet tarafından orman tahdidine
 vaki itirazın redle neticelendiği asliye hukuk mahkemesi ilamı ve müstenidi
 dosyada açıklanmıştır. Tahdide tabi tutulan bölgelerde bir yerin orman olup
 olmadığı tahdit harita ve mazbatasının yerine uygulanmasıyla belirtilir.
 Nizalı parselin 83160 m2'lik kısmının orman tahdit mazbata ve haritası
 içerisinde kaldığı kayıt örneği keşif, mahelli bilirkişi mütalaları
 mütehassıs bilirkişilerin kroki ve raporlarıyla tesbit edilmiştir. Davalı
 tarafın dayandığı tapu kaydı muhtevasının orman tahdidi sırasında orman
 mefhumuna dahil edilip, tahdit haritası içerisine alındığı ve kayıt sahipleri
 tarafından ileri sürülen itirazın da redle neticelendiği; buna taalluk eden
 nizaın tahdit harita ve mazbatasında kalan 83160 m2'lik kısma dahil
 bulunduğu, tahdit mazbata ve haritası dışında kalan 45760 m2'lik kısım
 hakkında sadir olmuş bir hüküm bulunmadığı tesbit edildiğine göre, davacı
 Hazinenin bu hususlara yönelttiği temyiz itirazları yerinde değil ise de,
 nizalı parselin güneybatısında bulunan 3 sayılı parselin mera olarak tesbit
 edildiği bilirkişiler tarafından mütalaa olunmuştur. Tutunakta tahrir
 numarası belirlenen vergi kaydı örneği belirtilip; uygulamada nazara
 alınmamıştır. Özel idarenin 08.09.1970 tarihli karşılık yazısında belirtilen
 38 tahrir numaralı, 51 dönüm miktarındaki vergi kaydının oluşum tarihi ve
 sınırları bulunmamaktadır. Şahıslar adına tesciline karar verilen ve
 17.03.1970 tarihli krokide sarı boyanmış bulunan kısmın kuzeyinde kalan ve
 şahıslara ait olan bu tahdit içerisinde kalmış bulunan tapu kaydının bu
 yöndeki sınırı meradır. O halde, o kaydın ihdas tarihinde bu yerde meranın
 varlığı düşünülmelidir. Mahkemece, bundan zuhul edilmiştir. Bu itibarla
 tutanakta numarası belirtilen vergi kaydı ile davalı tarafın dayandığı vergi
 kaydı ihdas tarihleri ile sınır ve miktarlarını muhtevi olmak üzere bulunduğu
 yerden celb olunmak, nizalı parselin güney batı kısmında bulunan 3 numaralı
 parsele ait tapulama tutanak ve dayanağı getirtilmek, bu parselin kim adına,
 ne sebeple tapulaması yapıldığı incelenmek, davalı tarafın dayandığı ve orman
 tahdidi içerisinde kalmak suretiyle orman olduğu tahakkuk eden tapu kaydının
 güney yönü de nazara alınmak suretiyle vergi kayıtları mıntıkayı bilen
 kimseler arasından seçilecek mahalli bilirkişiler marifetiyle ve bu işlerden
 anlayan mütehassıs bilirkişiler huzurunda gereği gibi yerine uygulanmak,
 sınırlar arz üzerinde birer birer irae ve mütehassıs bilirkişi tanzim
 ettirilecek krokide yerlerine işaret ettirilmek, sınırlardaki değişiklik
 hakkında mahalli ve mütehassıs bilirkişilerden gerekçeli mütalaa alınmak,
 bilirkişi mütalaalarının civar parsel kayıtlarıyla doğrulanıp doğrulanmadığı
 kontrol edilmek, kayıtlar hilafına vuku bulan bilirkişi mütaalası ve şahadete
 değer verilemeyeceği ve meraların zilyetlikle iktisap olunamayacağı
 düşünülmek, deliller bu dairede takdir olunarak, sonucuna göre bir karar
 verilmek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin
 isabetsiz bulunduğu" gerekçesiyle bozulmuştur. Bozmaya uyan mahkeme
 17.12.1971 tarihinde ilk karar çerçevesinde hüküm kurmuş, mahkemece kurulan
 bu hüküm maliye hazinesinin temyizi üzerine 7.Hukuk Dairesince özetle
 mahkemece nizalı parsele taalluku kabul edilen 04.05.1931 tarihli ve 2 sayılı
 tapu kaydının yüzölçümü 24909 m2, doğu sınırı debiderya ve güney sınırı da
 köy merası olarak gösterilmiş ve kaydın ifraz ve taksime istinatla ve
 haritaya müsteniden tesbit olunduğu ve nizalı 7 parsele revizyon gördüğü
 açıklanmıştır. Mahkemece kaydın müstenidi sulh hukuk mahkemesinin taksim
 dosyası getirtilip, yerine uygulanmak suretiyle tapu kapsamı tesbit
 edilmemiştir. Bundan ayrı, tapudaki deniz sınırının ne suretle tesbit
 edildiği de açıklanamamıştır. Tapu kaydının güney sınırı mera olduğuna göre,
 tapu kayıt miktar fazlasının mera sınırından genişletilmek suretiyle bu yere
 katıldığının kabulü zorunludur. Sonradan tesis edilen vergi kayıtlarında
 miktarın fazla yazılmış olması vergi kaydındaki miktarlara itibarı
 gerektirmez. Meralar, zilyetlik süresi neye baliğ olursa olsun, iktisab
 edilemez. Mahkemece, bu yönler üzerinde durulmaksızın ve mütehassıs
 bilirkişiye uygulamayı olduğu gibi belirtir şekilde krokide yaptırılmaksızın,
 noksan tahkikatla yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu belirtilmek
 suretiyle bozulmuştur.
	Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 27.11.1970 tarih ve 11.04.1972 günlü
 bozma ilamlarıyla Beykoz 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1962/972 E., 1967/86
 Karar numaralı dava dosyası birlikte incelendiğinde, 7 numaralı parsele
 revizyon gören davalıların dayandığı 04.05.1931 gün ve 2 sıra numaralı tapu
 kaydının kapsamının orman tahdidi içinde kalan 83160 m2'lik bölüm içerisinde
 kaldığı anlaşılmaktadır. Dayanılan tapu kaydının güney sınırı köy merasıdır.
 Tapu kaydı, dayananlar lehine delil olabilecegi gibi, aleyhine de delil
 olabilir. Mera sınırı nitelik itibariyle değişebilir ve genişletilmeye
 elverişli sınırlardır. Kaldı ki; meralar zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve
 özel mülk olamaz. Böyle durumlarda kayıtlar miktarlarıyla geçerlidir. Kayıt
 miktarının kapsadığı bölüm kesinleşen orman tahdidi içerisinde kaldığına
 göre, miktar fazlasını oluşturan ve Hazinenin temyize konu ettiği, 51840 m2
 bölümünün kayıt kapsamı dışında bulunan meradan kazanıldığının kabulü
 zorunludur. Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamları ile gerçek kişilerin
 dayandığı tapu kaydının orman tahdidi içerisinde kalan bölümde kaldığı
 belirlendiğine göre orman tahdidi dışarısında  kaldığı anlaşılan 51840 m2
 bölümünün mera olduğunun kabulü gerekir. 
	Değinilen yön gözetilip, Hazinenin davasının kabulü ile taşınmazın
 temyize konu bölümünün mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesi
 gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya
 aykırıdır.
	SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;    
	     1- Davacı Orman Yönetimi ile davalılar Fethi Mermer ve
 müştereklerinin temyiz itirazlarının REDDİNE;
	   2-Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
 12.11.1993 gününde oybirliği ile karar verildi.  

Başkan        Üye           Üye          Üye        Üye
F.Atbaşoğlu   G.Nazlıoğlu   O.C.Yüksel   A.Ertürk   B.Doğan
    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini