 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
E. 1993/1-319
K. 1993/322
T. 13.12.1993
* ŞAHSİ AĞIRLATICI NEDENİN SUÇA
KATILAN DİĞER FAİLE UYGULANMASI
ÖZET : Babası ile birlikte amcasını yaralayan sanık, mağdurla babasının kardeş
olduklarını bildiğinden hakkında TCK.nun 66, 457/1. maddeleri uygulanmalıdır.
(765 s. TCK. m. 456/2, 457/1, 463, 66)
Öldürmeye tam teşebbüs suçundan sanık Dursun'un değişen suç vasfına göre
TCY.nın 456/2, 463. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis cezası ile
cezalandırılmasına ve bu cezanın ertelenmesine ilişkin, (Zonguldak Ağır Ceza
Mahkemesi)nce verilen 28.1.1993 gün, 212/4 sayılı hüküm, katılan vekilinin
temyizi üzerine Yargıtay Birinci Ceza Dairesi'nin 26.10.1993 gün, 1906/2134
sayılı kararı ile; "Sanık hakkında TCY.nın 456/2, 457/1, 66. maddelerinin
uygulanması gerektiği" karşı oyu ile ve oyçokluğuyla onanmıştır.
Yargıtay C. Başsavcılığı, 23.11.1993 gün, 29784 sayı ile;
"Sanık, diğer sanık Hasan'ın oğlu ve katılanın öz yeğenidir. Olayda, babası
ile birlikte hareket ederek amcasını nitelikli şekilde yaralamıştır.
Şahsabağlı ağırlaştırıcı nedene vakıf olması nedeniyle hakkında TCY.nın 66.
maddesi gereğince 457/1. maddesi uygulanmalıdır" gerekçesiyle itiraz ederek,
Özel Daire onama kararının kaldırılmasını ve sanık Dursun hakkındaki hükmün
bozulmasını talep etmiştir.
Dosya, Birinci Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği
konuşulup düşünüldü:
Katılan mağdur; sanık Dursun'un amcası ve hakkındaki mahkumiyet hükmü onanarak
kesinleşen diğer sanık Hasan'ın ise kardeşidir. Olay günü, arazi uyuşmazlığı
nedeniyle aralarında çıkan kavgada, sanıkların taş ve sopalarla hayati
tehlike geçirip 25 gün iş ve gücünden kalacak şekilde onu yaraladıkları,
mevcut yaraların hangi sanık tarafından meydana getirildiğinin saptanamadığı
kabul edilerek, mağdurun kardeşi olması nedeniyle Hasan'ın TCY.nın 456/2,
457/1, 463 ve Dursun'un TCY.nın 456/2, 463. maddeleri uyarınca
cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Özel Daire ile Yargıtay C. Başsavcılığı arasında oluş ve sübutta bir
uyuşmazlık bulunmamaktadır. Çözümlenecek sorun; babası ile birlikte amcasını
yaralayan sanığa hükmolunan cezanın, katılanla diğer sanık arasındaki
akrabalık nazara alınarak TCY.nın 457. maddesi gereğince artırılıp
artırılamayacağına ilişkindir.
Ceza Yasasının 66. maddesinde; "Bir cürüm veya kabahatı beraber işleyenlerden
veya icrasını kolaylaştırmaya yardım edenlerden biri hakkında teşdidi cezayı
mucip olan şahsa merbut daimi veya arızi ahval ve evsaf cürüm veya kabahat
iştirak eyledikleri zamanda ona VAKIF olan faillere dahi sirayet eder...."
hükmü yeralmaktadır.
Maddeye göre, faillerden biri hakkındaki şahsa bağlı cezayı ağırlatıcı haller,
suçun işlendiği sırada bu durumu bilen şeriklere de sirayet edecek ve onlar
hakkında da ağırlatıcı sebepler uygulanacaktır. Yani, şahsi ağırlatıcı
nedenlerin suça katılan diğer faillere uygulanabilmesi için, şeriklerin böyle
bir ağırlatıcı nedenin varlığını, suçun işlendiği sırada bilmeleri (vukuf
şartı) gerekir. Ancak, suçu işleyenler arasında TCY.nın 64, 65. maddelerinde
belirlenen biçimde iştirak halinin bulunması şart değildir. Şeriklerden illi
değeri haiz hareketi yapanlar arasında bu hareketlerin hukuki ve maddi
değerine göre "asli istirak", "fer'i iştirak" şeklinde ayırım yapılmasının
olanaksız olduğu, tüm imkanlar kullanıldığı halde, asli failin saptanamadığı
fakat suçun birlikte işlendiği ancak ölüm halinde öldürücü yaranın, etkili
eylem suçunda vasfı belirleyen yaranın kim tarafından meydana getirildiğinin
belirlenemediği durumlarda özel bir iştirak türü olan TCY.nın 463. maddesinin
uygulanması, "vukuf şartının" gerçekleşmesi halinde TCY.nın 66. maddesinin
tatbikine engel değildir. Diğer bir deyişle, mevcut yaranın hangi sanık
tarafından meydana getirildiğinin saptanamaması nedeniyle TCY.nın 463.
maddesinin uygulandığı durumlarda da, şahsi ağırlatıcı nedenler, bu durumu
bilen diğer faillere de sirayet edecektir.
Maddi olayda sanık, babası ile birlikte amcasını yaralamıştır. Diğer sanık ile
mağdurun kardeş olduklarına kesin vakıftır, bilmektedir. Bu nedenle, diğer
sanık hakkındaki "şahsa bağlı cezayı ağırlaştırıcı sebebi" bilen sanık
hakkında, TCY.nın 66, 457/1. maddeleri uygulanmalıdır.
Bu itibarla, Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının kabulü ile sanık Dursun
hakkındaki Özel Daire onama kararının kaldırılarak hükmün bu nedenle
bozulmasına karar verilmelidir.
S o n u ç : Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C. Başsavcılığı itirazının kabulü
ile sanık Dursun hakkındaki Özel Daire onama kararı kaldırılarak, bu sanıkla
ilgili Yerel Mahkeme hükmünün açıklanan nedenle (BOZULMASINA), 13.12.1993
günü oybirliğiyle karar verildi.
|