 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
2.HUKUK DAİRESİ
Esas Karar
92/9536 92/9555
Özet:Ölünceye kadar bakma akti.İvazlı olup kural olarak diğer şartları
yoksa tenkis edilemez.
Temyiz eden:Davacı
Mükerrem Çakıroğlu ile Halil Demircan arasındaki tenkis davasının
yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından
temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Medeni Kanunun 507.maddesinde murisin hangi sağlar arası tasarrufları
hakkında tenkis istenebileceği açıklanmıştır. Bu maddenin 4.fıkrasındaki
şartlar kesin bir biçimde ispatlanmadıkça murisin yaptığı ölünceye kadar
bakma akitleri ıvazlı tasarruflardan olup tenkisi istenemez. Ölünceye kadar
bakma akti,niteliği itibariyle güvence sağlayan bir akittir. Bakıp gözetme
borcunun vüsatı ne aktin başında nede devamı sırasında belli olmayıp, bakım
alacaklısının hayatı boyunca oluşacak şartları tayin eder. Esasen ölünceye
kadar bakma aktini hizmet aktinden ayıran unsurda bu yöndür.
Borçlar Kanunun 511.maddesi bakım alacaklısı yönünden gerçek
kişi olması dışında özel bir nitelik öngörmüştür. Bakım alacaklılarının akit
anında özel bakıma muhtaç durumda olmasını aramak Kanunda bulunmayan bir
unsur ilave etmek olur. Aksi kararlaştırılmadıkça aktin, bakım
alacaklısına sağladığı menfaatler sosyal duruma uyğun ikamet, beslenme ve
giyinme, görüp gözetme ihtiyaçlarının karşılanmasıdır.(B.K.514).Bu
ihtiyaçların karşılanmasını sağlayacak maddi desteğin ne olacağını önceden
kestirmek mümkün olamaz. Hayatın idamesi için gerekli askari
şartları sağlıyacak nafakaya borçlu olabilecek kimse ile ölünceye kadar bakma
akti yapmayı engelleyen bir kanun hükmü yoktur.
Kaldıki bu aktin hedefi nafaka veya ahlaki görevler kadar bir maddi
destek elde etmek değil, tarafların bilhassa bakım alacaklısının sosyal
durumuna uyğun bir bakım elde etmektir. Bu sebeplerle mirascı olabilecek
kimselerle yapılmış olan ölünceye kadar bakma aktinin in'ikadı sırasında özel
bakıma muhtaç bulunmamak veya akitten sonra çok kısa yaşamak, bu aktin mahfuz
hisse kurallarını bertaraf maksadına matuf olduğunu kabule yeterli değildir.
Sözleşmesinin mahfuz hisse kurallarını bertarafa yönelik olduğu yönünde başka
bir delil yokken tenkise karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
(Y.2.H.D.16.3.1988 günlü 814-247s.kararı)
SONUÇ:Davalının temyiz itirazının bu sebeple kabulü ile hükmün
BOZULMASINA,bozma sebebine göre davacının ve davalının sair temyiz
itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 19.10.1992 tarihinde
oybirliğiyle karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye
Tahir Alp Ş.D.Kabukçuoğlu Hakkı Dinç F.Kıbrıscıklı A.İ.Özuğur
|